Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Erdem Ergün
Bir yanım hasret, bir yanım gurbet Ne uslanır gönül ne senden usanır Gözlerine dalıp kaldım farzet Sanma sen gitmeden bir kere kapanır Gözlerim ol Bakıp bakıp görmezden geldiğim dünyamı döndür a canım Sözlerim ol Atıp atıp içime ağlayıp sızlayıp vermediğim ol Gel dedim, gel dedim gelmedin yarim Senden bana fayda yok Ağrısın, sızısın Ağladım, ağladım, ağladım Yarim yarim diye duymadın sağ olasın
376 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Colleen Hoover | Bizimle Başladı Bizimle Bitti ”Gelecekte bir mucize olur da kendini yeniden aşık olacak durumda bulursan, bana aşık ol.” Hakkında çok fazla şey duyup, okumaya başlamadan önce konusuna tamamen hakim olduğum bir kitaptı. O yüzden okurken keyif alacak mıyım diye düşünmedim değil, Yanıldığımı okuyunca anladım, çok çok sevdim bu
Bizimle Başladı Bizimle Bitti
Bizimle Başladı Bizimle BittiColleen Hoover · Epsilon Yayınevi · 20216,4bin okunma
Reklam
Piknik
Rugan kırmızı potinlerin mi yok senin güzel ruhlu çocuk.. Yarım mı kaldı öğretmenin verdiği bitmeyen ödevler.. Hangi düşler kuramadığın.. Kargaşa kalabalıkta.. Hangi isyan esprilerin ufkunda hiç söyleyemediğin.. Haydi tekrar çocuk ol da anlat bana.. Belki de benim senin tek dinleyenin.. Resimler de yapamadın öyle mi.. Zaten sal gitsin .. Resim de dersti .. Dünya sana ibretlik miydi ey küçük çocuk.. Sal gitsin.. Takunyaları annen de saklamakta yoruldu o senin giydiğin.. Annen ölürken seni yanında ister mi diye ümitlerini yitirdiğin.. Yük müydü tüm dünya omzunda.. Yaz günü yapacağınız o muazzam piknikleri hatırla.. Laedri...
"Olur ya belki okursun diye yazıyorum.. Çünkü sana söyleyemediğim çok sey bıraktın içimde.. O kadar yarım kalmışım ki sana.. Dilediğim gibi sevemedim ben seni. Hep bir mesafe koydun araya, sana uzanmaya çalıştıkça duvarlar ördün.. Verdiğin mutluluklar bile emanetti bana! Seni kaybetme endişesi, korkusu.. Sen her ne dersen de buna, benim eksik mutluluğumdur hepsi.. Beni sev istedim.. Hayatında olduğum birinden bunu istemem fazlamıydı, çok mu zor geldi? Benim ol istedim, beni sev istedim Bunun için çok dua ettim
Hercai,
Yine gözum yollarda neredesin? Gündüzüm gece oldu kederdeyim. Bilemezsin kaç gece gelir diye bekledim, gelmeyince derdime yenileri eklendi ... ( GEL yarim ol sevdalım ol . )
144 syf.
·
Puan vermedi
ilk defa diğer okuduğum kitaplarına göre farklı bir hayat hikayesini ele almış . Babası tarafından dini eğitimden uzak , her istediği yapılan bir kız olarak yetişen Buse, Enes adındaki dinine bağlı genç bir hocaya aşık olur . Bu olaylar başörtü yasağının olduğu , dini faaliyetlerin yasaklandığı bir dönemde gerçekleştiği için Enes hocanın yaşadığı
Kapına Geldim
Kapına GeldimHalit Ertuğrul · Nesil Yayınları · 2020267 okunma
Reklam
ÖYLE BİR HİKÂYE Sinemadan çıktığım zaman yağmur yine başlamıştı. Ne yapacağım? Küfrettim. Ana avrat küfrettim. Canım bir yürümek istiyordu ki... Şoförün biri: – Atikali, Atikali! diye bağırdı. Gider miyim Atikali'ye gecenin bu saatinde, giderim. Atladım şoförün yanına. Dere tepe düz gittik. Otomobilin buğulu, damlalı camlarında kırmızı,
30 varım ama 31 yokum. 30+1 yaşlandık..
