Herkese selamlar
Robin Sharma ' nın kaleminden; " 
Ferrari'sini Satan Bilge " kitabı ile geldim.
Ben bu tarz kişisel gelişim kitaplarını dönemsel olarak okumayı seven biriyim. Bana yeni şeyler kattıklarına inanırım. Ferrarisini Satan bilge kitabı hakkında çok farklı düşünenler olabilir.
Kitabın abartıldığını söyleyenlerin aksine benim gibi kitabı çok
"...nasılsa ölecek değil mi! Zaten nasıl bir yaşamı var ki! Ona yaşam da acımamış..."
.
.
.
Efendi ile Uşağı biri cahillikle mücadeleyi, diğeri ise açgözlülüğün ve korkunun insanda yarattığı değişimi konu alan iki güzel hikâyeyi içeriyor.
Bir Toprak Sahibinin Sabahı, idealist bir beyin eğitimini yarıda bırakıp köylülerinin çalışma ve yaşam koşullarını iyileştirmek için çiftlik yaşamına geçişini konu alıyor. Toprak sahibi Nehlüdov'un teyzesi tarafından uyarılmasına karşın giriştiği mücadele, okuyucuya hem toprak köleliği döneminin ekonomik koşullarını hem de bu kesim insanın cahilliğini gösteriyor. Bu insanların getirilen hizmeti anlayamayacak, hatta hizmetle dalga geçecek düzeyde olmaları, ne zor şartlarda yaşam sürdüklerini gözler önüne sererken okuyucuyu bir kez daha sistem eleştirisine yönlendiriyor.
Efendi ile Uşağı ise birbirine zıt iki karakteri, açgözlü insan ile mütevazi insanın yaşam mücadelesini konu alıyor. Para ve toprak hırsı nedeniyle kar fırtınası olan bir günde yola çıkan Vasiliy Andreyiç, karısının ısrarı ile uşağı Nikita'yı da yanına alır. Defalarca yollarını kaybetmelerine ve talihin onları iki kez kurtarmasına karşın açgözlülüğüne yenik düşen Andreyiç, doğa şartları karşısında son kez sınava tabi tutulur.
Her iki öyküyü de beğendim, ancak Efendi ile Uşağı'nı daha başarılı buldum. Zor bir durumda yaşanacak ruh hallerini başarılı şekilde tasvir etmesi özellikle etkileyiciydi. Tekrar okunacak bir eser. Tavsiye ederim, keyifli okumalar.
