“Ruhuma musallat olmuş o uçurumların kenarında yaşayabilmek için aylardır bıkmadan usanmadan çocukluğumun yüzlerini, sokaklarını, ağrılarını yazıyorum. Delirmişçesine, hafızamın kuytu, karanlık, ıssız yerlerine, çocukluğuma, ilk gençliğime, utançlarıma, kavgalarıma bakıyorum bir şeyler bulabilmek için. Ne arıyorum? Bu kadar öykünün içinde aradığım nedir? Bir kere de mutlu bitsin şu hikâyelerin sonu diyenlere ne cevap vereceğim?” Bir kere sevdiğinin yüzüne baksa ölecek âşıklar… Güzelliğini bir yara gibi taşıyan kadınlar… Gururundan ölenler, gidenler, tam söyleyecekken susanlar, yıkık krallıkların prensesleri…
Sahip olduğun yarayı başkalarına şikâyet etme.. Yara sahibinden başkasına acı vermez...
Reklam
‘’…acı çekmiyorum demedim. Ama ben acı çekmenin önemini biliyorum. Acıyla savaşmak, sonra da onu kenara atmak gerektiğini, onu, insanın kendi ruhunun bir parçası olarak kabul etmemek gerektiğini, varoluş üzerinde kalıcı bir yara saymamak gerektiğini biliyorum.’’
Sayfa 387 - Pegasus Yayınları
Yanıldım bir yerlerde, bir yerlerde tökezledim Dünya bir yara olmuşken beni kim sağaltacak? Ki, kendiyle bile uzlaşmayan biriyim ateş bende yanar, su yine bendedir Son bir kez duy beni, sar köpüklerinle Damarlarımı nehir kılıp sana akar gibiyim.
Sayfa 266 - bir el son bir kez uzanırsa
Yarabandı gözüyle baktığın insanların sana yara olması dileğiyle
Yarabandı gözüyle baktığın insanların sana yara olması dileğiyle
Reklam
1.000 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.