Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hüseyin İnan

Hüseyin İnanİdam Görüşmeleri yazarı
Yazar
8.8/10
24 Kişi
90
Okunma
12
Beğeni
3.537
Görüntülenme

Hakkında

Hüseyin İnan (1949–1972), Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu kurucularından olan ve 1972 yılında idam edilen sosyalist devrimcidir. Hüseyin İnan, 1949'da Kayseri'nin Sarız ilçesine bağlı Bozhöyük köyünde doğdu. İlk ve orta okulu Sarız'da, liseyi Kayseri'de okudu. 1966'da ODTÜ İdari Bilimler Bölümü'ne kayıt oldu. Sosyalist Fikir Kulubü (SFK) ve bu derneğin bağlı olduğu Dev-Genç'e üye oldu. Aynı dönemde, TİP'e de üye oldu. Gerek İstanbul ve Ankara, gerek İzmir ve diğer illerdeki anti-emperyalist eylemlere aktif rol aldı;ABD 6. Filo'suna yönelik eylemin düzenleyicilerinden oldu. Toprak işgalleri gibi kırsal yörelerdeki etkinliklerde yer aldı. 1966-1967öğretim yılında, gerçeklesen ODTÜ Hazırlık boykotunun örgütlenmesine önderlik etti. Hüseyin İnan, 1968'de, TİP ve daha sonra MDD içindeki ayrılıklarda, giderek belirginleşen gizli ve dar örgüt fikri doğrultusunda çekirdek bir grup oluşturup, kir gerillası yoluyla anti-emperyalist mücadele verme düşüncesini geliştirmeye çalıştı. MDD fikrinden hiçbir zaman taviz vermemiş olsa da, fikri mücadeleden silahlı mücadele yoluna doğru saptı. Ankara'da, özellikle ODTÜ öğrencisi olan ve önderliğini Sinan Cemgil ile birlikte Hüseyin İnan'ın yaptığı grup, Türk sosyalizm tarihinin ilk silahlı örgütü olan THKO'nun çekirdek kadrosunu oluşturdu. Aynı yıl İdari Bilimler Fakültesi'nden çıkartılan Hüseyin İnan, sonrasında Sinan Cemgil, Deniz Gezmiş ve Yusuf Aslan'la birlikte paylaşacağı, ODTÜ Birinci Yurt'ta 201-202 numaralı odada kalmaya devam etti. 14 Ekim 1969'da, THKO'nun bu nüvesini oluşturan grup ile birlikte Suriye üzerinden Ürdün'e, Filistin Kurtuluş Örgütü(FKÖ)'nün askeri kanadı olan El Fetih'in gerilla eğitim kamplarına gitti. Burada aldıkları eğitimin ardından bir süre İsrail'e karşı yapılan kimi eylem ve karakol baskınlarında görev aldı. Şubat 1970'de Türkiye'ye geri döndüğünde, Diyarbakır-Gaziantep yolunda bir otobüste yakalandı. Diyarbakır’da devam eden yargılama sonunda, Ekim 1970'de tahliye oldu. İlk yakalanışı ve serbest kalması El-Fetih kamplarında yaptıkları yirmi günlük bir eğitimden sonra Hüseyin ve 15 arkadaşı, 1 Şubat 1970 Pazar günü, Suriye sınırından gizlice Türkiye'ye girer. Grubun birDiyarbakır'a gelir. İnan, Alpaslan Özdoğan ve Mustafa Yalçıner'le birlikte, yanlarında getirdikleri silahları Diyarbakır surlarına gömer. Daha sonra Diyarbakır Tıp Fakültesi önünde buluşmak için anlaşılır. Fakat Tıp Fakültesi önüne geldiklerinde fakültenin polis tarafından basılmış olduğunu gören Hüseyin, Alp ve Yalçıner, Adana'ya gitmek için Diyarbakırdışından bir benzin istasyonunda otobüse biner. Hüseyin ile Alp, yan yana koltuklara, Yalçıner tek başına oturur.