KENDİME NASİHAT Hayat tek şerit giden bir yol değil. Dönemeçleri, yokuşları karşıdan gelen arabaları olan yorucu bir yolculuk. Menzile odaklanma sadece yolu sev. Molaların, frene basmaların, karşına çıkan kırmızı ışıklar seni durdurmasın. Sen nasıl biri olursan çevrende öyle insanlar biriktirirsin. Yakınında olanların sana yaptığı haksızlıklar için üzülmeden önce kendi mahkemeni kur. Hayatının savcısı ol. En acımasız soruları herkesten önce sen kendine sor. Duyacağın cevaplara hazır ol! Mutluluğu sebeplerde arama. "Şu olursa çok mutlu olacağım" diye başladığın her odaklanma sana sadece artı stres kazandırır. Hayatının amaçlarını ve çabalarını sev, sonuçlar hediyesi olsun. Çevrende omuzlarını düşürecek kişileri tutma. Eleştiri ile hadsizliği karıştıran ve negatif enerjileri ile yolunu tıkayan herkesi çıkar hayatından. Affet! Kendini affederek başla başkalarını affetmeye. Kendin olmaya çalış. Başka hayatları taklit ederek ancak kendini kandırırsın. Seni olduğun gibi seven insanlarla daha mutlu olacaksın, n'olur bunu unutma! Bencillik ile bireyselliği karıştırma. Kendi hayatını merkeze koyarak başkalarına haksızlık yapma. Senin hakların senin ihtiyaçların senin mutsuzlukların senin isteklerin yok sadece, bunu aklından çıkarma! Ölüm gerçeğini unutma! Bir gün ansızın tüm planların yarım kalacak. Belki taze aldığın ekmeği yemeden gelecek ölüm, belki bir duş almaya bile fırsatın kalmayacak. Yanılmaktan korkma. Eline yüzüne bulaştırdığın ne varsa nişan gibi taşı boynunda. Onlar senin tecrübelerin, büyümelerin, olgunlukların olacak çekinme!
YEŞİL RENKLİ NAMUS GAZI OPERASI «Hasan Âli Yücel, bu hikâyeyi oyun olarak yazmamı önermişti. Hikâyemi Yücel'in anısına adıyorum.» Uvertür Dünyanın tarihi iki milyar dörtyüz milyon yıllık deniliyor. Benim bitmemiş tarihim, şimdilik elli yıllık. Kelebeğin tarihi bir günlük. * Arkeologlar yeraltında yeni bir kent buldular. Bu kentte birçok
Sen gelirsin diye yollarınına begonviller kanaviçeler ve manolyalar ekeceğim. Sevinçlerimi tebessüm diye kolye yapıp yapraklarına asacağım. Gelirsin diye mor papatyalardan bir köy evi inşa edeceğim sana. Çatısına beyaz gecelerden çalıntı kiremitler döşeyeceğim. Bahçesine mutluluk,keyif,huzur, dinginlik ve birazda sen ekeceğim. Kibri nefreti, kötü
Reklam
"Son kez çok hızlı gitmiştik. Şimdi bunun tadını çıkarmak istiyorum." Son sevişmemiz, hızlı ve endişe içinde bir tartışmanın ortasın- da Gökyüzü Kulübünün müdür odasındaki yeni divanda olmuş, tüm şikayetlerimi alıp, götürmüştü. Ama aynı zamanda tadını çıkarmak da kulağa kahrolası bir biçimde harika geliyordu. Islak öpüşlerin ardından,
Sayfa 13
Hayatını sevgilinin yoluna adayarak kazanmak; hayatını yaşayarak sevgiliyi kazanmakla aynı şey değildir. İnceliğin ve duyguların zirvesindeki ruh; sevgiliyi, hayatını ona adayarak kazanır. Maşuk yanına değil yarana gelen demekti. Benim üç yaram var. hayat yarası, ölüm yarası ve aşk yarası. Sen hangisine geleceksin Şems? Muhabbet ve sevgi dolu
Pazarlık
Pazarlığa çok uzun bir zaman ayrılır. Müslümanlarla pazarlık yapmak, bazı yönlerden, diğer milletlere mensup kimselerle pazarlık yapmaktan daha emniyetlidir. Bir şey satın almak isteyen kişi, dolandırılmamak için, o şeyin fiyatını tahkik etmek üzere yarım düzine dükkan dolaşır. Mesela, bir halı almak istediğinizde "Bir yardası kaç para?" diye sorarsınız. SATICI: Yarım dolar. MÜŞTERİ: Çok pahalıymış. SATICI: Sen ne verirsin? MÜŞTERİ: Otuz sent. SATICI: Kurtarmaz. MÜŞTERİ: O kadar veremem, imkanı yok. Bundan sonra satıcı sizi Şark'a özgü vücut hareketleriyle, bir taraftan da cennetin ve cehennemin, Allah'ın ve şeytanın ismini anarak ikna etmeye çalışır, ama nafile... Dükkandan çıkacak olursunuz, peşinizden gelir. Sizi çağırır, biraz da hayasızsa yakanızdan tutup geri getirir ve size kahve ve sigara ikram ettikten sonra pazarlığı tekrar başlatır. SATICI: Kırk beş sent ver. MÜŞTERİ: Otuz beşten fazla veremem. SATICI: Emin ol bana daha fazlaya mal oluyor, ama işte, ayağın alışsın... "Bir çiçekle yaz gelmez." İnşallah bundan sonra çok pazarlıklarımız olur; inşallah beni bir daha böyle bir meşakkate sokmazsın. Halı senindir. En sıkı pazarlık yapanlar Yahudilerdir; mallarını fahiş fiyatlarla satarlar ve alacakları malın fiyatını üç dört defa sormaktan imtina etmezler. Diğer milletlerin aksine, çocuklarını küçük yaştan itibaren ticaret hayatı için yetiştirirler. Eskiden en fakir kesimlerden olan Yahudiler, günümüzde en zenginler arasında yer almaktadır.
Sayfa 205
852 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.