Faruk Furkan

Faruk FurkanLa İlahe İllallah Ne Demek Biliyor musun? author
Author
Translator
9.0/10
260 People
1,088
Reads
58
Likes
8.9k
Views

Faruk Furkan Quotes

You can find Faruk Furkan quotes, Faruk Furkan book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Bacım !
Herkesin gönlünce giyindiği, nefislerinin esiri olarak özgürce (!) çarşı pazarlarda dolaştığı, şehvetlerinin arzu ettiği şekilde rahatlıkla her yere girip çıktığı bir dönemde, senin sadece ve sadece Rabbinin hatırı ve rızası için bu ortamlarda bulunmaman ve onların yaptığı gibi özgürce davran(a)maman, tabiatıyla nefsine zor gelecektir. Ama bacım, şunu hiç aklından çıkarma ki, ebedî mutluluk diyarı olan cennetin yolu hep nefse ağır gelen zor amellerle donatılmıştır. Buna mukabil cehennem de hep nefsin isteyip arzu duyduğu çekici şeylerle süslenmiştir.
Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurur: “Rabbini zikredenle etmeyenin farkı, diriyle ölünün farkı gibidir.”
Reklam
Alçak şeytan, bu tuzağını Allah‘a bile uygulamaya kalkmıştır. Hâşâ Allah‘ı bile kendince aldatacağını, bu metodu ile kandıracağını zannetmiştir. Rabbimiz şöyle buyurur: “Andolsun, sizi yarattık. Sonra size Ģekil verdik. Sonra da meleklere, Âdem için secde edin (saygı ile eğilin)‟ dedik. İblis'ten başka hepsi secde ettiler. O, secde edenlerden olmadı. Allah, Sana emrettiğim zaman seni secde etmekten ne alıkoydu? dedi. (O da) Ben ondan daha hayırlıyım. Çünkü beni ateşten yarattın, onu ise çamurdan yarattın‟ dedi.” (Arâf Sûresi, 11, 12)
Sayfa 118 - Neda KitabeviKitabı okudu
Ve Son..
Allah her daim doğruya isabet etmeyi ve hakkı görmeyi bizlere nasip eylesin.
Sayfa 143 - Neda KitabeviKitabı okudu
Tesettür bana bakma demektir.Bana bak der gibi süslenmeyin
Müslim erkeklerin geneli açık saçık kadınlardan daha ziyade, kapalı ve tesettürlü kadınlardan etkilenmektedir. Kapalı ve tesettürlü kadınların cazibesi, Müslim bir erkeğin nazarında açık kadınların cazibesinden kat be kat daha fazladır.
Tekfir meselesi günümüzde insanların çoğu tarafından karıştırılan meselelerden bir tanesidir. Tekfir; İslam'ı sabit olmuş, şirk ve küfürden berî olan muvahhid insanlar hakkında sakınılması gereken bir hüküm olduğu halde, kimileri bunu şirk içerisinde yaşayan, hayatına Allah'tan başkalarının karıştığı, yaşantılarında İslam'ın yalnızca sureti olan ve sadece "kimlik Müslümanı" diyebileceğimiz bazı zevat hakkında sakınılması gereken bir olgu olarak lanse ederek tekfirin kural ve kâidelerini bu gibi insanlar üzerinde tatbik etmekte ve içerisinde bulundukları şirk ve küfür amellerinden dolayı onlara Müslüman muamelesi yapmayan insanları "tekfircilik" ve "haricilik ile suçlayabilmektedirler.
Reklam
Örneğin büyük tefsir âlimi İbn Kesir, Bakara suresinin 112. âyetini tefsir ederken şöyle der: ―Bir amelin makbul olması için iki şartı vardır. Birincisi: yalnız Allah için yapılmış olması (iyi niyet), ikincisi: Şeriata (Peygamber Efendimizin yoluna) uygun olması. Bir amel her ne zaman Allah için yapılır, ama şeriata uygun olmazsa (Allah katında) kabul edilmez.‖
Sayfa 123 - Neda Kitabevi - Tefsiru‟l-Kur‟âni‟l-Azîm, 1/214. Daru‟l-Fayhâ baskısı.Kitabı okudu
La İlahe İllallah
- Allah'tan başka yaratıcı yoktur. - Allah'tan başka kanun koruyucu yoktur. - Allah'tan başka mâlik yoktur. - Allah'tan başka rızık veren yoktur. - Allah'tan başka fayda ve zarar veren yoktur. - Allah'tan başka dirilten ve öldüren yoktur. - Allah'tan başka duâlara karşılık veren yoktur. - Allah'tan başka tevekkül edilecek yoktur. - Allah'tan başka korkulacak yoktur.
İnsanların birçoğu iman etmeyecektir. Bu, Allah‘ın hükme bağladığı ve neticesini ezelî ilmi ile bildiği bir meseledir. Bu nedenle biz çoğunluğu değil, hakkı baz alarak doğruya uymalıyız. “…Fakat insanların çoğu iman etmez.” (Hûd Sûresi, 17) “…Fakat insanların çoğu Ģükretmez.” (Bakara Sûresi, 243) “…Lakin insanların büyük bir kısmı imanetmez.” (Rad Sûresi, 1) “…Hal böyleyken insanların çoğu, inkârdan başkasını kabul etmez.” (İsra Sûresi, 89) Bu dört ayet de aynı şekilde insanların genelinin Allah‘a iman etmediğini, şükür üzere bir hayat yaşamaya yanaşmadıklarını, hakka uymadıklarını ve küfürden başka bir şeye razı olmayacaklarını ifade etmektedir.
Sayfa 135 - Neda KitabeviKitabı okudu
Allah’ın dışında ibadet edilen bir varlığın tağut olarak isimlendirilebilmesi için mutlaka kendisine yapılan ibadete rıza gösterilmesi ve bu işten memnun olması şarttır. Eğer kendisine yapılan ibadete rıza gösterilmiyorsa o zaman tağut olarak isimlendirilemez. Bir çok insan Hz.İsa’ya Hz. Üzeyir’e veya Allah’ın salih kullarına ibadet etmektedir. Her ne kadar onlara ibadet eden insanlar kafir olmuş olsa da, kendilerine ibadet edilen bu salih zatlar, yapılan ibadetten razı olmadıkları için “tağut” olarak isimlendirilemezler. Bu şart çok önemlidir. Buna dikkat edilmelidir.
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.