Daniel'ın sesi zihninde yankılanıyordu. "Sonsuza dek yaşıyorum. Her on yedi yılda bir dünyaya geliyorsun. Sen bana aşık oluyorsun. Bende sana. Ve bu seni öldürüyor."
"Tecrübelerime dayanarak söylüyorum.
Aşk imkansızdır.
Vazgeç ve kendini bu baş ağrısından kurtar."
Belki de aşk kişinin kendi kendine yalan söylemesiydi.
"sana bazı kuralların olduğunu ve kampüsten ayrılmamanı söyledim. Ama beni dinlemedin. Bana kaç kez karşı geldin?"
"Sana karşı mı geldim?" Kahkaha attı ama sersemlediği ve midesinin bulandığını hissediyordu. "Nesin sen, erkek arkadaşım__ mı yoksa __sahibim mi?"
Hiçbir şey umrunda değilmiş gibi kendi kendine bir şarkı mırıldanan Cam sigarasını içiyordu. Üstü başı tamamen kan içindeydi. Saçları alnına yapışmıştı, kolları tırmalanmış ve morarmıştı. Islak tişörtü terden lekelenmişti ve kot pantolonu yırtılmıştı.