Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ahmed Faiz

Ahmed FaizFi Zilal-il Kur'an'da Davet Yolu yazarı
Yazar
9.4/10
6 Kişi
41
Okunma
9
Beğeni
951
Görüntülenme

Hakkında

Unvan:
Pakistanlı Şair
Doğum:
Narowal District, Pakistan, 13 Şubat 1911
Ölüm:
Lahor, Pakistan, 20 Kasım 1984

Okurlar

9 okur beğendi.
41 okur okudu.
8 okur okuyor.
16 okur okuyacak.
1 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Ayırıcı Bir Çizgi
İslâm, "La ilahe illallah, Muhammedun Resulullah" şahitliğine dayalı olarak kainatın yaratıcı ve mutasarrıfının ortaksız bir tek Allah olduğuna inanmaktır. Günlük ibadet ve hayat faaliyetlerini bir tek Allah'a ait kılmaktır. Allah (Subhabehu ve Tealâ)'dan başka hiç bir kimseden hayat kanunlarının alınamayacağına ve tüm hayat işlerinde ilâhî hükümden başkasına boyun eğilemeyeceğine inanmaktır. İşte şehadet kelimesinin anlamı budur. "La ilahe illallah"a bu anlamıyla şehadet etmeyen bir kimse, kim olursa olsun; adı, lakabı ve soyu ne olursa olsun, şehadet getirmemiş ve henüz İslâm'a girmemiş demektir. Aynı şekilde üzerinde "La ilahe illallah" şahitliğinin bu anlamıyla egemen olmadığı bir ülkede Allah'ın dinine boyun eğip İslâm dinine girmemiştir. Bu toprakların üstünde yaşayanlar, "müslüman isimler" kullanıp müslümanların soyundan gelse de bu hüküm değişmez. O ülkelerin bir zamanların "Dar'ul-İslâm'ı" olması da bu durumu değiştirmez. Çünkü bu tür insanlar, gerçek anlamıyla şehadet getirmemişlerdir. Çünkü bugün şehadet kelimesinin gerçek anlamına uygun olarak Allah (Subhabehu ve Tealâ)'ya itaat eden ülkeler de yoktur.
Ayırıcı Bir Çizgi
İslâm, aldanmış bazı insanların sandığı gibi bulanık bir din değildir. Çünkü İslâm, besbelli ortadadır. Küfür de besbelli ortadadır. İslâm, anlam ve muhtevasıyla "La ilahe illallah" şehadetini getirmektir. Bu şehadeti bu anlamıyla getirmeyen ve hayatına buna göre yön vermeyen kimsenin hakkındaki Allah ve Resulü'nün hükmü; küfür, zulüm, fısk ve mücrimliktir..
Reklam
Taviz Vermek ve Orta Yol Çözümlerine Başvurmak
İndirmiş olduğu hakkın, kafir günahkârların çağrısını yaptıkları bâtılla bir arada yaşaması mümkün değildir. Bu hakla bâtılın yardımlaşması veya orta yol çözümlerinde anlaşması mümkün değildir. Hakkın davetçisiyle bâtılın davetçileri, hiç bir şekilde anlaşamazlar. Çünkü hakla-bâtıl biribirinden tamamen ayrı iki hayat sistemidir. Birbirine asla kavuşmaz iki yoldur. Bâtıl, sa-hip olduğu güç ve debdebeyle mü'min azınlığa ve onların güçsüzlüğüne karşı bir zafer kazanmışsa bu; muhakkak ki Allah (Subhabehu ve Tealâ)'nın takdir ettiği bir hikmet içindir. Allah (Subhabehu ve Tealâ), hükmünü verinceye kadar sabretmek zorunludur.
Davetin Temel İlkesi
İnsanları yeniden İslâm'a davet ederken, öncelikle akidenin benimsenmesinden işe başlamak gerekir. Davet edilen kimseler müslüman olduklarını iddia etseler bile, nüfus cüzdanlarında "müslüman" oldukları yazılsa bile işe başlangıç noktası bu olmalıdır. Davetçilerin bunu çok iyi bilmesi gerekir. Bunu yaparken de en başta İslâm'ın; akideyi, yani gerçek anlamıyla "La ilahe illallah (Allah'dan başka ibadete layık ilah yoktur)" şehadetini kabullenmekten ibaret olduğunu anlatmak zorundadırlar. Şehadet kelimesinin gerçek anlamı; hakimiyetin her konuda Allah (Subhanehu ve Tealâ)'ya ait kılınmasıdır. Bu inancın, kalbte, duygularda, pratik hayatta ve yönetimde gerçekleşmesi demektir. İslâm davetinin temel ilkesi bu olmak zorundadır.
Ayırıcı Bir Çizgi
İslâm, "La ilahe illallah, Muhammedun Resulullah" şahitliğine dayalı olarak kainatın yaratıcı ve mutasarrıfının ortaksız bir tek Allah olduğuna inanmaktır.
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Reklam
575 syf.
9/10 puan verdi
·
245 günde okudu
Tek bir söz , “La İlâhe İllallah” lafzını anlamak istiyorsan , çok dikkatli okumalısın. Gerçek bir müslümanın takınması gereken tüm tavırlar içinde bulunuyor , yaşam biçimi bir kelime ile nasıl değişiyor çok daha iyi anlar insan …
Fi Zilal-il Kur'an'da Davet Yolu
Fi Zilal-il Kur'an'da Davet YoluAhmed Faiz · Şehadet Yayınları · 028 okunma