Refik Erduran

Refik ErduranDomuz author
Author
Compiler
6.3/10
44 People
137
Reads
18
Likes
3,768
Views

About

Ahmet Refik Erduran (13 Şubat 1928, İstanbul), Türk oyun yazarı ve gazetecidir. Kökleri Karamanoğulları Beyliği'ne dayanan bir aileden gelir. Dedesi, ağır ceza reisi Ahmet Erduran, babası asker ve avukat Hüsamettin Ahmet Bey'dir. Annesi ise Türkiye’de ilk resimli dergiyi çıkaran Maarifçi Mustafa Refik Bey’in kızı Refika Hanım'dır. Çiftin ikinci çocuğu olan Refik Erduran, 13 Şubat 1928'de İstanbul'da dünyaya gelmiştir. Çocukluğunu Salacak (Üsküdar)'ta bir yalıda dadıların gözetiminde geçirdi. İlköğrenimini Nilüfer Hatun İlkokulu ( o zamanki adıyla 15. İlkokul)'da tamamladıktan sonra öğrenimine Robert Kolej'de devam etti. İlk oyununu Robert Kolej'de iken yazdı ve oyun 1948 yılında okulun tiyatrosunda "Kahraman" adıyla sahnelendi. Erduran, Robert Kolej’den lisans derecesini aldıktan sonra 1947 yılında Tiyatro Tarihi ve Dram Bölümü'nde yüksek lisans eğitimi için Cornell Üniversitesi'ne gitti. Hayranı olduğu Nazım Hikmet'in cezaevinde hastalandığını ve durumunun kötüleştiğini öğrenince onunla tanışma arzusundan ötürü 1949 yılında Türkiye'ye döndü.
Title:
Türk Oyun Yazarı ve Gazeteci
Birth:
İstanbul, 13 February 1928

Readers

18 readers liked.
137 readers read.
1 readers are reading.
78 readers will read.
1 readers left half.
Reklam

Quotes

See All
Reklam
Şu "Avrupali" olup olmadığımız hikayesine bakın. Öyle bilinmeyi niçin büyük onur saydığımızı anlayamıyorum. Avrupa aydınlanmayı yaşadı ama, sonra o aydınlığın gücüyle dünyayı soydu, en berbat canavarlıkları yaptı.
Sayfa 107 - RemziKitabı okudu
Bela öyle bir köpektir ki,kaçarsan kovalar.Üstüne gidersen ısırmaz..
Sayfa 14
Foto albümlerine bakmaktan hoşlanmam..Çünkü geçmişle uğraşmak dünlerin çoğalıp yarınların azaldığını düşündürür bugünün üstüne ölümün gölgesini düşürür...
Sayfa 7
Allah dünyaya bakmış, görmüş ki parlak değil, Kadınları yaratmış bir güzel cila diye. Demiş ki fazla rahat bunları şımartmasın, Erkeği icad etmiş kadına bela diye.

Updates

See All
Müzmin suskunlukların ardından müthiş açık sözlülükler gelebilir...
Refik Erduran
Refik Erduran
Reklam
İkinci şans, birincisine ihanet etmektir. Tuncel Kurtiz Günaydınlar, Mutlu haftasonları 1000Kitap.... Bugün doğan yazarlar; 1000kitap.com/yazar/Georges-S... 1000kitap.com/yazar/Refik-erd... 1000kitap.com/yazar/Nilgun-Ma... Vefat eden; 1000kitap.com/yazar/Furug-Fer...

