230 syf.
10/10 puan verdi
Tarih okurken tarih yazan yiğit Fırat Yılmaz Çakıroğlu... Ege Üniversitesi'nde bölücü terör örgütü PKK'lı öğrencilerle mücadele ederken haince şehit düşürülmüştür. Bu kitap vesilesiyle bazı yanlış düşünceleri düzeltmek istiyorum.Fırat Yılmaz Çakıroğlu'nu şehit edenleri "masum sosyalist" olarak lanse ediyorlar halbuki
Fırat'a Destan
Fırat'a DestanAhmet Haldun Terzioğlu · Panama Yayıncılık · 2015213 okunma
604 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 37 days
Oblomov - bizim bildiğimiz adı ile Tükenmişlik Sendromu
Fyodor Dostoyevski
Fyodor Dostoyevski
ve
Anton Çehov
Anton Çehov
tarafından kayda değer ve başarılı bir yazar olarak değerlendirilen Ivan Aleksandroviç Gonçarov'un en ünlü romanı 'Oblomov' u soluksuzca okuduğumu belirteyim. Okuduktan sonra neden bu kadar geç kaldım okumakta diye sorgulatan bir eser. Hepimizin içinde yatan Oblomov'u canlandıran onu karşımıza alıp konuşabildiğimiz bir eser. Oblomov'un aşkı, hayatı, umutları, ötelediği her şey aslında bizden birer parça... Yer yer sinirlendirdi yer yer heyecanla bir sonraki sayfayı bekletti, ağlattı, sadakati bağlılığı öğretti... Diğer bir karakter olan Oblomov'un arkadaşı (Andrey) Ştolts'un ağzından literatüre kazandırılmış 'OBLOMOVLUK' terimi tembelliğin ifadesi olarak beyinlere kazınıyor. *OBLOMOVLUK* günümüzde bir rahatsızlıktır(hastalıktır) biz buna Tükenmişlik Sendromu diyoruz. Tükenmişlik sendromu yaşayan kişiler genelde yaşadıkları sıkıntının geçici olduğuna inanarak konu üzerine düşmezler. Tükenmişlik sendromu belirtileri şu şekilde sıralanabilir: Unutkanlık Dikkat dağınıklığı Normal işleri yerine getirmekten çekinme Erteleme Konsantre olmakta zorlanma Sindirim sorunları Uyku problemleri Duyarsızlaşma Kolay sinirlenme Yorgunluk Boşluk ve anlamsızlık hissi --> Bu tanım sadece benim görüşüm, yanlış ta olabilir ama İlya İyliç'le tanıştığımda bu normal birşey değil bu adamı ne tüketti psikolojik kaldırmadığı sorumluklarından mı diye kafa yordum. Günümüzde teknoloji geliştikçe bizleri de bazen bir 'Oblomovluk' sarmıyor değil. "Hayatı boş yere harcandı gitti" Yazarın betimlemelerinde çoğu kez kendimizi bulacağız.
Oblomov
Oblomovİvan Gonçarov · İletişim Yayınları · 201939.4k okunma
Reklam
456 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
Muro ile KıvKıv
MASAL MEYVESİ Kara Badem Herkese Merhabalar... Sizlere çok severek okuduğum bir kitap ile geldim. Okurken hem eğlendim hem verilen mesajlar ile güzel bir okuma yaptım. Yer yer kahkaha atarken yer yer de hüzünlendim. Muradiye esas kızımız namı değer Muro Çocukluk aşkı Kıvanç ile hayallerine dalıp giden 19 yaşına gelmiş genç bir kızdır. Az deli
Masal Meyvesi
Masal MeyvesiUmut Aydın · Düş Kurguları · 20241 okunma
206 syf.
