Zöhre Hanım ile işçi Battal Balkız'ın oğlu. ilkokulu kö­yünde okudu. 1960'ta ailesiyle birlikte Malatya'ya göç etti. Malatya Ticaret Lisesi'ni ve Ankara Ticaret ve Turizm Yük­sek Öğretmen Okulu'nu bitirdi. 1970-80 arasında yurdun çeşitli kentlerindeki ticaret liselerinde meslek dersleri öğret­menliği yaptı. 1980'deki askeri darbeden sonra sıkıyönetim mahkemesinde yargılandı ve 1981-84 arasında hapis yattı. 1992'den bu yana Pir Sultan Abdal Kültür ve Sanat Dergisi'nin yayın yönetmenliğini yapmaktadır. Ankara'da yaşı­yor; evli, bir çocuk babası. TYS, PEN Yazarlar Derneği ve Edebiyatçılar Derneği üyesidir.
İlk öyküsü Varlık dergisinde yayımlandı. Toplumcu ger­çekçi bir anlayışla kaleme aldığı öyküleri Evrensel Kültür, Da­mar, Türk Dili, insancıl ve Cumhuriyet Dergi'de yayımlandı. N. Kutlu, Balkız için "Tüm öykülerini yaşanmış, gözlenmiş gerçeklere dayandırıyor. Öyle ki düşsel olan ya da düşle ger­çeğin birlikte yer aldığı birkaç öyküsünde de toplumsal ve bi­reysel gerçekler önde duruyor" değerlendirmesini yaptı.
Ödül: Güller Kitaplara ile 1987 Akademi Kitabevi Öykü Ödülü (mansiyon) ve 1988 TAYAD Öykü Ödülü (mansi­yon); Yaşam Bir An'lar Toplamıdır ile 1991 Ömer Seyfettin Öykü Ödülü (birincilik) ve 1995 PEN Yazarlar Derneği Or­han Kemal Öykü Ödülü (birincilik); Bütün Ülke Yeşil Vadi ile 1998 Çukurova Gazeteciler Cemiyeti Orhan Kemal Öy kü Ödülü (birincilik; Didem Uslu ile paylaştı); "Komşum" adlı öyküsüyle 1998 Haldun Taner Öykü Ödülü (ikincilik). Fırın öyküsü ile, Ümit Kaftancıoğlu Öykü Ödülleri 2007 (ikincilik).
Bir bebeği, en çok, en iyi nasıl duyumsarsınız biliyor musunuz? Bir bebeği sevmenin, onu okşamanın, onun gücünü, sıcaklığını anlamanın yolu nedir biliyor musunuz? Bir bebekle nasıl anlaşırsınız, kendinizi ona en iyi nasıl anlatırsınız biliyor musunuz?..
Gözden kaçırdığım bir yazar daha... Yazarın dördüncü, benimse onu tanıdığım ilk kitabı. “Kalemi bu kadar duru, içten, yalın ve akıcı olan bir yazarı nasıl gözden kaçırmışım bunca zaman” diye kendime kızıyorum şuan. Diğer kitaplarını da umarım okuyabilirim. Dilimize böylesine sahip çıkanları ıskalamadan okumalı, onlara sahip çıkmalıyız.
Yazar
Yazarımız Sivaslı.Bu yazarımızın dördüncü öykü kitabı ama ben bu kitapla tanıştım Ali Balkız ile. Keşke daha erken tanışabilseydim. Gizli kalan hazinelerden Ali Balkız. Okuyunca siz de hak vereceksiniz. Hayret ettim böylesine güçlü ve dokunaklı bir kalemi olup toplumu ve bireyi böylesine güzel anlatmayı başarann bir yazar Nasıl kıyıda köşede kalır diye. Üzüldüm de açıkcası. Sevgili okur okumalıyız bulmalıyız böyle kıyıda köşede kalan hazineleri. İyi ki bu kitapla bir şekilde buluşmuşum. Mutlaka ama mutlaka okunmadı gereken bir yazar. İyi okumalar varolun
Bu kitabı okurken şunları hissettim: Sanki yaptığı betimlemeler sayesinde Anadolu'yu, Ankara'yı karış karış gezip orada yaşanılanları okuyorum. Yazarın öykülerini okuyunca olay örgüsü içinde düşünmeye başlıyorum. Bireyi ve toplumu..
Kitap 1990'lı yıllarda yazılmış. O döneme doğru yapılan güzel bir yolculuk oldu. 1980'lı yıllarının etkisinin