“Türk milleti asırlardan beri İslâmiyet'e hizmet etmiş ve çok veliler yetiştirmiştir. Bunların torunlarına kılınç çekilmez. Siz de çekmeyiniz, teşebbüsünüzden vazgeçiniz. Millet irşad ve tenvir edilmelidir.“
Yavuz Sultan Selim kitabını okurken "karine" kelimesine rast geldim. Arap harfleriyle "قرينة"olarak yazılır. Şayet ta-î marbutayı hazf edersek "قرين" olur. Bu da" yaşı aynı olan arkadaş, akran" anlamına gelir. Veyahut ye harfini atıp,ra harfini sukûn etsek "قرن" olur. Bu kelimenin iki anlamı var " zaman" ve" boynuz. Neyse uzatmadan karine kelimesini okurken birden içimden" hmmmm,bu işaret anlamına mı geliyor?"diye naçar nefsime sual ettim. Hemen
Harbiye Nezareti, yani Enver Paşa'nın talebi üzerine, şeyh-ül İslâm Musa Kâzım Efendi'nin, padişah Muhammed Vahidüddin'e yaptığı müracaatla; Bediüzzaman'a ilmiyede Mahreç payesinin verilmesini arz etti. Padişah bu talebi ma'kul karşılayarak onayladı. Artık bu tarihten itibaren Bediüzzaman resmen Darül-Hikmet-il İslâmiye a'zasıdır.
Mufassal Tarihçe 448
Üstad! Üstadı anlatabilmek için sağlam bir inanç,iyi bir cesaret ve doğru bir dil lâzım...Her zaman kalabalık bir yönde giderken tek biri ters yönde yürüyerek dünyaya meydan okuyabilir ve bu da Üstad! Yürüdüğün dava, yürüdüğün yol seni yıldırmak için türlü türlü işkenceler sürgünler sayısız yanlışlar yapılsa da tek doğrun burada:)