İbn Cebirol, Plotinus'un Dokuzlar/Ennedlar'ından derleme olan o sözde Aristo Teolojisi'ndeki gibi bir değerlendirmede bulunur: " Yaratılma; eksikliktir, azalmadır, çünkü yaratılan şey Yaratan ile aynı seviyede, olamaz, aksine onun altında olması gerekir."
Olaylar –ve onları yaratan zaman yahut onlar tarafından yaratılan zaman– bir kaba konamaz, sınırlanamaz. Olaylar taşar, kayar gider ve anlama girişimlerini geri püskürtür. Sonsuz güç ve kudrete dahi kafa tutarlar. Yeni evrenden öğrendiğim buydu.
Reklam
Yaratan yarattığına şu şahdamarı kadar yakınsa, yaratılan da yaratanına bir nefes kadar yakındı.
Sen aklı hiç ölmeyecek bir canlı olarak tanı. Onu hayatın özü bil. İnsana doğru yolu gösteren, gönlü açan, iki cihanda elimizden tutan hep odur. Sevinç de ondan gelir, insanlık da! Olgunluğumuzun çokluğu da ondan gelir, eksikliği de! Bir insanın canı aydın olsa dahi, aklı karanlık olduktan sonra dünyada bir an sevinç yüzü göremez. Bilginlerin bile sözlerinden yararlandığı, hüner ve akıl sahibi bir kişinin şu sözünü bilir misin? O demiştir ki: Aklı kendine rehber edinmeyen bir kişi yaptığı her işin sonunda kendi gönlünü yaralar. Akıllı biri onu deli sayar, yakınlanysa yabancı yerine koyar. Her iki cihanda da ancak aklınla yükselebilirsin. Aklı çürük olanın ayağı da bağlı olur. Dikkat edersen anlarsın ki, akıl canın gözüdür. Gözsüz canla bu dünyada mutlu olamazsın! Şunu bil ki, her şeyden önce yaratılan ve canı koruyan odur. Kulak, göz ve dil sana aklı övmen için verilmiştir. Bütün iyilik ve kötülükler bu üçünden doğar. Akıl ve canı kim hakkıyla övebilir? Ben övebilsem de, onu dinleyip anlayabilecek kim vardır? 0 Mademki bunu yapabilecek kimse yoktur; o halde ey olgun kişi konuşmak da faydasızdır. Bunun için sen bize yaratılıştan söz etmeye başla! Sen bu yeryüzünü yaratan Tanrı' nın bir kulusun. Gizli ve açık olan her şeyi bilirsin.
Suretlerimizin Tefekkür Edilmesi
Şu an yeryüzünde yedi milyar insan yaşamaktadır. Bu insanlardan hiçbirinin siması tam olarak başka bir insanın simasına benzememektedir. Ve yine Hz. Âdem’den kıyamete dek gelmiş ve gelecek hiçbir insanın siması da tam olarak birbirine benzememiştir ve benzemeyecektir. O hâlde şu an, şu dakikada, şu saniyede ve belki şu salisede bir insanı yaratan Rabbimizin Hz. Âdem’den kıyamete dek gelmiş ve gelecek bütün insanların simaları ilm-i ezelîsinde ve nazar-ı müşahedesindedir ki yaratılan o insanın siması şimdiye dek yaratılmış, bundan sonra da yaratılacak olan hiçbir insana benzemesin. Bu ilim, bu irade, bu hikmet ve bu ezeli ve ebedi kudret karşısında...
Sayfa 39 - Tilki KitapKitabı okudu
Yaratılmış ile Yaratan ilişkisi
İbnü'l-Arabî yaratılmış ile Yaratan ikiliğine dayanan bu ilişki tarzı yerine, Varlık'ı esas alır ve bu Varlığın iki kutbundan söz eder. Ancak yine de burada böyle bir kanıtlama yöntemini aktarmıştır. "Sonradan yaratılmış” ile "varlığı zorunlu” arasındaki ilişki, öncelikle birincinin ikinciye muhtaç olmasıyla ilgilidir. Zorunlu Varlık,
Reklam
723 öğeden 661 ile 670 arasındakiler gösteriliyor.