[kaynak belirtilmeli] Otobüs, Gaziantep yakınlarında bir yerde jandarmalar tarafından durdurularak aranır. Hüseyin ile Alp, yan yana koltuklarda oturduğu için gözaltına alınır. Yalçıner, şans eseri kurtulur ve Adana'ya gelir. Yalçıner, daha sonra Ankara'ya gider. Müfit Özdeş, Teoman Ermete ve Atilla Keskin ise Malatya'da tren garında yakalanır. Sonuçta, yakalananlardan Hüseyin İnan, Atilla Keskin, Teoman Ermete, Müfit Özdeş, Ercan Enç, Alpaslan Özüdoğru, Hamit Yakup, Ahmet Tuncer Sümer, Kadir Manga, Ali Tenk, Bahtiyar Emanet tutuklanır ve Diyarbakır Tutukevi'ne konur. Filistin'den dönenlerden Mustafa Yalçıner, Ahmet Erdoğan ve diger 3 kişi, yakalanamaz. Fakat yakalananların Emniyet'te verdiği ifade nedeniyle Mustafa Yalçıner ile Ahmet Erdoğan, gıyabi tevkif kararı ile aranmaya başlanır. Kendilerine isnat edilen suç Filistin'de aldıkları gerilla eğitimi ile alakalıdır. Mahkemenin Dışişleri Bakanlığı'ndan talep ettiği, konu ile ilgili bilirkişi raporunda, Bakanlığın, El-Fetih örgütü hakkında sosyalist bir örgüt olarak değil, "Milliyetçi bir Arap örgütü" olarak görüş bildirmesi sayesinde aynı yılın Ekim ayında serbest bırakılırlar. İkinci yakalanışı ve idamı Hüseyin İnan serbest kalmasını takiben yeniden Ankara'ya döndüğünde kafasındaki kır gerillası fikri iyice berraklaşır. Benzeri düşünceler taşıyan ve aynı eylem çizgisini benimseyen, başlarında Deniz Gezmiş’in yer aldığı İstanbul grubuyla bir araya gelerek THKO'yu kurma kararı alırlar. Bu karar üzerine Deniz Gezmiş, son kez ayrıldığı İstanbul'dan, Ankara'ya gelir. Deniz Gezmiş, Sinan Cemgil ve Cihan Alptekin'in de kuruluşunda yer aldığı THKO'nun öncü teorisyeni olur. Bu, diğerleri tarafından lider olarak kabul edilmesini beraberinde getirir. Sadece teorisyenlikle sınırlı kalmaz ve THKO'nun tüm silahlı eylemlerinin bizzat içerisinde yer alır. 29 Aralık 1970'de,4 Dev-Genç üyelerinden İlker Mansuroğlu'nun öldürülmesi üzerine, THKO'nun örgüt olarak ilk kez ismini kullandığı Kavaklıdere Polis Karakolu'nun kurşunlanması, 1 Ocak 1971'de Türkiye İş Bankası Emek Şubesi soygunu, Amerikan askeri tesislerinin basılarak önce bir, daha sonra dört Amerikalı askerin kaçırılması eylemlerinde bulunur. 23 Mart 1971'de Kayseri'nin Pınarbaşı ilçesinde düştükleri pusuda THKO'lu bir diğer militan, Mehmet Nakiboğlu'yla beraber yakalanır. Deniz Gezmiş ve Yusuf Aslan'la Ankara 1. No’lu Sıkıyönetim Askeri Mahkemesi tarafından 9 Ekim 1971'de idama mahkûm olur. İdamların önlenmesi için gerek Meclis'te, gerek kamuoyunda ve gerekse örgüt arkadaşları tarafından çeşitli girişimlerde bulunulmasına rağmen Yusuf Aslan ve Deniz Gezmiş'le birlikte 6 Mayıs 1972'de idam edildi. Son sözleri "Ben şahsî hiçbir çıkar gözetmeden halkımın mutluluğu ve bağımsızlığı için savaştım. Bu bayrağı bu ana kadar şerefle taşıdım. Bundan sonra bu bayrağı Türk halkına emanet ediyorum. Yaşasın işçiler, köylüler ve yaşasın devrimciler. Kahrolsun faşizm" olmuştur. Mezarı, Ankara/Karşıyaka Mezarlığının L/17 parselinde bulunmaktadır.
Unvan:
sosyalist devrimci
Doğum:
1949
Ölüm:
1972

