Başardık, başardı, benim Mihrimah'ım artık universiteli..
Minicik çocuktum, kurduğum hayallerde universiteli olmak vardı. Okulu başarılı öğrenci olarak bitirdim. Ve hayatımın dönüm noktasında iki yolu aynı anda yürümek gibi büyük bir yükü sırtlandım. Tabii eğitim basamağından yuvarlandım, kendimi yine kendi bile-isteğe seçtiğim evlilik yolculuğunda buldum. Olsun dedim. Anneyim ya ben, evlatlarım var, ailem var. Ama kararlıydım. Ben o basamaktan yuvarlandım, evlatlarımın adımlarının altına ellerimi, parmaklarımı parçalanırcasına koyacağım, Allah'ın izniyle onları her basamakta bir adım daha ileriye uğurlayacağım. Dualar ettim, kitaplar aldım, onlara "Okumalısın" demedim, okumaları için ortamlar hazırladım. Bazen acımasız oldum, kızdım ama kızmalarımda bile nedenler sundum, sonuçları sıraladım. Evlatlarımdan hayatımın hiç bir hatasını saklamadım. Tam aksine en yanlış adımlarımı, en acı günlerimi anlattım. Ve "seçim sizin" dedim. "Başarıya giden yolda hep ama hep yanınızdayım, olur da başaramadan dönerseniz, yine başlangıç noktasındayım," dedim. Biz, beraber ağladık, beraber güldük. Sabahın köründe kalktık, kışın beraber üşüdük, sevgimizle ısındık, en zor anlarımızı kahkahalara çevirmeyi denedik ve BAŞARDIK! Bütün zorluklara rağmen, hayatımın Güneşi, geceleri gündüzlerine kattı, yollarda bir bisküvi, bir yudum suyla ayakta durdu, ama yılmadı. Tek bir gün bile "yoruldum" demedi. Veee en yüksek hedefine ulaştı.
Yılmadan çalışmanın sonucu başarıdır.
Benim yapamadığımı sen yaptın, seninle gurur duyuyorum gözüm nuru🥹🥺💙🌹
Kendimi sevdirmemek için elimden geleni yapıyorum. Kursağımda kalmış onca şeyle yaşamak için ve içimden geçenleri yazmamak için baya bir mücadele veriyorum. Hava almak için dışarı çıkıyorum mesela, insanların arasında daha çok havasız kalıyorum. Bir güler yüzü çok görüyorum kendime. Kimsenin de bana iyiliğinin dokunmasını istemiyorum. Çünkü biliyorum ki, bir süre sonra ya lafını yapacaklar ya da gözüme sokacaklar. Olacak olan oluyor zaten. Kıçımı da yırtsam engel olamıyorum. Seçim yapamıyorum. Herkesin haklı sebepleri oluyor, her şeyin sonunda. Çünkü ile başlayan cümleler kuruyorlar bana. Alışıyorum… Hatta aldırmıyorum. Yeterince kaybettikten sonra daha cesur oldum. Ayakları yere sağlam basan biri oldukça daha doğru insanlarla yürüyorum o yolda. Yaptığım tüm yanlış seçimlerin ve hataların sonucunun bana güçlenmek olarak dönmesi çok güzelmiş.
Benliği parçala-ma ve kadın erkek ilişkisi üzerine
Uzun oldu belki ama burada okunmayacaksa nerede okusun?
1- Yaşamımızda, gündelik hayatımızda önem veya değer verdiğimiz şeye benliğimizden bir pay kopar.
2- Ne kadar önem ve değer verirsek kopan parça o kadar büyük olur. Bütün olanı parçaladığın için parçalanan, uzaklaşmış kısım seni senden almaya başlar.
3- Benlik sadece kendine aitken bunu
Yobaz bir muhalifsen mutlaka oku
Öncelikle hiçbir zaman bir paylaşımımın yayılmasını istemedim ama bu ileti inşallah yayılır ve çok fazla insan görür. Çünkü bugün hayatımın başa çıkması en zor günlerinden birini yaşadım ve bunları paylaşmak ve birkaç kişinin bile olsa farkındalığını artırmak istiyorum. Ben bazı şeyler geride kaldı zannediyordum ama kalmamış.
Siyasal görüş
İNANÇ, TOPLUM VE CİNSELLİK İLE İLGİLİ UZUN YAZIM;
Cinsellik bir çok toplumda, dinlerde ve inançlarda yasaklanmış, lanetlenmiş bir hazdır.
