Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sema Küçüksöz

Sema KüçüksözTebe'a-i Sadıka - Ermeniler yazarı
Yazar
0.0/10
0 Kişi
1
Okunma
1
Beğeni
4.055
Görüntülenme

Hakkında

Sema Küçüksöz, çocukluğunu babasının çiftliğinde geçirmiş, Babası o dönemde İstanbul’un etinin büyük bir bölümünü karşılayan celepti. Kısıklı İlkokulu’nu başarı ile bitiren Küçüksöz, daha sonra Üsküdar Kız Lisesi’ne devam etti. 1972 yılında mankenlik kursuna gitmeye karar verdi. Prova mankenliği yapmaya başladı. Tam bu dönemde bir dükkan açmaya karar verdi. Sema Butik’i açtı. 1974’te Avrupa menşeli malların girişi yasaklanınca işler durma noktasına geldi. Bunun üzerine toptan üretime girmeye karar verdi. Toptancılığa başlayınca işleri açıldı. 1979’a kadar hiçbir sıkıntısı olmadı. Anadolu’da işler çok kötüleşti. Çekler senetler dönmeye başladı. Kimse borcunu ödeyemiyordu. Bu sebeple bir daha çek kullanmamaya karar veren Küçüksöz’ün hâlâ bir çek karnesi yok. Sıkıntıyı aşmak için 1980’de başlayan Arap turist akınından yararlandı. Suudi ailelerin çocukları için evlilik kıyafetleri yaptı. 1989’da triko üretimine geçerek Avrupa’ya da ihracata başladı. İşleri o kadar yoğundu ki rahatsızlığının bile onu engellemeyeceğini düşünüyordu. Bu dönemde ameliyat oldu, ancak ayaklarına konulan biyot, iki sene doğru dürüst yürümesini engelledi. Sağlığına kavuşabilmek için beş ameliyat geçirdi. Küçüksöz, çok sevdiği Fenerbahçe’nin yönetimine girmek için çaba gösterdi. Bir toplantıda karşılaştığı, dönemin Fenerbahçe Başkanı Güven Sazak’a yönetim kurulu seçimlerinde neden bir kadın adayın isminin yer almadığını sordu. Bir süre sonra Küçüksöz’ü arayan Sazak, beklenen teklifi iletti. Böylece Fenerbahçe Yönetim Kurulu’na seçildi.
Unvan:
İş kadını

Okurlar

1 okur beğendi.
1 okur okudu.
2 okur okuyacak.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
İngiltere ve Rusya tarafından tarih sahnesine sunulan Ermeni Sorunu, aslında emperyalizmin Osmanlı Devleti’ni yıkma ve paylaşma politikasının bir uzantısıdır. Sözde Ermeni soykırımı iddiaları ve yalanları da işte bu politikanın propaganda ürünüdür.
Burada vurgulanması gereken hususun, Türk fethinden çok önce Ermeni prensliklerine Bizans tarafından son verilmiş olmasıdır. Anadolu’nun Türkleşmesi sürecinde, Anadolu’da bağımsız bir Ermeni devleti mevcut değildir.
Reklam
Misyonerlik faaliyetleri, doğrudan olmasa bile dolaylı olarak Ermeni meselesinin ve Ermeni isyanlarının ortaya çıkmasında büyük rol oynamıştır. Osmanlı İmparatorluğu’nun sadık tebaası olan Ermeniler bu faaliyetler sonucu ayrılıkçı fikirlere donatılarak isyana sürüklenmişlerdir.
Ermenilerin Doğu Anadolu’daki çarpışmalar ve tehcir sırasında kayıplar verdikleri doğrudur. Aslında bunu kimse inkar etmemektedir. Bir dünya savaşı, bir ayaklanma ve isyan ve bunun sonucu bir tehcir söz konusudur. Savaştan kaynaklanan genel asayişsizlik ortamı ve şahsi kin ve intikam duyguları tehcir edilen kafilerinin birtakım saldırılara uğramasına neden olmuştur. Ancak, hükümet bu durumu elinden geldiğince önlemeye çalışmış ve sorumlu gördüğü kimseleri de cezalandırmıştır.
Sonuç olarak aynı topraklar üzerinde asırlardır bir arada yaşayan, ortak bir mirası paylaşan Ermenilerin Avrupalı devletler tarafından kendi emellerine alet edilmek için kışkırtıldıklarını ve kullandıklarını söylemek var olan belgeler ışığında hiç de yanlış olmaz.
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Reklam
Henüz kayıt yok