Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Emir Kıvırcık

Emir KıvırcıkBüyükelçi yazarı
Yazar
8.6/10
110 Kişi
321
Okunma
7
Beğeni
2.794
Görüntülenme

Emir Kıvırcık Gönderileri

Emir Kıvırcık kitaplarını, Emir Kıvırcık sözleri ve alıntılarını, Emir Kıvırcık yazarlarını, Emir Kıvırcık yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
224 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
Yirmi bin insanı Nazi soykırımından kurtaran bir kahramanın öyküsü
Bu kitap için ne desem az. Aslında Behiç Erkin için ne desem az demem daha doğru olabilirdi. Balkan Savaşları, Birinci Dünya Savaşı, Kurtuluş Savaşı'nda savaşmış bir komutan. Demiryollarını millileştiren kişi, bakanlık yapmış. Atatürk'ün yakınlarına verdiği 37 soyisimden 9.suna sahip kişi. Ah ne büyük bir onur. Ne güzel bir hayat. Ne mutlu ona. Ne mutlu bu kitap vasıtasıyla onu tanımış olan bizlere. Bu kitapta Fransa Büyükelçiliği sırasında (Vichy'de konsolosluk. Orası işgal edilmemiş bölge ama sonradan işgal edilecek.) Behiç Bey'in demir gibi iradesi ile Fransız ve Almanlara, Türk vatandaşlarının haklarını korumak için, isteklerini nasıl yaptırdığını okudum. Diplomasinin nasıl yapılacağını siyasilerimiz tarihten okuyarak öğrensinler. Eğilmeden bükülmeden demirden bir irade nasıl olurmuş öğrensinler. Fransa'ya yerleşmiş Yahudi varandaşlarımızı korumak için durmadan, yılmadan çalışan bir adam Behiç Bey. Hatta Osmanlı topraklarında doğmuş ama Fransa'ya yerleşip Fransız vatandaşı olmuş Türklerin hakkını korumak için elinden geleni yapan kişi. Okudukların karşısında ne kadar gururlandım anlatamam. İstiklal Madalyası sahibi, Almanların en değerli nişanı olan Birinci Dereceden Demir Haç Madalyası sahibi, Fransızların en yüksek nişanı olan Birinci Dereceden Legion, D'Honneur Madalyası sahibi. O dünyaya örnek bir Türk. O, dünyaya insanlık dersi veren bir Türk. O Nazi Almanyasına kafa tutabilen, Nazilerden daha Nazici olan Fransızlara lafa tutabilen bir insan. En beğendiğim kitaplar arasında ilk sıralarda yükseldi bile.
Büyükelçi
BüyükelçiEmir Kıvırcık · Goa Yayınevi · 2007253 okunma
Mustafa Kemal'e bir sohbet esnasında istihbarat işlerinin resmi olması gerektiği konsunda fikrini beyan edere, MİT, Milli İstihbarat Teşkilatı'mın kurulmasının fikir babalığını yaptı ve MİT'in kurucu kararnamesine bakan olarak imza attı.
Reklam
Behiç Bey'e soyadını bizzat Atatürk vermiştir.
Atatürk Soyadı Kanunu'nu çıkarttığında 37 yakınına soyadlarını kendi el yazısı ile yazıp şahsen göndermek suretiyle bildirmiştir. Bu 37 soyadını da Türk Dil Tarih Kurumu'na verip saklamalarını istemişti; memleketin ilk soyadları olarak, 9.su Behiç Bey'e lütfettiği Erkin soyadıdır. Açıklamasını da şöyle yapmıştır: içinde buldunduğu şartlar ne olursa olsun, o şartlardan etkilenmeden doğru düşünebilen, bağımsız kalabilen.
Sayfa 192Kitabı okudu
Birinci Dünya Savaşı esnsında Osmanlı'daki Alman komutanların neden hem sizi sevmedikleri hem de büyük saygı duyduklarını şimdi anladın. Demir Haç Madalyası doğru insana verilmiş," dedi ve aniden topuklarını sıkıca birbirine vurarak asker selamı verdi Krug von Nidda.
Sayfa 190 - Türk diplomat ve vatandaşların vagonlara doldurulup kamplara götürüldüğünü öğrenen Behiç Bey, diplomatlar ve vatandaşların vagondan indirildi haberi gelene kadar Alman Gestapo Karargâhı'nda bekliyor. Trenin hareketinden 6 saat sonra indiriliyorlar.Kitabı okudu
Diplomasi iki ucu çok keskin bir bıçak gibidir Salih Zeki Bey, çok dikkatli olmak, iyi planlamak, en iyi zamanı seçmek ve karşısındakine hiç koz vermemek lazım. Yoksa o bıçak döner seni keser.
Sayfa 117 - Behiç Bey, Salih Zeki Bey'eKitabı okudu
Şimdi yerli sigaramız yok, ne acı
"Ah sizin tütünler bende olsa, Fransızlara dağıtsam, en muteber adam olurum."
Sayfa 106 - Fransa Hükümeti Başkanı Laval, Behiç Bey'in sigara ikramı üzerine bu cümleyi Behiç Bey'e söylüyor.Kitabı okudu
Reklam
Nazi Kampında bir Türk
"Sen Türk müsün?" dedi komutan. "Evet" dedi Lazare. "Şükret ki Türksün, serbestsin gidebilirsin!" dedi Alman komutan. (...) Tam çıkacaktı ki komutan, "Paris'e gidince Türk konsolosun elini ayağını öpmeyi unutma," dedi.
Nazi kamplarında
Tarifsiz bir açlık çekiliyordu Nazi kampında, sadece ölmeyecekleri miktarda bir yiyecek veriliyordu, bu yetmezmiş gibi de her sabah 5'te korkunç bir soğukta üç saat süren içtima eziyeti yapılıyordu. Neticede yavaş yavaş yaşlılar ya da hem soğuğa hem de açlığa dayanamayanlar yerlere yığılmaya başladı. Yığılanlar bir daha geri gelmemek üzere götürülüyordu.
Karizma nedir, kimlerde bulunur
Behiç Bey, 3 Haziran 1949 sabahı saat 13.30'da tam öğle yemeğine oturmuşken, müthiş bir bombardıman başladı. ... Behiç Bey sükunetini bozmadan yemeğini yemeyi tercih etti. Balkan Savaşı, Kurtuluş Savaşı, aşıktı bomba seslerine ve bu seslerin kentin çok yakınında ama içinde olmadığını tecrübelerinden anlamıştı.
175 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.