Abdullah Demircioğlu Sözleri ve Alıntıları
Abdullah Demircioğlu sözleri ve alıntılarını, Abdullah Demircioğlu kitap alıntılarını, Abdullah Demircioğlu en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Dünya bir imtihan dünyasıdır. O halde demek ki dua ile bu sıkıntılarımızı, imtihanlarımızı aşmak zorundayız. Yoksa Mü’minler Cennet Mü’minler içindir. Öyle bir eli yağda bir eli balda olduğu halde cennetlere girmek o kadar kolay değildir. O bakımdandır ki cennetler böyle çok sıkıntılarla kuşatılmıştır.
Bilmek lazımdır ki vakit ahir zamandır. Dinde zaaf peyda olmuştur. Bu durumda ve zulmet devrinde en mühim işlerden olan ilim ve akaidin tahsiline gayret eylemek en büyük gaye olmalıdır. Şer’î ilimlerin kazanılmasında ve yayılmasında Hz. Muhammed Mustafa sallallâhü aleyhi ve sellem Efendimiz’in sünnetinin ihyâsında vakit geçirmeksizin Allah’ımızın rızasını kazanmaya gayret eylemek lazımdır.
Kim ilim öğrenmek için bir yol tutarsa Allah ona cennet yolunu kolaylaştırır.” (Ebû Dâvûd)
İlim öğrenmek ki; bu ilim Kur’ân gibi hadis gibi bir ilim ise gökte ve yerde bulunanlar, hatta denizlerdeki balıklar bile ilim talep eden kimseye dua eder. Hak yolunu öğrenmek, dinimizi tamamlamak, ahirette cenneti elde etmek, dünyada da birbiri- mizle güzel geçim sağlamak için dinî ilimlere rağbet etmeliyiz ki böyle büyük sevap ve nimetlere erebilelim.
Cuma günü ne olacak? Ebû Hureyre'den (r.a) gelen bir rivayete göre Peygamber (s.a.s) şöyle buyurmuştur: 'Güneşin doğduğu günlerin en hayırlısı cuma günüdür. Âdem (a.s) o günde yaratılmıştır, o günde dünyaya indirilmiştir, o günde tevbesi kabul edilmiş ve o günde ölmüştür. Kıyamette o günde kopacaktır.' Böyle bir gündür. Aynı zamanda Allah o gün rahmet kapılarını açmıştır.
Namazlarımızın sonunda yaptığımız dualar, sıkıntıya düştüğümüzde yaptığımız dualar ihlas içerisinde olduğu takdirde mutlaka ve mutlaka karîn olur. Kabul edilmeye çok daha yakındır. Ama hikmetler sebebiyle eğer dünyadaki yaptığımız bu dua bizim için hayırlı değilse bunu bilen Rabbü’l-Âlemîn’dir. O duanın karşılığını âhirette vermek üzere onu tehir eder. Bunu da böyle bilmemiz gerekmektedir.
“Tasavvuf ilmi bir hâl ilmidir, kâl ilmi değildir. Yani yaşanan bir ilimdir. Sözle anlatılmaz, anlatırsanız yüzeysel olur.”