Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yaman

Benim tek amacım yaşamın kendisidir; gerçeğe bağlıyım çünkü gerçek, yaşamı doğurur.
Sayfa 30 - Alfa YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Dünya mutluluğunu varlıkların paylaşımında gören budala kimdi? Bu devrimci hayalperestler bir toplumu yıkıp başka bir toplumu kurabilirlerdi, ama herkese eşit düzeyde pay vermekle insanlığın ne mutluluğunu arttırabilir ne de acısını azaltabilirlerdi. Hatta dünyada var olan mutsuzluğu arttırırlardı, içgüdülerin o yeterli doyumunu, tutkuların doyumsuz acısına dönüştürdükleri gün, yeryüzündeki köpekler bile acı acı ulumaya başlardı. Yok yok, en iyisi doğmamış olmak ya da bu kaçınılmazsa, dünyaya bir taş olarak, daha da iyisi gelip geçenlerin ayakları altında ezilse bile kanı akmayacak bir kum tanesi olarak gelmekti.
Sayfa 431 - Alfa YayınlarıKitabı okudu
İnsan tek başına güçlü ve cesur olabilir, ama aç kalmış bir topluluk güçsüzdür.
Sayfa 543 - Alfa YayınlarıKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Ölüm, önce lambayı söndürür."
Sayfa 605 - Alfa YayınlarıKitabı okudu
Haklı olan Darwin miydi yoksa? Dünya, insan soyunun güzelleşmesi ve yaşaması için güçlülerin güçsüzleri yuttuğu bir savaş alanı mıydı yoksa?
Sayfa 627 - Alfa YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Para gerekiyor. Elinde para varsa zehirler seni, olmadığında ise yokluğu çekersin.
Sayfa 445Kitabı okudu
Ev, yaşadığın yere deniyordu artık, aşk, uğruna hiçbir deliliğe kalkışmadığın bir durum, neşe, güzel bir çarliston demekti, mutluluk, diğer insanları kandırmak için, laf olsun diye kullandığın ikiyüzlü bir terim, baba kendi varlığından hoşnut bir bireydi, koca ise beraber yaşayıp gittiğin bir adam, manevi anlamda. Bu önemli kelimelerin sonuncusu, cinselliğe gelince, insanı bir an için canlandırdıktan sonra tam bir paçavraya dönüştüren bir heyecan için kullanılan bir kokteyl terimiydi sadece.
Sayfa 112Kitabı okudu
Özgünlük, sıfata işkence edilmesinden ve metaforun tahrik edici bir biçimde yanlış kullanılmasından ibarettir.
Sayfa 101Kitabı okudu
Bir gün bir adam onu zengince döşenmiş bir eve soktu ve şöyle dedi "sakın yerlere tükürme". Canı tükürmek isteyen Diogenes, adamın suratına bir balgam attı ve ona, bulduğu tek pis yerin orası olduğunu ve oraya tükürdüğünü haykırdı.
Reklam
Eğer düşüncede öldürdüklerimiz hakikaten yok olsalardı, yeryüzünde kimse kalmazdı.
Hakikaten yalnız varlık, insanlar arasında terk edilmiş olan değil insanlar arasında acı çekendir; kendi çölünü peşi sıra panayırlarda sürükleyen ve mütebessim cüzzamlılık, tamiri imkansızlık komedyenliği yeteneklerini sergileyendir.
Mahvolmamış bir ruh mu? Her neredeyse bulunsa da tutanağa geçirilse; bilim, azizlik ve komedi tarafından zaptolunsa!
Hayat, ancak muhayyilemizin ve hafızamızın zayıflıklarıyla mümkündür.
Hayata sarih bir anlam verin: Hemen o an cazibesini yitirir.
426 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.