Comments and Reviews

See All
175 syf.
6/10 puan verdi
·
Read in 12 days
Kitabı sıkılmadan okudum. Beni gülümseten cümlelerde oldu. Hikayeden çok yazarın dili ve anlatımıni sevdim. Sonunun aceleye getirildiğini "hayat bayram olsa" temasina bağlandigini düşünüyorum. Hikayenin sonlarina dogru neşe ve karisini seven ayyaş sahnesi var. Bu sahne kitabin akisini cok bozmuş. Gereksiz ayrinti olmuş.
Neşe'nin Şarkıları
Neşe'nin ŞarkılarıRefik Erduran · Remzi Kitabevi · 200420 okunma
295 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 3 days
Uzun zamandır inceleme yapmıyordum ya da yapamıyorum. Ancak bu kitabı yalnızca dört kişinin okumuş olması, hakkinda yalnızca bir ileti paylasilmis olmasi ve hiç inceleme yapılmamış olması ilginç geldi. En azından bir inceleme kazandırmaya değecek bir kitap diye düşündüm. Kitabı tek kelimeyle anlatacak olsam akıcı derdim. Su gibi akıp giden bir kitap. Boş bir kitap mı? Hayır. Bir Cenk'imiz var. Sert, mücadeleci, lider, kuralci, istediği sonuç uğruna her şeyi yapabilen biri. Bir Adem'imiz var. Varlığın ve başarının içinde can sıkıntısini gidermek için dünyayı gezip kadın koleksiyonu yapıyor. Bir de Demet var. Sevgisinin peşinden giden, kendi gibi olmaktan hiç vazgeçmeyen. Sosyalizm, gençlikte ve yoklukta sarılınan, şartlara göre çıkarılan bi gömlek mıdır? Her şeyin suçlusu testosteron mudur? Amaca giden yolda her şey mübah mıdır? Bunların üzerine kafa yormanizi sağlayacak bir kitap. Kitap biraz havada kalıyor finalde. Ve yazar okuyucusunu diğer bir kitabına yönlendiriyor. Kitap elinizde yoksa can sıkıcı bir durum. Ancak bunu saymazsak oldukça başarılı kurgu ve üslubuyla okumaya değer bir kitap. İyi okumalar.
Er Oyunu
Er OyunuRefik Erduran · Remzi Kitabevi · 200421 okunma
244 syf.
7/10 puan verdi
YAĞMUR DUASI (1954) / REFİK ERDURAN
Romanın başkahramanı olan Ferhat Gürz, İstanbul’da önemli bir gazetenin meşhur bir muhabiridir. Genellikle magazin ağırlıklı yurt dışı haberleri yapmaktadır. Bir gün Avusturya’dan gelen bir gazeteciye eşlik etmek üzere Çorum’un köylerine gönderilir. Bu sırada yağmur duasına çıkan insanlarla karşılaşır. İnsanlar kuralık dolayısıyla yağmur duasına çıkarlar ancak tuhaf olan şudur ki o civarda bir ırmak vardır. Ancak başta Pınarlı olmak üzere civar köyler o havalide gerekli altyapı olmadığı için ırmaktan istifade edememektedirler. Ferhat bunun nedenlerini düşünürken Pınarlı köyünün muhtarının öğretmen kızı Gülizar’a âşık olur. Biraz aşkının, biraz da kırsal şartlardan duyduğu üzüntünün etkisiyle köyü kalkındırmak ve bir model köy yaratmak için gazetesi marifetiyle büyük miktarda para toplar. Ancak para toplamak sadece başlangıçtır. Proje hayata geçirilmeye başlayınca köyde pek çok sorunla karşılaşır. Eserde işlenen temel temalar; kırsal kalkınma, kırsal kesimde din adamlarının etkinliği, cehalet, geri kalmışlık, öncü aydınların rolüdür. Köy kalkınmasında yukarıdan kalkındırmadan ziyade aşağıdan gelen talebin kalkınma yolunda esas etmen olduğu yazar tarafından Ferhat’a söyletilir. Köylü bilinçlenecek, hurafelerden, çarpık geleneklerden ve “yobaz” din adamlarının tesirinden kurtulacak, böylece köy kalkınması için en ciddi adım atılmış olacaktır. Romanın temel tezinin de bu olduğu rahatlıkla söylenebilir.
Yağmur Duası
Yağmur DuasıRefik Erduran · Kalite Matbaası · 197416 okunma