Okurlar

12 okur beğendi.
90 okur okudu.
1 okur okuyor.
89 okur okuyacak.
1 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Bir ekmek kavgasının ipe götürdüğü insanları asmakla açlığa mani olamıyor isek, ekmek kavgası devam edecektir; kavgaya mani olamayız.
Tarih; herhangi bir şeyi dondurup da bakmaz, bir gelişme içinde bakar.
Sayfa 66 - Armada Yayınları
Reklam
Yüreklerindeki inançları uğruna, ikballerini, ailelerini ve dostlarını terk ederek kellerini, gözlerini kırpmadan ipe verecek kadar cesaret taşıyan bu gençlerin, bu güç, cesaret ve enerjilerinin Türkiye'nin gerçek kalkınma modeli paralelinde kanalize olması için kimse gayret göstermiş miydi?
Sayfa 59 - Armada Yayınları
anayasanın öngördüğü düzeni tam kuramamış olmak türkiye'yi bu hale getirmiştir.
Siz benden nefret etseniz de, ben sizi sevmeye devam edeceğim...
52 yıl önce idam edilen 3 Devrimci için saygı ve minnetle...🖤 ❝Sonra belki düşüncelerin asılmadığı yerlere gideriz.❞ 🌹 ❝Ömrüm, senden özür diliyorum...❞ 🌹
Deniz Gezmiş
Deniz Gezmiş
1947 - ♾️
Hüseyin İnan
Hüseyin İnan
1949 - ♾️
Yusuf Aslan
Yusuf Aslan
1947 - ♾️ youtu.be/hn1VQFVksXY?si=...
'‘Parkamı, botlarımı çıkarmayacağım. Ölüm gömleğini giydirecekler, giymeyeceğim. Traş olmayacam. Bir sigara yakacam, üstüne demli bir çay içeceğim. Rodrigo'nun konçertosunu dinleyeceğim. Urganı kendim boynuma geçireceğim. Sonra dönüp beni seyredenlere sesleneceğim. Ölen bedenimdir, düşüncem yaşıyacak’’ diyeceğim.
Deniz Gezmiş
Deniz Gezmiş
Hüseyin İnan
Hüseyin İnan
Yusuf Aslan
Yusuf Aslan
#6MAYIS1972∞
Reklam
#üçfidanüçyürek... #6mayıs1972
°°° " Parkamı ve botlarımı çıkarmayacağım. Ölüm gömleğini giydirecekler, giymeyeceğim. Tıraş olmayacağım. Bir sigara yakıcam, üstüne demli bir çay içeceğim. Urganı kendim boynuma geçireceğim. Sonra dönüp beni seyredenlere sesleneceğim. " Ölen bedenimdir, düşüncelerim yaşayacak." ~
Deniz Gezmiş
Deniz Gezmiş
🕊️ ~
Yusuf Aslan
Yusuf Aslan
✌️ ~
Hüseyin İnan
Hüseyin İnan
🕊️

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
592 syf.
6/10 puan verdi
Deniz Gezmiş,Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan'ın idama gitmeden önce yapılan mahkemelerinin T.B.M.M tutanaklarından oluşan bir kitap. Mahkemede neler konuşulmuş,neler yaşanmış merak ediyorsanız okumanızı tavsiye ederim.Ancak sizi sıkacağını düşünüyorsanız
Darağacında Üç Fidan
Darağacında Üç Fidan
kitabını öneririm.Okumadım ama bu kitaba göre daha sade ve akıcı olduğunu duydum.Bu kitap ise o yaşananların bir birikimi,ansiklopedisi olarak,geriye dönüp yaşananları hatırlamak için kaynak kitap.
İdam Görüşmeleri
İdam GörüşmeleriHüseyin İnan · Liya Yayınları · 201380 okunma
592 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan'ın duruşmaları ve idam cezası hakkında mahkeme bilgilerini içeriyor. İsmet İnönü ve Bülent Ecevit idam cezasını kabul etmez fakat Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay idamları kabul eder ve bu üç insan idam cezasına çarptırılır.
İdam Görüşmeleri
İdam GörüşmeleriHüseyin İnan · Liya Yayınları · 201380 okunma
592 syf.
·
Puan vermedi
Lamartin, 4 Kasım 1848'de Meclis kürsüsünden şöyle konuşmuştu: " Ölüm cezası nedir? Ölüm cezası; barbarlığın ebedi ve özel rejimidir. Nerede ki, ölüm cezası uygulanır, orada barbarlık egemendir. Nerede ki, ölüm cezası nadirdir, orada uygarlık egemendir. "
İdam Görüşmeleri
İdam GörüşmeleriHüseyin İnan · Liya Yayınları · 201380 okunma