Dinler Tarihi Meğer Çok Oynakmış
Satır aralarına en değerli ilmi sır bilgileri yazmak bu yazın ustasının en değerli hüneridir.
Tarihi olan kültürü olan ve sır taşıyıcıları tarafından değiştirilmesine asla izin verilmeyen bir tek Türkler var. Zaman zaman devleti yöneten gafletler yüzünden yaşanır gerilemeler.
Dijital peygamberler dinler
Yeri geldiğinde çok heyecanlandığım , yeri geldiğinde olumsuzluklardan dolayı çokça içimin karardığı bunların yanında "daha iyi olabilirdi, daha fazla zeka oyunu olabilirdi" dedirten şaşırtmacalarla dolu ama daha oturması gereken içersinde çok minicik " lgbt " kavramına yer veren ama bundan dolayı beni oldukça rahatsız eden ve
Anne çocuğa "Elma suyu mu portakal suyu mu istersin?" diye sorduğunda uyumlu ve
itaatkar çocuk daima birini seçecektir; uyumlu olmayan çocuk ise bu seçenekte karşılaştığında, başka ne içmek isteyebileceğini düşünmesini sağlayan bir zihinsel alana sahip olacaktır. itaatkar
çocuk annesinden o kadar korkar ki, onun kabul edebileceğinin ötesinde kendine has bir zihne sahip olamaz. Böylece annenin
belirlediği koşulların dışında düşünmek fiilen yasaklanır. Çocuk susadığı veya daha kötüsü sıkıntıda olduğu zaman ya elma suyu ya portakal suyu seven biri haline gelir, bu tür bir insan olur.
(Spoiler içerebilir.)
I.Bölüm: "Düşünmek, beklemek, oruç tutmak."
Her şey kusursuzkenki şüphe, daha fazlası olmalı düşüncesi, arayışta olmak. Bir sonuçtayken bir sebep aramak. Bu da bir açgözlülük müydü? Siddhartha bu his içinde olduğu için mi Ben'inden kurtulamıyordu?
Seyahat etti Siddhartha, kast sistemindeki yerinden vazgeçti, ormandaki keşişlerle dost oldu, yetmedi yolunu bulmuş olanla karşılaştı yolda: Buda.
Buda'nın öğretisinin tek bir kusuru vardı Siddhartha için, Buda'nın kendi yolu bir sırdı. Buda bir hedef gösteriyordu sadece ama Siddhartha o sırrı öğrenmek (yasak elma?), o sırra yolculuk etmek istiyordu. Eleştirdi ve terk etti ermişi.
II.Bölüm: "Giysiler, iskarpinler ve para pul." & III.Bölüm: "Beklemek, sabretmek, kulak verip dinlemek."
"Siddhartha; kendi yolunu mu, kendi mahvını mı buldu?"
49.sayfaya kitabı okumaktayken böyle bir notta bulunmuştum.
Zaman Siddhartha'ya gösterdi ki iyisiyle veya kötüsüyle kendi yolunda yürümüştü: Günahın tadına bakmıştı, tövbe etmeyi öğrenmişti ve böyle "erişmişti" ırmağın sırlarına.
Fakat zaman ben okur için gösterdi ki mahvını buldu Siddhartha. İstemsizce rahatsız oldum Siddhartha'nın yolculuğundan, temiz şeyleri kirletmekle kalmıyor bir de bir arayışın lekesiz olamayacağını yüzüme haykırıyormuş gibi hissetmekten kendimi alamadım.
Halbuki arayış saflık için, saf olmak değil midir?
SiddharthaHermann Hesse · Can Yayınları · 202038bin okunma
Âdem ile Havva'nın cennetten kovuluşu bir hikâyeyi değil, insan oluşun anlamını anlatır. Konu geçmiş zamanla değil kişinin gerçekliği ile ilgili. Yasak elma yani dışta olan, benim olmayanı görünür kılar. Bu haliyle yasak olan dışta olandır. Yokluk bana yasak! Zihnim ve ruhumla bölünüyorum kendime. Âdem ve Havva benim oluşum ve olmayışımdır. "Ben" kovulmuş olduğum yerdir. Kaburgamda kırılarak var ediyorum kendimi. Olmayışım kadar varım. Ben kendinden kovulmuş olanım!
İnsanlığın ilk atası adam oğlu Adem ile ilk anası Havva'ya yasak elma ile şer attılar.
Cennet ve cehennem bu yolla dünyalık oldu.
Bozuldu mu ezberler?
Önder Karaçay
Linwood Barclay'in Kaza kitabını okumaya başlamadan önce rutinimi yerine getirdim: Amazon.com sitesinden bir yazarın bütün kitaplarının konularını , site üyelerinin yorumlarını ve başka sitelerdeki inceleme ve yorumları okuyarak bilgi sahibi oluyorum. Amazon sitesinde psikolojik gerilim türünde ya da polisiye, veya macera, bilim kurgu
Âdem ile Havva'nın cennetten kovuluşu bir hikâyeyi değil, insan oluşun anlamını anlatır. Konu geçmiş zamanla değil kişinin gerçekliği ile ilgili. Yasak elma yani dışta olan, benim olmayanı görünür kılar. Bu haliyle yasak olan dışta olandır. Yokluk bana yasak! Zihnim ve ruhumla bölünüyorum kendime. Âdem ve Havva benim oluşum ve olmayışımdır. "Ben" kovulmuş olduğum yerdir. Kaburgamda kırılarak var ediyorum kendimi. Olmayışım kadar varım. Ben kendinden kovulmuş olanım!
Bu bahar sabahlarını yasak etmeli
Elma çiçeğiymiş sulardaki türküymüş
Kurşuna dizmeli bokları
Şu bıcır bıcır kuşları köpeklerin önüne doğramalı
İmiğini sıkmalı tanyelindeki muştunun
İnsan neler için doğuyor da
Neler için yaşayıp
Neler için ölüyor