dea
@yasamsiz
tanrı, seni bir kere yaratacak ve sonra sen defalarca kez öleceksin.
mezun
Kayseri
Melikgazi, 15 June 2005
8 reader point
Joined on November 2021
dea yorumladı.
Herkesin ayıla bayıla okuduğu, övgüler yağdırdığı, kimilerinin "klasiklere olan önyargılarımı yıktı" dediği bu kitabı ben pek beğenemedim.
Nedeni ise sonu!
Birazdan anlatacağım, ama önce konuya değinelim.
Kitap, uzun (yaklaşık 23 sayfa) bir önsöz ve 11 sayfalık trajediyi konu alan komediden oluşuyor.
(Ben önsözü, hikayeden daha çok beğendim!)
Kitap adı üstünde "Bir İdam Mahkûmunun Son Günü"...
Adı ve suçu belli olmayan, fakat cezası belli olan idam mahkûmunun giyotinle tanışacağı güne kadar olan hisleri, düşünceleri ve gözlemlediklerini konu ediniyor.
Bir nevi günlük okuyoruz, diyebiliriz.
Kitapta sanırım herkesin ortak olarak beğendiği ve beğeneceği kısım, 3 yaşındaki kızıyla olan görüşmesidir.
Kalbi olan herkese dokunacak bir görüşmedir bu...
Fakat gel gelelim kitap öyle ilginç bir şekilde bitiyor ki, duyguları coşan okuyucu elindeki kitabın basım hatası olduğundan şüpheleniyor ve büyük bir boşluğa düşüyor.
Öyle ki, herkesten elindeki kitabın son kısmını göndermelerini rica etmiştim
Ve ne yazık ki, kitap o şekilde bitiyormuş gerçekten :(
Bu yüzden Viktor Hugo ile orada biraz uzaklaştık...
Viktor Hugo hakkında da bir şeyler söylemek isterim.
Gerçekten kalemini sevdim.
Bu kitabı, henüz 26 yaşındayken Greve Meydanı'nda izlediği bir idam sonrasında yazmaya karar vermiş.
Amacı, idam cezasına karşı bir protesto başlatmakmış. Ve bu amacında da fazlasıyla başarılı olmuş.
Sonu hariç beğendiğim bir kitaptı, fakat herkes gibi "hayatımın kitabı" diyemeyeceğim.......
Bir İdam Mahkûmunun Son Günü
Victor Hugo
bende hayatımın kitabı diyemedim lâkin güzeldi evet katılıyorum.
Favorim Bulantı kitabı.
Almayı çok istediğim bir kitaptı 🙏🏻 çok teşekkür ederim tavsiyeniz için 🌸