Münzevi bir adam
Şiirler ile aşık, Türküler ile yürek yangını, Ucu yanık mektuplar ile hasret pullayan, Arafta Münzevi Bir Adamım ben. (E.S.)
Anladım
Aşkın hem ateş hem yağmur olduğunu Kemiklerime kadar ıslanınca anladım… Adildir Padişahım, yan tutmaz, emek yemez İnanıp erkine yaslanınca anladım… Sınırları karıştırdım deliliğin met cağında Gerçeği, som gerçeği uslanınca anladım… Fiziğini aşan yanık sesin yeni ufuklara Nasıl pençe vurduğunu, seslenince anladım… Aşkın fotoğrafı gözlerimde fer / kanat Yürek sürekli zikir ile beslenince anladım… Yaş dorukta, gönül hâlâ çıktığı yolun başında Başım dağlar gibi sislenince anladım….
Bahaettin Karakoç
Bahaettin Karakoç
Reklam
Sabrın çalkalanıp taştığı sulardadır Çığlıklarla parçalanmış uykularda Buruşturulup atılmış aşklarda Ve çalınmış mutluluklardadır Ses ile yürek Büyük rüzgarların o yanık şarkısı Hala yükselir içimizden, dağılır Coşkunun doruklarında sürer yankısı
Adnan Yücel
Adnan Yücel
Nisan ayında 6 kitap 2034 sayfa ile okuma sürecini tamamladım. 📌 Herman Melville / Moby Dick 📌 Kaan Murat Yanık / Butimar 📌Nikos Kazancakis / Zorba 📌 Orhan Kemal/ Baba Evi - Avare Yıllar 📌Orhan Veli / Sakın Şaşırma 📌Marlo Morgan / Bir Çift Yürek
En yakın yabancı
Şehre onurlu bir sadakatın varlığını batırarak Üstümü çarptırıp karışık hesaplara Göğsümde kahramanca bir gürültü Kabaran bir kımıltı yükseltiyor Nabzımdan arta kalan çiçek tortuları için Herkesin içinde kaba ,kaypak ihanetleri Bir kenara ittirip Temize çıkmak için Feraget edilmiş bir hayattan En yakın yabancıyı bulmak için En yakın
Yazıyorum çünkü ...
Gönül dökmez -ise - yanık yüreğinden demleri ... Acep söner mi bu yanık yürek demleri ...
müberrâişe
müberrâişe
Reklam
Sürgün
nicedir seyduna'nın dağlarında kuşlar yerine kurşunlar kanat çırpardı. kurşun, kendi çığlığına uyanır, kendinden utanırdı bu coğrafyada, ki hiç sevmedi sesini, ismini... ölüm arayan, ışığında oturur ağlardı. ne zaman çığlık kopsa, bilirdi, ardı derin susku kuyusu olurdu, bir yaprakta olsun solumazdı hayat. şehirleri birbirine
MARIENBAD AĞIDI' ndan
Goethe 74 yaşındayken, 19’unda bir genç kızı Ulrike’yi sever. ağzından yazdığı, şimdiki ruh halini şaşırtıcı bir biçimde ifade eden aşağıdaki dizeleri koyar. Bu şiir reddedilmesi üzerine duyduğu üzüntüyü yansıtır. Goethe şiiri 5 eylül 1823 yılında Cheb'ten Weimar'a giderken yazmaya başlar, 12 eylül'de yolculuğunun bitmesiyle
Zahmet Vakti
Yaşamak bir sokak lambası gibi Bir gece evden atılmış bir çocuk sanki Tek bir damla tek bir ses gibi Aklıma düşüyor Artık delirir koşar şimşeklerim Yaşamak bu nadir ve gevşek Hayır bugün hiçbir kimseyi alkışlamıyorum Ve onların dikilip içi yumurta çürüğü kokan Kristal fanuslarına baka durdukları gibi bakıp durmuyorum Ve bazı bey alıkların dediği
207 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.