Nesnellik, öznellik
Sanatın tadına varmasını bilen bir insan en sevdiği yapıtları kendi eğilimlerine göre seçmiş ve sınırlamıştır. Ancak bir obur, kendine özgü seçimleri ve kararları olmayan ortalama bir insandır. Zevkleri incelmiş, iç dünyası zengin bir insan içinse kalıplaşmış, sözümona 'nesnel' bir yargı olamaz. 'Nesnel' yargı adına dünyaya tepeden bakan bu yargıçlar da kim oluyor?
Nedir bu? Anlama kapasitesini yiyip bitiren korkunç enfeksiyon? Jetonun köşeli olma sorunu mu? Beyine giden idrak yollarının tıkanmasına ve kişide anlayış bozukluklarına yol açan bir rahatsızlık? ... Algının açık, anlamanın kapalı olduğu beyin süblimleşmesi hali. "Anlamama da ısrar sendromu"da diyebiliriz. Ya da kronikleşmiş düşünememe sendromundan" söz ediyoruz. Bu vaka, çok fazla fanatizmle ya da ön yargı ile başlar, irrasyonel saçmalıklarla devam eder. Bu bir idrak yolları enfeksiyonudur.
Reklam
Çevre, yalnızca insanları yöneten yabancı bir güç olarak değil, aynı zamanda, onların yargıcı olarak da egemendir. İnsandan ayrılan toplumsal güç, onu şimdi anonim yargı gücü olarak yakalamaktadır, çevredeki insanlar, bu gücün tehditkâr temsilcileri durumundadır. Sartre şöyle diyor: "Ilke olarak, başkası, bana bakan kimsedir... imkânlarımın saklı ölümü... görülmüşlüğüm, beni böylece, benim olmayan bir özgürlüğe karşı koyamayacak bir varlık olarak oluşturur." Üstün durumdaki başkasının yargılayan bakışlarında, insan kendi bağımsızlığını kaybetmektedir.
Bir keresinde dindar bir Hristiyan kadına "Allah'a iman ettiğini" söylediğimde kanı donmuştu. Anında "Ama ben bir Hristiyan'ım!" diye cevabı yapıştırmıştı, şaşkınlık içinde. Bunun üzerine ben de "işte tam da bu yüzden Allah'a iman ediyorsun" diyerek dikkatini çekmiştim. Bilgiçlik taslamış ve belki de
Sayfa 179 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Tarih kitaplarında gerçekle ön yargı arasında yürütülen meydan muharebesinde, itiraf etmek gerekir ki genellikle ikincisi galip gelir.
Sayfa 19 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
" Erdem ve iyilik sahibi olmak isteyen kişinin kendini eğitmesi gereken üç alan vardır. Bunlardan ilki arzular ve öfkeyle ilgilidir: Kişi asla arzularındaki işareti gözden kaçırmamalı ve nefret ettiği şeylerin içine düşmemelidir. İ kincisi uymamız gereken ve uymamamız gereken dürtülerimizdir (daha da genişletmek gerekirse görevlerimiz): Kişi kasıtlı olarak iyi niyetle eyleme geçmeli ve asla pervasızca hareket etmemelidir. Üçüncü ve sonuncusu ise yanılgılardan uzak durmak, iradeli kalabilmek ve tüm yargı sürecimizdir. Yargı, zihnimizin algıları üzerindeki onay mekanizmasıdır. Bu üç alandan en önemlisi ve ilk yoğunlaşılması gereken tutkularımızla ilgili olan ilk maddedir. Çünkü güçlü duygular ancak tutkularımıza ve öfkemize yenik düştüğümüzde ortaya çıkar." Makaleler, Epiktetos
Reklam
Bu düzende yargı yoluyla etkili sonuçlar almak mümkün olmasa da yapacak başka bir şey yok, eni sonu hukuka güvenmek zorundayız.
Sayfa 29 - DipnotKitabı okudu
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.