O zengin Fransa'da ambarlar boştur, icarlı mülkler fakirleşmektedir, Avrupa'nın en güzel göğünün altında uzanan o bereketli topraklarda ekmek bulunamamaktadır. Bu işin bir suçlusu olsa gerektir; birileri ekmek bulamıyorsa, herhalde, ötekiler fazla tıkındığı içindir; yükümlülükler birilerinin boğazını sıkıyorsa, o zaman, gereğinden fazla hakka konmuş başka birileri var demektir. Yavaş yavaş bütün ülkede, her açık seçik düşünüşün ve arayışın yaratıcı bir güçle başını çeken o boğuk huzursuzluk doğmaya başlar. Bir Voltaire'in, bir Jean-Jacques Rousseau'nun gözünü açtığı burjuva sınıfı kendi başına hükmetmeye, kınamaya, okumaya, yazmaya, haberleşmeye başlar; ufukta, büyük fırtınanın habercisi olan şimşekler çakmaya başlamıştır. Çiftlikler yağmalanır, feodal beylere tehditler gelmeye başlar. Büyük bir hoşnutsuzluk, kara bir bulut gibi nice zamandır bütün ülkenin üstüne çökmüştür.
Sayfa 266 - Can YayınlarıKitabı okudu
_Tanrıları, tıpkı insanlar gibi sevgi ve nefretle harekete geçen, armağan ve kurbanlarla etkilenen duygulu ve zeki varlıklar diye biliriz. İşte, dinin kökeni budur. Dolayısıyla, puta tapıcılığın ya da çoktanrıcılığın da kökeni budur. Tanrısal varlıkları yetkinliğin en son sınırlarına değin yücelte yücelte, sonunda birlik ve sonsuzluk, yalınlık ve
Reklam
_Hissedebileceğiniz en güzel şey, hayatın esrarlı tarafıdır. Sanatın ve bilimin beşiğinde, bu ana duygu vardır. Onu bilmeyen, dünya karşısında şaşkınlık ve hayranlık duymayan kimse, ölü gibidir. _Delilik şüphesiz aptallıktan daha iyidir, delilik var olmuş bir zekânın yok oluşudur. Aptallık ise var olmamış bir zekânın var olmamaya devam
_Bir insanı hiç bir sebep yokken yüreğinizde sıcacık hissediyorsanız, işte bu, gerçek sevgidir. _Sevgi, etkin olarak, bir başka insanın içine girmektir. Bütünleşme sayesinde, kişi hem kendini bulur, hem de karşısındakini keşfeder. Böylelikle insanı çözmüş olur. _İnsan seviyorsa iki şeyi asla yapmaz. Aldatmaz ve ağlatmaz. Çünkü aldatmak
_Psişe, insan zihninin, bilincinin ve bilinç dışının tamamıdır. Galaksilerin ardında tanrıyı aramayı hayal edemeyiz. Her şey psişenin ürünüdür. Eski yunanca'daki psyche sözcüğü, "kelebek" anlamına gelir." Latince'deki animus ruh ve anima can, eski yunanca anemos rüzgar sözcüğüyle aynı köktendir. _Vücudun merkezi de başta
Equus
Eleştirel - Yaratıcı Düşünme ve Davranış Araştırmaları Laboratuvarı Ergenlerde Olumlu ve Olumsuz Sosyal Davranışlar: Sınıflandırma ve İlişkili Değişkenler N. P. Uludağ Yaratıcılık, Yıkıcılık ve Tutku: Peter Shaffer'in "Equus (Küheylan)" Adlı Oyununda Psikanalist ve Arketip Yaklaşımlar S. Andiç Yaratıcılık, Yıkıcılık ve Tutku:
Reklam
15 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.