En son nerde karşılaştık seninle?
Yarım bir şiirde belki, tamamlanmamış acıda
Sevinçli ikindi vakti, karanfilsiz sabahta
Kırık bir aşk öyküsünde, bir kitap kapağında
Son mektubun, son satırında
"Biçemin olmadığı yerde ne mimari vardır, ne resim, ne de edebiyat"
"Özü olanın, herhalde kendine has bir izi olur."
Bu söz eskilerin "Üslûb-u beyan ayniyle insan" sözünün bir başka söylenişi gibidir.
*****
*****
Biz bülbül-i muhrik-dem-i gülzár-ı firákız
Ateş kesilir geçse saba gülşenimizden
(Biz ayrılık bahçesinin öyle yanık ve yakıcı öten bülbülüyüz ki
Bizi serinletmek için gelen sabah rüzgâri gül bahçemizden gecse, ates kesilir, yanar.)
*****
Dem çekip dururuz, ayrıyız gülden;
Bu fani dünyaya geldik, geleli!
Hastayız nidelim, içten, gönülden;
Ruhumuz sarhoştur, aşkımız deli.
Hüsne dil bağladık geçtik güzelden,
Sevmeyiz bu dehrin boş kavgasını.
Yazımız böyleymiş, rindiz ezelden;
Tutmayız ölenin bizler yasını.
Sundukça sakimiz bize paynamei
Mamur olur gönül, olsak da harap.
Yahya Kemal yalnız olgunluğa ermiş bir sanatçı değil, aynı zamanda olgunluğu olan bir ruhtur.
O bize yalnız edebiyat dünyasında ufuk açmadı, duygu ve düşünce dünyasında da yeni yeni alanlar gösterdi.
*****