Korelilerin bu misyonerlik yaklaşımından Rusya, Avrupa ve Amerika'daki farklı mezhep mensubu Hristiyanların bile rahatsız olduğu düşünülürse, İslam ülkelerindeki radikal dini grupların çileden çıkacağını tahmin etmek pek de zor olmasa gerek.
18 Mayıs günü Kore halkı için acılı bir gün. Çünkü 18 Mayıs 1980'de Kore'nin güneybatısında bulunan Gwangju şehrinde yapılan hükümet karşıtı gösteriler, o zamanki askeri rejim tarafından kanlı bir şekilde bastırılmıştır. Bu olaylar sırasında 200'den fazla sivil hayatını kaybetmiş.
Diğer ilginç bir konu da Korelilerin kanlarına nüfuz etmiş olan Japon aleyhtarlığı. Demek ki küçük yaşlardan çocukların kafalarında yer işgal ediyor. Çünkü öğrencilerden bazıları hemen Japonlar hakkında ne düşündüğümü sorup Japonya'yla sorun teşkil eden Dokdo Adasının Kore'ye ait olduğunu vurguladılar.
Türkçe bölümünde derse giren hocalardan Lee Nan-A da doktorasını Ankara Üniversitesi DTCF Türk Dili ve Edebiyatı bölümünde tamamlamış. Kendisi aynı zamanda Orhan Pamuk ve Ahmet Altan gibi yazarları Kore edebiyatına kazandırmış.
Kore'de bebeğin 100. günü ve 1. yaş günü büyük önem taşıyor. Eskiden bebek ölümleri çok olduğundan 100. gününü aşan sonra da yaşını dolduran çocuklara "paçayı yırttı" gözüyle baktıkları için, bu günlere özel önem veriyorlarmış. Ancak günümüzde bu günler gelenekselliğin bir parçası olarak kutlanıyor.
Önceden Seul'deki merkezi hükümetle anlaşamayan bürokratlar ülkenin güneyine sürülürmüş. Bu insanlar merkezi yönetime göre daha muhafazakâr olan görüşlerini okullar açarak da yaymışlar. Bu yüzden Güney'in kıyı bölgelerinde geleneksel Kore adetleri daha çok yer edinmiş.
Tuvalet kağıdı yeni ev almış, evlenmiş kişileri ziyaret ederken götürülen hediyelerden biriymiş meğer. Anlamına gelince, tuvalet kağıdı uzun, beyaz ve temiz bir ömürmüş.