"Yok," dedi, "ölen yarışçı kıvırcık saçlı, çocuk yüzlü biri değildi. Kısa saçlı, yüzünün hatları sert, iriyarı bir adamdı. Ama rüyada bir mesaj olduğu konusunda haklısın. Ölü yarışçının ruhu mu getirdi, yoksa kontrolsüz kalan aklınmı yarattı, bilmiyorum, ama bu mesaj hepimizin bir dolap beygiri gibi aynı çemberin içinde dolanıp
Sayfa 47 - Tayfun abiKitabı okudu
Bir insan yaratmak için iki yüz yirmi beş milyon erkek tohumu sekiz saat süren bir yarışa girişirler. Kadın yumurtası karanlık bir köşede gözlenmiştir. İki yüz yirmi beş milyon yarışçı arasından hangisi amaca daha önce varır, yumurtayı gizlendiği köşede bulabilirse, doğacak çocuğu o meydana getirecektir. Kazanan, en güçlüdür. Çünkü, en iyi koşucu, en iyi bulucu ve en iyi delici olarak üç sınavda da başarıya ulaşmıştır.
Sayfa 14Kitabı okudu
Sakin geçen Eylül ayından kesitler 5
Denizli'nin Honaz Dağları'nda yapılan yamaç paraşütü yarışlarında paraşütü açılmayan Ukraynalı yarışçı Kuryshev, uçuruma düşerek yaşamını yitirdi. Denizli'nin Honaz Dağları'nda yamaç paraşütü yarışları düzenlemek de, yalnız eylülde gözümlenebilecek bir enayilik.
Sayfa 330 - Ortaoyuncular YayınlarıKitabı okudu
İndi mən marafona başlamış yarışçı idim, həyat boyu qaçırdım.
Sayfa 207 - Qanun nəşriyyatıKitabı okudu
'' Bir işi tam olarak öğrenmemiş, onun tecrübesine yeterince sahip olmayan birinin elinde istediği kadar o işe ait malzeme olsun, yine de, bir aleti eline almakla hemen usta ya da yarışmacı (yarışçı-atlet) olamaz. ''
19.yy nihilizm çağıydı
Öteki bütün çağlarda, bu çağda olduğu gibi, büyük insanlar son derece seyrektir; ama öteki çağlarda vasatlık üstün gelmişken, bizimkinde hiçlik üstün gelmiştir. Bunca patırtı ve kargaşa olmasının nedeni bu; herkes her şey olmak istiyor ve az sayıdaki büyük insana hiç kimse dikkat etmiyor; ben onların hâlâ var olduğuna ve çok sayıdaki yarışçı arasından ilerlemelerinin olanaksız hale geldiğine inanıyorum.
Bu kitapta bu yöntemin çoğunu sizinle paylaşacağım. Özünde temel bir
kavram vardır: sınırsızlık. Kendinizi sınırsız kılmanın anahtarı yanlış
varsayımlardan kurtulmaktır. Çoğu zaman bir şeyi başaramayız çünkü kendimizi
onu yapamayacağımıza inandırmışızdır. Bir an için Roger Bannister'a dönelim.
6 Mayıs 1954'ten önce her gün insanlar, dört dakikadan kısa bir mesafenin
insan yeteneklerinin ötesinde olduğundan kesinlikle emindi. Bannister'ın
bunu yapmasından kırk altı gün sonra, başka biri onun zamanını geçti ve
1.400'den fazla yarışçı onları takip etti. Bir mili dört dakikadan kısa bir sürede
koşmak hala olağanüstü bir başarıdır ancak imkansız bir başarı değildir. Bu
“bariyer” kırıldığında birçok kişi bunu başardı.
Geçenlerde bir paragraf okumuştum burada da paylaşmak gerekirse
Diyorki ;
Kendinize Ben neyi başarmak istiyorum nasıl mutlu olurum, ideallerimi nasıl gerçekleştiririm gibi sorular sorduğunuzda içiniz ümitsizlik ve hayal kırıklığımı kaplıyor? yoksa kendinizi ne yapacağından Emin başaracağına kesin inanmış, enerji dolu bir yarışçı gibi mi hissediyorsunuz? eğer başaracağınız hakkında hala şüpheniz var ve ideallerinizin gerçekleşmeyeceğinizi düşünüyorsanız kabiliyetlerinize zincir vuruyorsunuz demektir. Her şeye rağmen başaracağınıza inanıyorsanız hisleriniz, beyniniz ve bütün fizyolojiniz istediğiniz sonucu üretmek için size yardım edecektir.
İndi mən marafona başlamış yarışçı idim,həyat boyu qaçırdım.
Sayfa 207
"Duyuların tek başına işlemedikleri söylenir ama az çok bütün olarak baktığımızda vücudun bir resmini oluşturan beynin özel bir yerinde toplandıklarını görürüz. Tendeki duyular beyine baskıyı, acıyı, harareti iletir. Eklemdeki ve sinirdeki duyular alandaki bedenin pozisyonu hakkında beyine bilgi iletir. Kulaktaki duyular ise birinin duygusal durumunu gösterir. Bir yarışçı için bilgi kaynaklarından birini kendi isteğiyle kısıtlamak aptalca bir şeydir. Bilginin özgürce akmasına izin vermek ise ilahi bir şeydir."
