Sesimdeki çığlıktır adı!
Bütün kanım, bir kara zehir!
Ne uğursuz aynayım, gelir
Hep kendini seyreder cadı!
Tokat bende, yanak bendedir!
Ölü de ben, öldüren de ben!
Çark ve çarka gerilmiş beden,
Yara bende, bıçak bendedir!
Türk Efsaneleri
Kim demiş Türkler denizci bir ulus değil diye!
İnsanlığın ikinci atası Nuh Türk olup insanlığı gemisi ile Anadolu'da kurtardı.
Son Türk efsanesini canlı ölüler ibreti ile mahşer tufanı efsanesi olarak yaşıyoruz.
Yaşananlar yaşandı, yaşanacaklar yaşanacak.
Yaşadıklarınıza bir anlam veremiyorsanız, ilmi bir mana ile
Kitabın ilk başları, dürüst olmak gerekirse, bana göre sıkıcıydı. İnsanları şöyle yapıyoruz, böyle yapıyoruz canımızı mı sıktılar? İnsanların kullandığı suya ver 100 lira zam; çizdiğimiz sınırdan bir gıdım öteye mi gittiler, elektrik'e 200 lira zam ekle filan; yok kafa koparmalar, yok katletmeler, vampirler kurbanın kanını içer, sonra kurtlar
Nerde bir gül bitse etrafı diken
Yar o baht bende bu ah var iken
Hasret mahpus eder kara yer beni
Vay desinler ateşim yok közüm yok
Dahi yare yalvaracak yüzüm yok
Yokladım kendimi bir kem sözüm yok
Yara şekva etmiş ruz-i gar beni
Sümmani'yim kendi kendim ohladım
Şadırvan suyunda yattım yuhladım
Yarin küçük defterini yokladım
Yazmış defterine ihtiyar beni
Aşık Sümmani
Narman
Kitabı okumadım resmen yuttum. Böyle harika kitaplar yazdığı için yazarı tebrik etmem lazım. Boğazıma kadar duyguya boğulmuş durumdayım.
İlk kitabı devamı olduğu için ara vermeden başladım ve bir günde bitirdim.
Kitap aşk üçgenlerini sevmeyenler için zorlu bir yolculuk olabilir (bende sevmem mesela) ama yazar konuyu öyle güzel işlemiş ki, kitabı elinizden bırakamıyorsunuz.
Ah, hangi birini anlatayım bilmiyorum. Üç karakter var kitapta, üçü için de içim ayrı ayrı parçalandı. Öyle bir çıkmaza girdi ki ilişkileri, yara almadan nasıl çıkacaklar işin içinden düşünemiyordum.
Sonra içlerinden birinin fedakarlık yapması gerektiğini anladım. Ve bu beni mahvetti. Eğer sonu mutlu bitmeseydi vallahi kahrolurdum. Neyse ki, sonu beni çok tatmin etti. Aşırı güzeldi. Zaten yazarın her yazdığı erkek karaktere düşmeden duramayan benim için listeye iki tane daha eklendi. Daha fazla
Jewel E. Ann kitabı lütfen :) Çünkümokumaya bayılıyorum.
Dönüm NoktasıJewel E. Ann · Nemesis Kitap · 202423 okunma
(çiçek pasajında peynir)
onun beyazlarını diledim,
bir yıldızdan kopup gelmiş gibiydi
------eeeeee! yani atma.
------abartıyı çok seviyor bu şehir.
bir duman aldı moskof!
pislik!
Bende bilirim tam kalbinden vurmayı
Hasretin
Ağır gelecek kelamlar etmek bilirim
Maksadını aşmamış yerli yerine oturmuş
Ve bir abit gibi duran sözler
Kifayetsiz göğüslerinizde yara açmayı
Bir cümleyle yıkılmayı yıkmayı
Kavga da geri durmayacak kadar
Çiğnedim dünyayı
Ve bilirim….!
Prangalar vurulan ve bir türlü
Ağzımdan dökülmeyen
Dökülemeyen kelamları
Siz buna bilmezlik deyin
Ben haddimi de bilirim derim
Siz de ne derseniz deyin.
"Kendini nasıl bir şeyin içine soktuğunun farkında mısın Angelina?" diye sordu. Baldırındaki kılıftan bir bıçağa uzandı- ğında kocaman gözlerle izledim.
Göğsüme doğru yönelttiği kocaman bıçağı takip ettim ve bıçağın hafif kıvrımlı ucunu gömleğimin ilk düğmesinin altına taktı. Pürüzsüz metal yüzeyinin üstünde kurumuş kana benze- yen
"youtu.be/Ew8_unY9QhA?si=...
Nur Yoldaş
Mahur
"Bihamdillah ki bî nâm u nişanız âdımız yoktur
dil-i viranemizden özge bir abadımız yoktur
ezelden mazhar-ı ışkız bizim icadımız yoktur
elemler cümle bizdendir anâ isnadımız yoktur
belâ dildendir ol dildâr elinden dadımız yoktur
gönüldendir şikâyet kimseden feryadımız