Benjamin Arditi Sözleri ve Alıntıları
Benjamin Arditi sözleri ve alıntılarını, Benjamin Arditi kitap alıntılarını, Benjamin Arditi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"subay; Avanti! (İleri!) diye haykırarak siperden fırladı, bu manzara karşısında etkilenen askerler Bravo! diye bağırdılar bağırmasına ama yerlerinden kımıldamadılar."
uğruna savaşmaya değer bir amaç
kurban kültürü (görev tapınması)
"fedakârlığı ve insanların kendilerinden başka şeyleri dert edinmesi gerektiği fikrini yücelten bir kültürdür"
Geçmiş eskiden ne ise o değildir.
"Tarihçiler bile belge niteliğinde yeni deliller keşfettikçe ya da şüpheye yer bırakmayacak şekilde anladıklarını düşündükleri mevcut kaynakları yeniden yorumladıkça geçmişi değiştirir, yeniden tesis ederler.O halde, geçmişin önceden ne ise o olmadığını söylemek mümkündür."
"Bir şey 'kendi başına' hiçbir zaman kendisiyle aynı değildir."
"Ajitasyon olmadan özgürleşme olmaz!"
Allport'un gruplar arası ön yargıyı konu aldığı klasik eserinden:
"Siyah bir kadın kısıtlayıcı bir sözleşmeyle ilgili davada davacı tarafındadır. Savunma avukatı, kadına:
'Rengin ne?' sorusunu yöneltince kadın,
'İnsan rengi' diye cevap verir. Ardından avukatın,
'Peki derinin rengi ne?' diye sorması üzerine kadın bu defa da,
'Doğal renk' cevabını verir."
(Allport 1979: 135)
Toplumsal adaletin ne anlamı kalır ki?
"[Bu durum]...Boétie'nin "gönüllü kölelik" dediği şeyi teşvik eder. Popülizme ve lidere yakın hissetmek ya da herkesin kaderini liderin eline bırakmak, olsa olsa bu türden bir köleliği (gönüllü köleliği) belirtir.. Bütün kararlar, sunduğu mükâfatların bedeli olarak yurttaşlarından itaat bekleyen bir hükümet tarafından alınıyorsa ve böylesi bir adalet halkta kendi haklarına, harcadıkları emeğe ya da sahip oldukları sivil toplum özgürlüğüne dair bir farkındalık uyandırmıyorsa, toplumsal adaletin ne anlamı kalır ki?"
Temsil:
"...bir katmanında temsil edilenlerin, bir katmanında da onlar adına hareket eden temsilcilerin yer aldığı iki katmanlı bir oyun alanının varlığı kabul edilmediği müddetçe temsil hiçbir anlam taşımaz....bu katmanlar arasında birinin diğerinin üstüne çökmesini engelleyen bir yarık vardır; temsili öz yönetimden ayıran yarıktır bu da.
Debray'a göre "köktenciliğin yükselişi"
"...ister dinsel, ister milliyetçi olsun köktenciliğin yükselişini aidiyet hissinin yitimine gösterilen savunmacı bir tepki olarak görmektedir."
"Marx hayaletlere inanmak istemez. Ama onlardan başka bir şey de düşünemez."