Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Takiyettin Mengüşoğlu

Takiyettin MengüşoğluFelsefeye Giriş yazarı
Yazar
Çevirmen
8.5/10
47 Kişi
195
Okunma
59
Beğeni
7,9bin
Görüntülenme

Takiyettin Mengüşoğlu İletileri

Takiyettin Mengüşoğlu iletilerini, Takiyettin Mengüşoğlu okur görüşlerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sevmek için anlamak,anlamak için sevmek gerekir...
Takiyettin Mengüşoğlu
Takiyettin Mengüşoğlu
"Özgürlüğe yer olmayan bir toplum yapısında, özgürlük yasalarla verilmiş olsa bile, kullanılmadan kalır. Yani, bir toplumda görüş tarzını değiştirmek, yapıyı değiştirmeden olanaksızdır."
Takiyettin Mengüşoğlu
Takiyettin Mengüşoğlu
Reklam
“İnsan, eylemlerinin anlamını sorar; çünkü insanın daima eylemlerini ideleştirmek, onlara anlam vermek olanağı vardır. İnsan tek kişi olarak, hayat-gerçekleri içinde bulunduğu real durumların ağır yükü altında ezilir gibi göründüğü zaman bile, onun bu real-durumlara bir anlam vermek, onları ideleştirmek gibi bir yeteneği var- dır. Bu sayede insan, dayanılması güç olan durumların içinden sıyrılabile- cek bir güç kazanır; hatta bu sayede insan yeni hayat deneyimleri kazanır; bu deneyimler ona yeni bir anlam-sferi açabilirler. Açıklanmaya çalışılan fenomenler, insan hayatının anlamdan yoksun bir doğa olayı olmadığını gösterir çünkü insan, daima yarınlara anlam vermeye çalışır (1988: 150- 151). Yarınları düşünmek ümit sayesinde mümkündür. “Ruh ancak ümit sayesinde var olur, ümit âdeta, ruhumuzun yapıldığı kumaştır. Canlı varlık için teneffüs ne ise, ruh için ümit aynı şeydir. Ümidin bulunmadığı yerde ruh kurur ve söner”
Takiyettin Mengüşoğlu
Takiyettin Mengüşoğlu
SAF ŞUUR ve ABSTRAKSİYON...
Takiyettin Mengüşoğlu
Takiyettin Mengüşoğlu
: "(...)Tabiat ilimleri "abstraksiyon-mücerret-teorik" yolla kendi araştırma alanlarını kazanırlar, fakat saf şuurun tabiatın abstraksiyonu ile elde edilmesine imkân yoktur; çünkü bu yolla tabiattan yine tabiî bir şey kazanılabildiği hâlde, mutlak bir varlık, saf şuur asla kazanılamaz."
Salih Mirzabeyoğlu
Salih Mirzabeyoğlu
,
İman ve Tefekkür
İman ve Tefekkür
, sh 97, 2.Levha, -Şahsiyet ve Müteâl (Aşkın) Olarak şuur- (İki Varlık Tarzı),
SAF ŞUUR ve MUTLAK VARLIK ALANI...
Takiyettin Mengüşoğlu
Takiyettin Mengüşoğlu
: "(...)Saf ben hakkındaki araştırmalar, tabiat araştırmaları değildir; çünkü saf ben hakkındaki araştırmalar, tabiat araştırmalarında öne sürülen "tekliflere-tanıtma veya araştırma yoluyla önceden belirtme"lere dayanmaz; tabiat, bu araştırmalarda kerre-parantez içine alınmış (saded dışı tutulmuştur) . Saf şuur, tabiatla hiçbir bağı olmadan da düşünülebilir; halbuki tabiî bir şey için bu mümkün değildir. Meselâ, bir renk, mekân olmadan düşünülemez; mekânsız bir rengin varolmasına imkân yoktur. Saf şuur, mekâna bağlı olmadığı içindir ki, o "mutlak varlık alanıdır" diyoruz..."
Salih Mirzabeyoğlu
Salih Mirzabeyoğlu
,
İman ve Tefekkür
İman ve Tefekkür
, sh 96-97, 2.Levha, -Şahsiyet ve Müteâl (Aşkın) Olarak şuur- (İki Varlık Tarzı),
REEL DÜNYA VE ŞUUR...
Takiyettin Mengüşoğlu
Takiyettin Mengüşoğlu
: "Şey dünyasındaki "Müteâl-Aşkın", yapısı bakımından var olmamanın imkânını da kendisinde taşır; fakat şuurun varlığı, reel-gerçek dünyanın varlığı ile sınırlandırılmış değildir. Reel dünyanın ortadan kalkmasıyla şuur, sadece bazı değişikliklere uğrayabilir, fakat varlığına zarar gelmez. Dünyanın yok edilmesi, sadece bazı teorik tecrübe bağlarında değişiklik yapabilir; fakat bu, yaşamaya ve YAŞAMA bağlılıklarına dokunmaz."