8/10 puan verdi
Kitabın ismi ve kapağı beni cezmetti.Yoz denince bir nevi yozlaşmış insanlar aklıma geldi.Kitap günümüz insanlarını,köy yaşamını vs anlattığından dolayı bence bu ismi koymuş.(Belki yanlış da anlamış olabilirim yazarın bakış açısını bilemedim.)Ama bu isim dikkat çekici olmuş.Kitap kapağı arkadaki sözü de çok iyi anlatmış.(Bir yeryüzü iki mabet Gören ve görmeyen anlayan ve henüz anlamamış olan unutan ve hiç unutmazcasına yaşayan...)Kitap çok doğal dille yazılmış.Köy ağzı konuşmalar da yer almakta bu da yazarımızın doğal oldugunu kanıtlıyor.Kitapta altını çizmelik çok güzel sözler var kesinlikle okuyun derim.Şimdiden okuyacak olanlara keyifli okumalar dilerim.Sağlıcakla kalın.
Yoz
YozHasan Kavak · İkinci Adam Yayınları · 20241 okunma
144 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 33 hours
"Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin !" diye okunması muhtemel roman. Güntekin'in ön plana çıkamamış (Çünkü sevda teması odaklı değil) fakat birçok yönden konuşulmayı hak eden romanı. Ne zaman sevda yükünü azıcık kenara atıp toplum odaklı metinlere döneceğiz yekünen, bilemiyorum. Umut ediyorum. Çare budur zira. Osmanlı'nın son zamanlarında taşrada kaymakamın da iştirak ettiği bir gece eğlencesi esnasında ufak bir zelzele gerçekleşir. Haber merkeze haddinden fazla abartılarla aksettirilince, sırasıyla yeni bir kaymakam vekili, mutasarrıf, vali ve en son bir şehzade gelir. Güntekin'in, merkez taşra kopukluğunu, yanlış bürokrasinin toplumu getirdiği hazin sonu, özellikle merkezin kendi toplumundan bihaber (Hiç kusuru yok, tüm bu iletişim araçlarına rağmen değişenimiz azdır.) yönetimi, bireyi toplumca bozup sonucunu salt bireye yıkma potansiyelimizi ironi ve yer yer kara mizaha buladığı bu ilginç romanı gündemde kalmayı hak ediyor. Atıf Yılmaz kitabı aynı isimle filme çekmiş ve kaymakamı da Şener Şen oynamış. İzlemeye değer. Verin Zavallılara!
Değirmen
DeğirmenReşat Nuri Güntekin · İnkılâp Kitabevi · 19981,137 okunma
400 syf.
·
Not rated
Böyle Söyledi Zerdüşt ( Herkes ve Hiçbiri için Bir Kitap ) ________________ **Alman filozofu ve Nihilizm (Hiççilik) denince akla gelen kişi "Friedrich Nietzcshe" tarafından kaleme alınmış bu felsefe kitabını, ilk elime alıp incelediğimde, anlam derinliği bakımdan oldukça zorlanacağım bir eser olduğunu
Böyle Söyledi Zerdüşt
Böyle Söyledi ZerdüştFriedrich Nietzsche · İlgi Kültür Sanat Yayınları · 201537.8k okunma
Reklam
·
Not rated
Ben mi öldüreyim? Sen mi öldürürsün?
Şimdi size şöyle bir roman önersem? Romanda bir tane kurum olsun. İçinde cinayet olsun. Peki bu kurumun görevi o zaman huzuru bozabilecek ve yanlış şeyler yapan adamları öldürmek olsun. bu kurum hukuksuz işler yapsın. Yani bakınız bizim ülkedeki tüm kurumlar(istisnalar kaidei bozmaz). O zamanbu kurumun bir felsefesi olsun ve ona uyan işleri kabul etsin. Bu kurum sadece konumunu ve gücünü kötüye kullandığı ispatlanan kişileri öldürüyor. Şimdi biraz çatışma olsun. Bu kurumun başkanı olan kişiye biri gelsin ve kurumun başkanını öldürmek istediğini söylesin ve başkanın işini kötüye kullandığını kabul ettirmeye çalışsın. Kitapta aslında bolca felsefi tartışma var diyebilirim, bu kurumun başkanı ve başkanı süikast bürosuna teslim etmek isteyen kişi ciddi felsefi tartışmalara giriyorlar. Ve başkan hem kendini korumaya çalışırken hem de kurumunun en düzgün şekilde çalışmasını istiyor. Ve olaylar olabilecek en abdürd biçimde ilerliyor. Sonunu yazar tamamlayamamış olsa da kesinlikle okumaya değer. Beğendim. Oldukça beğendim.
