Kitap, tek kelimeyle mükemmel. Hayatımın belirli bir döneminden sonra, olaylara genellikle bilimsel bir perspektiften bakmaya başladım. Bu yaklaşımım, doğal olarak okuduğum eserlerde de kendini göstermeye başladı. Ancak bu kitap, o alışılmış bakış açımı tamamen sarsarak beni, adeta sihirli bir dünyanın içine çekti. Olayları sadece dışarıdan, üçüncü bir göz olarak gözlemlemek yerine, bizzat o dünyaya daldım; mağaraya adım attım, suyun derinliklerine kendimi bıraktım.
Kitap, sizi bir anlamda kendi gerçekliğinizden uzaklaştırırken, adeta bir rüya gibi iç içe geçmiş katmanlarda yol almanızı sağlıyor. Fakat hikayenin sonlarına doğru, bilimsel dünyanın kudreti bir kez daha sahneye çıkıyor ve tüm hayal gücünüzün ardında yatan derin gerçekleri çarpıcı bir şekilde ortaya koyuyor. Bu noktada, kitabın sonunu görmek beni büyük bir iç huzura kavuşturdu, çünkü bilimsel bakış açımın, bir başka deyişle rasyonel düşüncenin nihayetinde galip gelmesi, hem rahatlatıcı hem de tatmin ediciydi.
Kitap, sizi adeta bir hamur gibi yoğuruyor; sürekli değişen formlar içinde sizi yönlendiriyor ve nihayetinde, bütün o fantastik sürecin sonunda, yüzünüze sert bir şekilde gerçekleri çarpıyor. Tüm bu süreç boyunca, fantastik öğelerle örülmüş bir anlatımın içinde kaybolmuşken, sonundaki mantıklı ve bilimsel açıklamalarla karşılaşmak, hem şaşırtıcı hem de derinlemesine düşündürücü bir deneyim sundu.
Bu eser, yalnızca bir edebi yolculuk değil, aynı zamanda zihin açıcı bir keşif. Sizi hem fantastik bir dünyaya sürüklerken hem de sonunda gerçeklerle yüzleştiriyor. Kesinlikle unutulmaz bir okuma deneyimi.