Cinsel ahlak, toplumların sosyal yapısı ve dini inançları ile bağdaşır durumdadır. Bu tarz bir çok inanç evlilik dışı ilişkiyi "şeytani" olarak nitelendirerek rahat konuşulamayan ve baskılanmış toplumlar yaratarak hazzı lanetler ve tanrı katındaki
NİETZSCHE OKUMA REHBERİ
Merhaba değerli 1000kitap okurları. Mesaj kutuma düşen mesajlardan, hazırlanan Nietzsche kronolojisinin (Ayrıca bkz. #50138647) birçok okur için yetersiz kaldığını fark ettim. Gelen istekler üzerine bu ileti ortaya çıktı, birkaç aydın zihne faydalı olursa amacına ulaşmış demektir.
İnsan denen meçhul ise çeşit çeşit.
Həyatın məqsədi
Getdiyin yolun, yol bitdikdən sonra yanlış olduğunu anlamaq və ya görmək çox üzücüdür, bəzən də fəlakətdir.
Belə hal baş verməməsi üçün, özünü və qərarlarını sorğu-sual edəndə obyektiv olmaq lazımdır (əgər edirsənsə).İnsan beyninin belə bir xüsusiyyət var; Yanlış etmək ehtimalımız ağlımıza gələndə beyin öz seçimlərimizi müdafiə edir , fərqli anlamlar verir və haqq qazandırmağa çalışır.Sanki bizi uyuşturur.Heç dünyanın hay-küyü, bər-bəzəyi, manipulyasiyası və s. buna imkan vermir
Bu prosesin müxtəlif səbəbləri var.
1)Beyin heç vaxt səhv çıxmaq istəmir
2)Bu seçilmiş yolda irəliləyib deyə əziyyətinin boşa çıxmağını qəbullanmır
3)Səhv etməyin ətrafdan utancı və yeni qərarı həyata keçirməyin əziyyəti
Hətta ünsiyyət tənqid və qınaq formatında olarsa beyin avtomatik özünü müdafiəyə keçir və o ünsiyyət boyu özünü müdafiə edir (tənqidə açıq insanlar istisna)
Onda fəlakət olur ki,bu seçim həyata anlam verən seçimlərdən olsun
İlqar Kamil gözəl təsvir edib
- Hə, əzizim, gün gəlir, anlayırsan ki, bir addıma dəyməz şeylərin ardınca düz bir ömür qaçmısan... Sən də bazar piştaxtalarında boy-boy sərilmiş hər hansı bir qəzetsən: axşam düşüb, alver bitib və bazara soxulan avara külək indi də səni piştaxtanın üzərindən qopardıb ayaqlar altına salmağa çalışır...
Yerində-yurdunda olmamaqdan Allaha sığınıram! 
Həzrət Eşq
İES Düşünüyor - I
Seçmenler ne halde? Karmaşa içinde bir siyasi ortam, hükümetin normalleştirmeye çalıştığı bir ekonomi politikası ve sosyal hayattaki Türk milletinin kaybı... Bunlar başlıca sorunlar. Gelin Türkiye gündemini beraber anlamaya çalışalım.
Siyasi gündem sürekli değişir durumda ve maalesef seçmen buna ayak uyduramamakta. Seçmenler gündelik hayatında
Bu işin doğrusu nedir?
"Doğruyu yanlışı ayırt edecek yaştayım"denir ya gerçekten bu yaş hangi yaş insan ne zaman bu farkı ayırt ediyor yada bunun bir yaşı var mı? Diyeceksiniz ki seçim aşamasında araya giren her bir duygu bu seçimi bulanıklaştırır hata yapmaya sebep verir biz de duygularımıza hakim olmayı büyüdükçe öğreniriz tamam o zaman bariz bir yanlışı fark etmeyen insanlara ne demeli bu insanların hangi duygusu vicdanın önüne geçiyor bu duygu ne ki insanlığının önüne geçebiliyor da hiç düşünmeden bırakın insanlar ölsün benim aldığım ürünler mi onları kurtaracak onlar birer isyancı yada beni ilgilendirmiyor diye biliyorlar bunu diyen insanlarda ben bir duygu göremiyorum bu sadece duygusal bir körlük onlar sanıyor ki orada ölen sadece bir kaç insan asıl bilmedikleri şey çoktan içindeki insanlığını da öldürmüş olmaları ben çok yanlış gördüm ama böyle ağır sonuçları olan bir yanlış görmedim.
okuduğunuz için teşekkür ederim...
Belediye başkanlığı seçimi için, varını yoğunu harcayıp, seçim yatırımı olarak kullanan birisi; belediye başkanı maaşı olan yaklaşık on bin lira için bunları yapıyor olabilir mi sizce?
Varını yoğunu seçim kampanyası olarak harcayan birisinin, seçilir seçilmez ilk yapacağı iş; kullandığı parayı yerine koyabilmek olacaktır. Bakın en masum davranış şeklini söylüyorum, misli misli para götürecek bile demiyorum, varın hesabını siz yapın. Sistem temelden yanlış.