Anıl Kaya
"..Yürüyoruz,
Yollar uzun,
ufuk çizgimize hiç ulaşamıyoruz,
ve bu durum birbirimize itiraf edemediğimiz
bir durum halini alıyor.
Seviyoruz yan yana yürümeyi,
Belli belirsiz dokunmaları,
Ve birlikte üşümeyi..
Derken,
İçimizin sıcaklığına rağmen
Ellerimiz, bedenlerimiz üşüyor,
Belki sıcak demli bir çay,
Belki bir ağaç altında ki rüzgardan saklanmalar,
Aramızda ki mesafeyi kısaltıyor.
Belki de,
İçimizin sıcaklığını paylaşma isteğidir,
Belli belirsiz dokunuşlarımız.
Bilemedim.."
8. Hikaye Tamamlama Etkinliği
Hikayemiz bu ileti altından yürütülecektir.
Katılımcı sırası ve yorumlar için: #11646309
NigRa
Saat gece yarısını çoktan geçmiş "yarım" diye belirtilen 12.30'u göstermekteydi. Akreple yelkovan iki ayrı uçtaydı, kavuşamayan iki aşık gibi diye düşündü. Sonra aklı yine yarım kavramına kaydı. 24'ün yarısı 12
Adı nevin
Yaban
ve asi
dağlara dağılan taylar gibi.
ve yangın
gençliğinin alazında ışıltılı bıçaklar gibi.
Adana’da yollara dizilmiş garlarda,
Sayfa 12 - Doruk
Üzerinde ”EN GÜZELE” yazılı, altından bir elmayı, şölenin yapıldığı salonun ortasına bırakıverdi. Doğal olarak bütün tanrıçalar, bu elmaya sahip olmak istediklerinden uzun tartışmalar oldu. Sonunda üç büyük tanrıça dışında diğerleri çekildiler. Ama kudret tanrıçası Hera, zekâ tanrıçası Palas Athena ve Aşk tanrıçası Afrodit elmaya sahip olmakta
GURBETÇİ ŞÂİR SERVET YÜKSEL'İN DUYGU SÜZGECİNDEN SÜZÜLEN ŞİİRLER
M. NİHAT MALKOÇ
“Aman ha, gönül kırıp; kırılmaya değer mi?
Boş şeylerin peşinde yorulmaya değer mi?
Ne kaldı elimizde baharından, yazından?...
Bu dünya çiçek olsa derilmeye değer mi?”
(“Değer mi?”- Servet YÜKSEL)
Gönül telimizi
"5 Aylık gezim sonrasında Meksika hakkındaki tek nefeslik görüşüm;
Her daim bir yolu kapatıp, protesto yapıyor olabilirler. Bira, müzik ve tacos onlar için vazgeçilmez üçlüdür. Bunların yanına bir de futbol eklersen onlardan mutlusu yoktur. Amerikalıları sevmez, seni gördüğünde Amerikalı mısın diye sorar, Turco lafını duyunca hemen şekil