"Birden Yaşar'ın hızlı adımlarla çıktığını gördü. Giderken sadece yere bakıyordu. Yaş değil de, yaşanmışlıklar bir şeyler fısıldardı insana. O an anlamıştı Havva Ana!
Bazen çok istesen de bakamazdın arkana."
Millet sanıyor ki o koca kitaplar durduk yere çıkmış. Oysa yaşanmışlıklar olmasa, çekilen acılar, coşkular, oluşup oturup sonra dağılan ve yeni baştan yazılan fikirler olmasa çıkar mı onca satır.