Eseri az önce bitirdim.
Değerlendirmelerime başlamadan önce, sevgili yazarımızın bu eseriyle, 2021 Nobel Edebiyat Ödülünü kazanmış olduğunu hatırlatmak isterim. Nobel'in siyasi bir hadise olduğu gerçeğini, Ezel'in annesi Kör Meliha bile görmüştür.
Çünkü eser, edebi anlamda Nobel yetkinliğine ulaşamayacak bir eser.
Zanzibar'lı bir yazara ödül vererek, soykırım, yoksulluk ve her daim ezilmiş bir halk olan Zanzibar'a karşı biraz günah çıkartmış Nobel.
Eserin, Sheakspeare'in "Kısasa kısas" adlı oyununa atıfla yazıldığını söylemiş sevgili yazarımız.
Ben de satırları okurken, bir zamanların sevilen televizyon dizilerinden olan "Binbir Gece" isimli diziyi anımsadım. Ayrıca kitapta bahsi geçen olaylara şahit olan ülke Zanzibar değil de, Türkiye olsa inanın yine şaşırmazdım. Kitabın sonunda da kısasa kısas ile ilgili çözümlemeye yer vermiş yazarımız. Okuyucu olarak bunun bize açıklanmasını değil, sezdirilmesini tercih ediyorum. Bu gizem, eserleri birkaç seviye üste taşır.
Az önce de değindiğim gibi, Nobel'i hak edecek bir eser değil. Fakat kötü bir eser de değil.
Bu eser, "Çok lezzetli bir yemek yiyeceğim beklentisiyle sofraya oturmuşum da, sofradan yalnızca karnımı doyurmuş olarak kalkmışım" gibi bir hisse sebep oldu bende.
Takdir sizin. İyi okumalar 1k Ailesi :)