Sayfa 190 - EnzoKitabı okudu
Çocukların perspektifleri
Farklı perspektifler konusunda çocuklar çok iyidir. Onlara "Araba kullanan bir hayvanı düşünün, hangi hayvan daha iyi kullanırdı ve neden?" diye sorduk. Aldığımız cevaplardan bazısı:
- Zürafa, çünkü boyu uzun olurdu, trafikte uzakları görebilirdi.
-Maymun, çünkü çok hızlı ve pratik olur, yarışçı gibi giderdi.
- Kuş, kaza olsa bile uçarak çıkar giderdi.
-Balık, arabanın içi suyla dolu olduğu için takla atsa bile içinde yüzerdi.
-Arslan, trafikte onu gören, direksiyonunu başka tarafa çevirir, yol verirdi.
Hayal gücü, çocukluk döneminde özellikle gelişir ve oyun oynarken, hikaye anlatırken veya resim çizerken kendini gösterir.
Yetişkinlerin alternatif senaryoları düşünebilme ve farklı perspektiflerden bakabilme yeteneğinin iyi olmasında, yeterince iyi okumalar ve iyi gözlemler etkili olur.
- Zürafa, çünkü boyu uzun olurdu, trafikte uzakları görebilirdi.
- Maymun, çünkü çok hızlı ve pratik olur, yarışçı gibi giderdi.
Kuş, kaza olsa bile uçarak çıkar giderdi. -
- Balık, arabanın içi suyla dolu olduğu için takla atsa bile içinde yüzerdi.
- Arslan, trafikte onu gören, direksiyonunu başka tarafa çevirir, yol verirdi.
Hayal gücü, çocukluk döneminde özellikle gelişir ve oyun oynarken, hikaye anlatırken veya resim çizerken kendini gösterir. Yetişkinlerin alternatif senaryoları düşünebilme ve farklı perspektiflerden bakabilme yeteneğinin iyi olmasında, yeterince iyi okumalar ve iyi gözlemler etkili olur.
Enes
@enesbir
·21 Ocak 19:27
Birinci teknik, hayal gücü: Hayal gücü, zihnin yeni fikirler, görüntüler veya kavramlar oluşturabilme yeteneğidir. İnsanların iç dünyasında, gerçekten farklı olan veya henüz mevcut olmayan şeyleri canlandırabilme kabiliyeti vardır.
Hayal gücü, sıra dışı düşünmenin temelini oluşturur. Sanat, edebiyat, bilim, teknoloji ve diğer birçok alanda ilerlemeyi teşvik eder. Hayal gücünü çalıştırdığınızda, meşgul olduğunuz o şey ile ilgili önceden görülmemiş kombinasyonları ortaya çıkarabilirsiniz.
Farklı perspektifler konusunda çocuklar çok iyidir. Onlara "Araba kullanan bir hayvanı düşünün, hangi hayvan daha iyi kullanırdı ve neden?" diye sorduk. Aldığımız cevaplardan bazısı:
İnsanların ağzı torba değil ki büzesin...
Kahveci oldum: Çayın cibresi ile çay sattın dediler, pılımı pırtımı haciz ettiler.
Şoför oldum: Karınca ezmemek için caddelerde yalpa yaptırdım otoya. Sarhoş diye ehliyetimi
aldılar.
Ressam oldum: Tablo yaptım resimlerime bakıp güldüler.
Çorapçı oldum: Sen ayağımıza değil başımıza çorap örersin dediler.
Artist oldum: Sen çok meşhur bir jönsün perdeye sığmazsın dediler.
Yarışçı oldum: Hiç tavuk kovalamasını bilmiyorsun diye müsabakaya almadılar.
Tayyareci oldum: Evvela yerde yürümesini öğren diye beni bebek askısına taktılar.
Sobacı oldum: Senin gibi boruları biz takmıyoruz dediler. Siz söyleyin boru mu bu?
Kaptan oldum: Sen lenger takip denizin dibini su üstüne çektin ada yaptın, dediler.
Hastanede hastabakıcı oldum: Yan gelip yatmasını bilmiyorsun, sen hastasın dediler.
Doktor oldum: Çelikten kalp ve sinirlerin varsa sana servis şefliği verelim, dediler.
Akıl hastası oldum: «Normalsin». Taburcu oldun, delirdin dediler.
Nihayet bütün dünya benimdir, diye dayattım. Tımarhaneye yattım.
Keşifler yaptım – Resimler sattım.
Sayın okuyanlar şimdi oldu mu?
Taş gediğini buldu mu?
Sayfa 84Kitabı okudu
Aynaya karşı:
Bak, dünyaya bir kere geliyorsun.Dene. Her zaman geriye dönebilirsin. Komik, heyecan verici, gerçek bir macera olabilir. Denemeden bilemezsin, belki de sonucu göremediğin için hep pişmanlık duyacaksın. Hem gerçek bir yarışçı olduğunu sanmıştım. Herkes öyle sandı. Eğer bu işi başaramazsan, herkes için büyük bir hayal kırıklığı olacak. Hadi, kimse bir insanın geri adım atmasından hoşlanmaz. Bu senin kariyerinde başarılı olmak için son şansın olabilir
