Yıl 1942.Aila ve Miles annelerini kaybettikten ve babalarını da savaşa gönderdikten sonra, annelerinin büyüdüğü kasabaya yani Sterling’e giderler.Annelerinin çok yakın arkadaşı olan Bayan Cliffton ve ailesiyle yaşayacaklardır.Ancak Aila ve kardeşi, kasabaya ilk geldikleri anda bir takım gariplikler olduğunu keşfederler.Bu gariplikler ise 3 ayrı kasabada, 7 yıl arayla Kayboluşlar denen bir lanetin meydana gelmesidir.İnsanlar bu lanet sebebiyle önce kokuları, aynadaki yansımalarını, renkleri, rüyaları, müziği ve yıldızları kaybetmişlerdir.
İcat edilen Varyantlarla kısa sürelide olsa kaybettikleri şeylere ulaşabiliyorlar ancak bu tabi ki yeterli olmuyor.Kasabadakiler ise Kayboluşların sorumlusu olarak Aila ve Miles’ın annesi Juliet’i sorumlu tutuyorlar çünkü Kayboluşlardan etkilenmeyen tek kişi o.Sıradaki kayboluşa bir ay kalmışken Aila ve Miles’ı neler bekliyor?Anneleri neden lanetten etkilenmedi?Şimdiki kayboluş ne olacak?Lanetten kurtulmanın bir yolu var mı?Okuyarak öğreniyoruz.
Zaman geçirmek için okuması keyifli çerezlik bir kitaptı.Aklıma yatmayan bir takım şeyler olsa da kitaba büyük beklentilerle başlamadığım için sıkıntı yaratmadı.