Mehmet Ali Birand

Demirkırat author
Author
Translator
8.2/10
285 People
1,366
Reads
80
Likes
7.6k
Views

undefined Mehmet Ali Birand Quotes

You can find undefined Mehmet Ali Birand quotes, undefined Mehmet Ali Birand book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
İsmet paşa bana şöyle söyledi:" Aman dikkat Madanoğlu" dedi. "Mustafa Kemal zamanında bana demişti ki: İsmet , bu kadar adam astık. Bu astıklarımızın yemedikleri nane , çıkarmadıkları kepazelik yoktu. Ama şimdi bunların bütün rezaletleri, kepazelikleri unutuldu ama asıldıkları unutulmadı."
Merkez sağ tamamen Demirel’in tutumundan dolayı tasfiye oldu, bir daha da toparlanması mümkün olmadı. Demirel 28 Şubat’tan kendisini ayıramadı, merkez sağı çökertti. Buradan da Tayyip Erdoğan doğdu.
Sayfa 244Kitabı okudu
Reklam
Liderler bazen zaferlerden, bazen yenilgilerden doğar. 1965 seçimleri Demirel için zafer, Ecevit için bozgundu. Ama ikisi de bu seçimle siyaset sahnesinin ışıkları önüne çıktılar.
Sayfa 165Kitabı okudu
DP'nin iki temel hedefi vardı: ekonomide liberalizm, siyasette demokrasi.
Sayfa 40 - can sanat yayınlarıKitabı okudu
ORDU ESKİ MÜDAHALELERİ NASIL GÖRÜR?
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin en üst düzeyinde görev yapan bir generalin şu değerlendirmesi, ordunun hiç değilse önemli bir kesitinin eski müdahalelere nasıl baktığını yansıtiyor: – Türkiye'de bugüne kadar dört müdahale şekli görüldü. İlki ve gerçek ihtilal 27 Mayıs idi. İşlerin kötüye gittiğini gören genç bir grubun hareketiydi. Devlete karşı değil, devleti kurtarmak - korumak için yapılmış, zira devlet elden gidiyordu. “Buna kim sahip çıkacak” endişelerinin birikimiyle oldu. Demokrasiyi korumaktı amaç. Emir kumanda zinciri içinde yapılmadığından, kısa sürede ihtilal çocuklarını yemeğe başladı ve etkisizleşti... Ardından Talat Aydemir olayları geldi. Ardı ardına iki teşebbüs. O devlete karşı bir hareketti. Zira 1960 müdahelesinden sonra dengeler kurulmuş, devlet yeniden rayına oturtulmuştu. Fırtına geçmişti. Sonrasında diyaloglar yoğunlaştırılacağına yeniden ihtilal yolu denendi. Bundan dolayı da destek bulamadı ve yok oldu... 12 Mart gerçek bir hareket değildir. Trenin rayına oturtulması gerektiğini gösteren bir ikaz idi. Bir yanda dinciler, öte yanda Komünistler ve Kürtler. Meclisi doğru yola sürüklemek için yapılmıştı. 12 Eylül ise, 12 Mart'ta yapılamayanları gerçekleştirdi. Devleti sağlam zemine oturttu... Siyasetçiler kendi işlerini yapamıyorlar, o zaman birileri sahip çıkıyor.
Sayfa 475Kitabı okudu
DEMOKRAT PARTİ ÜLKE EKONOMİSİNİ BATIRIYOR
Bütün bunlardan daha da önemlisi, ekonomik durumdu. «Her mahallede bir milyoner yaratacağım» diyen Menderes, bu konuda da büyük bir acelecilikle, bütün projelere birden başladı. Fabrikalar, yollar, limanlar, petrol rafinerileri, sulama tesisleri, hidroelektrik santralleri, büyük kentlerin yeniden düzenlenmesi... Bunların her biri gerekliydi ve dev projelerdi. Türkiye'nin de büyük gereksinmesi vardı. Ancak tam hesap edilemeyen, değirmenin suyunun nereden ve ne süreyle bulunacağı idi. Yatırımların birdenbire artışı, Amerikan yardımı ve büyük dış borçlanma kısa sürede enflasyonist baskıları görülmemiş biçimde arttırmaya yetti. Ardından da klasik kısır döngüye düşüldü. Bütçenin açık vermesi, zaten kısıtlı olan ihracatın düşüşü hep aynı düzeyde süreceği sanılan Amerikan yardımının azalması, dış borçlanmanın yabancı bankalar tarafından konulan sınır aşılınca durması. Bu ani açılma ve ardından gelen büyük enflasyon, orduyu çok etkiledi. Ani açılma sonunda birdenbire yeni bir burjuvazinin ön plana çıktığı görüldü. Para el değiştirivermiş, ekonominin açılması sonucunda, o zamana kadar tanınmayan bazı insanlar (bugünün diliyle müteşebbisler) paralanıvermişlerdi. Yeni paraya kavuşmanın verdiği hazımsızlıkları, temelsiz ekonomik genişlemeler sırasında daima görülen kaçınılmaz fırsatçıların türemesi, Türk toplumunu sarstı, karıştırmaya yetti.
Sayfa 435Kitabı okudu
Reklam
665 öğeden 421 ile 430 arasındakiler gösteriliyor.