1972 yılında Konya merkezde dünyaya gelen Hasan BAYRAKTAR sırasıyla Nesrin ve Ayşegül Kardeşler İlkokulu’ndan, Karma Ortaokulu’ndan, Konya Lisesi’nden ve 1996 yılında Selçuk Üniversitesi Eğitim Fakültesi, Tarih Öğretmenliği alanından mezun oldu. 1997-1998 yılları arasında askerliğini yedek subay olarak yaptıktan sonra Konya’da çeşitli dershanelerde tarih öğretmeni olarak çalıştı. 2006 yılında Gazi Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü’nde Tarih Öğretmenliği alanında, Konya merkezindeki müzelerin ve tarihi mekânların tarih öğretiminde kullanılması ile ilgili olarak hazırladığı teziyle yüksek lisansını yaptı. Evli iki çocuk babası olan eğitimci-yazar halen Akören Mustafa Çetin Ortaokulunda Sosyal Bilgiler Öğretmeni olarak görev yapmaktadır.
Şu fani dünyada hepimizin bir rolü var. Ancak bu rolün tekrarı yok. Oynarsın ve biter. Başrolünü oynadığın bu oyun bitince hatalarınla gidersin. Telafisi yok.
Biraz tarih bilen birisi bile eskiden Moğol istilalarını okumuş veya duymuştur. Kitabın teması da bunun üzerine.
Kitap, kahramanımızın bulunduğu beyliğin yaklaşan Moğol tehdidine karşı göçe çıkmasıyla başlıyor ama kitabın sadece tek bir giriş noktası yok. Bölüm bölüm olacak şekilde 3 farklı girişi var; Moğollar'dan kaçan beyliği, Cengiz olamaya çalışan bir Moğol eşkıya liderini ve yaklaşan Moğol sorununa çözüm arayan Merverrut şehrinde yaşananları anlatıyor. Bu 3 olay başlarda çok bağımsız anlatılıyor ama birbiriyle arasındaki bağlantıları farkettikçe "acaba ne olacak?" sorusunu da kendinize sormadan edemiyorsunuz.
Kitap sürükleyici bir roman olmasının yanı sıra gerektiği yerde acıyı, kederi, gizemi, merakı sonuna kadar sizde yaşatıyor.
Kitaba ilk başladığımda kitap okuma alışkanlığımın pek olmadığı için -veya konular bağımsız olduğu için emin değilim- birkaç kere bırakmışlığım var ama 2019 da kitaba tekrar başlama isteğim oldu ve sonlara doğru geldikçe "kitap neden daha uzun yazılmamış" diye düşündüm. Eğer olaylar alakasız diyip bırakmayı düşünürseniz kitaba şans vermenizi isterim çünkü sonunda, yarıda bırakmadığınız için mutlu olacaksınız.
Konya belediyesinin okuma yarışması üzerine her tarafta ücretsiz dağıttığı bir kitap. Çanakkale ruhunu aşılamaya çalışılmış ama kitabın kurgusunu basit buldum. Çok da beğendiğimi söyleyemem. Elbette insana kazandırdıkları şeyler de var. Kitaptan sürekli tekrar eden cümlelerle dolu olduğu için ya da daha önce okuduğum Çanakkale üzerine yazılmış kitapların daha iyi olması yüzünden sıkılmış olabilirim. İçinde anlatılan olaylar daha önce sürekli duyduğumuz şeyler.
Konusuna gelirsek Çanakkale’yi görme isteğiyle yanıp tutuşan, aldığı maaş ile zar zor geçinen bir öğretmenin Çanakkale yolculuğuna çıkıp yolda kaza yapması sonucu kendini birden savaş alanında bulmasını ve sonrasında olanları anlatıyor.
Keyifli okumalar...
Kitap güzel akıcı yazılmış.Sürükleyiciğinde hiç bir sıkıntı yok ama tarihi malumatlar sanki daha fazla olabilirmiş gibi geldi. Ama yinede vakit kaybı değil Haçlılara karşı verilen mücadele çok güzel anlatılmış.