Aklıma bir fikir geldi. Ayağa kalkıp fenerimin hücrenin dört duvarında gezdirdiğimde üzerlerinin iç içe geçmiş ve birbirlerini silen yazılar, resimler, garip şekiller ve isimlerle kaplı olduğunu gördüm. Sanki her mahkûm buraya kendisinden bir iz bırakmak istemiş. Kalemle, tebeşirle, kömürle yazılmış siyah, beyaz, gri harfler, taşın içinde sıklıkla rastlanan derin yarıklar, sağda solda insan kanıyla yazılmışa benzeyen pas rengi semboller. Kuşkusuz zihnim daha rahat olsaydı, hücremin her taşının üzerinde sayfa sayfa sıralanan bu ilginç kitabı özenle inceleyip, taşların üzerine dağılmı bu düşünce kırıntılarından bir bütün oluşturmaktan, her ismin altında bir kişiyi bulmaktan, bu yarım yamalak yazılara, bu bölük pörçük cümlelere, kendilerini yazanlar gibi başları kesilmiş bedenlere benzeyen bu sözcüklere bir anlam ve hayat vermekten keyif alacaktım.
Kartallar uçar mı bir harâbeden
Köprülerden benim yârim geçer mi
Sen neden bu kadar güzelsin, bilmem
Taşırsın yeryüzüne ebedî tohumları
Ben ise kuruyacak bir suyun mahkûmuyum
Avuçlayıp öpüyorum kumları
Bir karadelikten bakarken hayat
Meydan okuyanlar kim bu serâba
Söyle bana hindiba
‘Bir hülyanın hatırasında
kasıp kavuruyorum kendimi
diyorlar ki, hayat yalandır,
aşk da.
Nasıl inanırım, o;
olmak istemiş de olmamış
bir yarım nefes gibi şuramda.’
Bir tanem sana sayfalar değil kitaplar yazsam ne özlemimi ne aşkımı anlatamam
(bir şehidin eşine yazdığı son mektupdan bir satır)
Bazı duygular anlatılmak için var olmaz yaşamak gerekiyor.
Naşide Gökbudak kalemini ve kitaplarını gerçek hikayelerden esinleyerek yazmasını, betimlemelerini, kaleminin sadeliğini seviyorum.
Ama bu kitap beni hem hüzünlendirdi, hem de öfkelendirdi diyebilirim.
Aşkın aykırısı olur mu? Oluyormuş...
Kitapta birden fazla hayat ve aşklar konu alınıyor.
Kurtuluş Savaşı'nda askere alınan gençler, dönemeyen eşler, yarım kalan sevdalar, gaziler ve mucizeler.
Töreye kurban verilen sevdalar, gençler, gözü yaşlı analar eşler yetim kalan çocuklar :(
Aşk engel tanır mı? Tanımadığını bu kitabı okurken her sayfasında, satırında, ruhumuzda hissediyoruz.
Ama öyle bir aşk var ki kızsak mı üzülsek mi bilemiyor insan... Bu aşkı ben anlatmayım merak edenler okuyabilir.
Aşk ne zaman doğal sınırları içinde gelişir, ne zaman aykırılar veya yasaklar arasına girer biz insanoğlu bilemeyiz.
Çünkü aşk nedensizce gelen misafirdir
Keyifli okumalar
Aykırı AşklarNaşide Gökbudak · Nemesis Kitap · 2013175 okunma