Suikast Bürosu
Suikast BürosuJack London · Can Yayınları · 20211,741 okunma
192 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
Ne İçin Yaşıyoruz? Kimin İçin Yaşıyoruz?
Bir noktadan sonsuz doğrunun geçmesi gibi olaylara tek bir açıdan bakmanın tüm gerçekliği yansıtmayacağını savunan yazar, Japon geleneksel öykülerini kendine uygun olarak yeniden tasarlamış. Osamu Dazai'nin son üç kitabına kadar olan tüm kitaplarında insana karşı duyulan anlayış ve insanı tanımaya yönelik betimlemelerle sıkça karşılaştım. Kısacası, Batan Güneş'e dek Osamu Dazai'nin tüm kitaplarda bir insan sevgisi ve acıma duygusunu işlediğini söyleyebilirim. Bu kitapta da toplum tarafından onaylanmış genel-geçer yargıları inceliyor, yeniden tartıyor ve bu yargıların yanlış yanlarını buluyor. Öykülere yeni, felsefik ve daha derin bir anlam katıyor. Açıkçası, buradaki öykülerin özünü daha önce başka bir kitaptan okumuştum. Ancak Osamu Dazai biçimli yeni durumları, bende gerçek öykülerden daha büyük bir ilgi uyandırdı. Özellikle Uraşima Taro'nun öyküsünde kendimi bulduğumu söyleyebilirim. Özünde, birçoğumuz da öyle değil miyiz? Çoğu zaman bu yaşamın "kendimize ait" olduğunu ne çabuk unutuyoruz. Zamanımızı anlamsizca başkalarını mutlu etmek için geçiriyoruz. "İşte, eğer böyle köle gibi yaşayacaksan, yaşama, daha iyi." diyor yazar. Gerçek mutluluğun kişinin kendi içinde olduğunu, dışarıdan alınıp bulunan mutluluğun içinde kesinlikle buruk bir kırgınlığın bulunduğunu savunuyor. Yine mutluluğun maddi değil, manevi varsıllıkla elde edileceğine de vurgu yapıyor.
Otogizoshi
OtogizoshiOsamu Dazai · Tokyo Manga · 2023107 okunma
736 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 10 days
Kitap güzel gibiydi ilk başlar da Nova beni baya sinir etti ama olsun. Anladığı şeyler de hiç hoş değildi ztn Arına ayrı sinir oluyorum çünkü adamın gözü hiç doymuyor yanii. Nsy en çok sonu beni etkiledi ağlamamak için kendimi tutuyorum çünkü bence Nova bunu hak etmedi. Spoiler yedim ama son ana kdr yanlış olabildiğine inandım, doğruymuş ;) okumak isterseniz okuyun devam kitabı olarak gayet güzeldi :)
Deliler ve Cellatlar
Deliler ve CellatlarN. G. Kabal · Dex Yayınevi · 2024270 okunma
208 syf.
·
Not rated
·
Read in 4 days
İklimler Son zamanlarda beni etkileyen yerle bir eden romanlardan biri oldu, İklimler.. Kitap, hayatımızda kurduğumuz bağların, adını sevgi hatta aşk koyduğumuz tanımların hayatımıza yaşattığı iklimleri, duyguları anlatmakta ve anımsatmakta. Kitabın ilk bölümünde bir erkeğin aşkını, sevgisini sevdasını, olmak istediğini veya içinden çıkardığı insanı ve de partnerine karşı tutumlarını tahmin edilemez bir incelikle dinliyoruz. Daha sonra bir kadının duygularını, acılarını, sevinçlerini.. ve sonrasında üçüncü karakter olarak giren başka bir kadının duygularını dinliyoruz ve hissediyoruz… Bu kitapta doğru veya yanlış karakter yok. Okurken ben bu karakteri sevdim dahi diyemezsiniz çünkü her bir karakterde bizden duygular ve bizden düşünceler var. Sevmenin yaşattığı iklimler ve bu iklimlerde yaşanılan insani duygulara yoğunlaşan bir kitap. İyi okumalar dilerim..
İklimler
İklimler
İklimler
İklimlerAndre Maurois · Helikopter Yayınları · 20082,758 okunma
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.