Salih Mirzabeyoğlu
Salih Mirzabeyoğlu
,
İman ve Tefekkür
İman ve Tefekkür
, sh 95, 2.Levha, -Şahsiyet ve Müteâl (Aşkın) Olarak şuur- (İki Varlık Tarzı), İBDA Yayınları
Reklam
ŞAF ŞUUR ve SEBEPLİLİK...
Takiyettin Mengüşoğlu
Takiyettin Mengüşoğlu
: "(...) Eğer şuur, SAF ŞUUR olarak ele alınırsa, şu nitelikleri tesbit edilir: Şuur kapalı ve mutlak bir varlık bağlılığıdır, onun içine hiçbir şey giremez ve ondan hiçbir şey dışarı çıkamaz; zaman-mekâna bağlı bir dış'ı ve zaman-mekân bağlılığı taşıyan bir iç'i olmadığı için, hiçbir "şey" üzerinde sebeblilik tesiri olamaz... Oysa, İLLİYET-SEBEPLİLİK, realite alanına âittir, mutlak varlıkla ilgisi yoktur..."
Salih Mirzabeyoğlu
Salih Mirzabeyoğlu
,
İman ve Tefekkür
İman ve Tefekkür
, sh 95-96, 2.Levha, -Şahsiyet ve Müteâl (Aşkın) Olarak şuur- (İki Varlık Tarzı), İBDA Yayınları
BEN ve ZANN...
Takiyettin Mengüşoğlu
Takiyettin Mengüşoğlu
: "Şey-nesne" dünyasında benim için varolan her şey, prensip bakımından bir tahmine-zanna dayanır. Buna karşılık "ben"in -şey dünyasına âit yönü çıktıktan sonra- kendisinde durum böyle değildir; BEN'in şuur aktüalitesi mutlak bir gerçeklik taşır, onun verileri hiçbir şarta dayanmaz ve ortadan kaldırılmaları mümkün değildir..."
Salih Mirzabeyoğlu
Salih Mirzabeyoğlu
,
İman ve Tefekkür
İman ve Tefekkür
, sh 94, 2.Levha, -Şahsiyet ve Müteâl (Aşkın) Olarak şuur- (İki Varlık Tarzı), İBDA Yayınları
MÂNÂ ve İLMÎ DEĞER...
Takiyettin Mengüşoğlu
Takiyettin Mengüşoğlu
: "Bütün dünyayı tabiî bir realite bütünü olarak görmek mümkündür. Fakat bunu bütün varlıkla eşit tutmak ve realiteyi bu şekilde mutlaklaştırmak bir mânâsızlıktır; çünkü, mutlak bir realite,, yuvarlak bir dörtköşe kadar mânâsızdır. Realite ve dünya, belli ve geçerli olan mânâ birlikleri için birer kavramdırlar. Önemli olan, dünyanın ve onun bütün varlığının belli bir mânâya sahip olmasıdır. Bu mânâ, mâna verenin alanı olan ve kendisinden daha önce varolması gereken mutlak bir şuuru gerektirir. Bu alana, idrake dayanan araştırmalarla girmek mümkündür. Burada ele de edilecek bilgiler, en yüksek ilmî değeri taşırlar..."
Salih Mirzabeyoğlu
Salih Mirzabeyoğlu
,
İman ve Tefekkür
İman ve Tefekkür
, sh 99, 2.Levha, -Şahsiyet ve Müteâl (Aşkın) Olarak şuur- (İki Varlık Tarzı),
ŞUUR, KENDİ BAŞINA BİR VARLIK OLARAK "İLK" OLANDIR...
Takiyettin Mengüşoğlu
Takiyettin Mengüşoğlu
: "(...) Şuur kendi başına bir varlık olarak "ilk" olandır; halbuki dünya, kendi başına değil, bizim için "ilk" olandır. Gerek tek tek şeylerin, gerekse bütün dünyanın realitesi, yapısı bakımından, bağımsız olmaktan yoksundur. Dünya kendi başına mutlak bir şey değildir ki, tek yanlı olarak kendisini başka bir şeye bağlayabilsin; o, belki mutlak mânâda bir "hiç"tir ve onun mutlak bir varlığı yoktur... O, bir "şey-nesne" varlığıdır; ve şey de yapısı gereği, maksatlı olan, yâni sadece bir şuur tarafından görülebilen bir varlıktır. O hâlde
Edmund Husserl
Edmund Husserl
'e göre şuur, tabiatın bir parçası değildir; tabiat sadece şuurda "immanent-bâtınî" bağları olan maksatlı bir "birlik" olarak mümkündür."
Salih Mirzabeyoğlu
Salih Mirzabeyoğlu
,
İman ve Tefekkür
İman ve Tefekkür
, sh 96, 2.Levha, -Şahsiyet ve Müteâl (Aşkın) Olarak şuur- (İki Varlık Tarzı), İBDA Yayınları
14 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.