Müslüman bireyi geliştirecek ve değiştirecek rasyonel Müslüman yerine, duyguları ile hareket eden ve kusuru başkalarında arayan, siyasi düşünen ve bunu din sanan ve İslam'ın değerlerini aşındıran reaksiyoner Müslüman tipi ortaya çıkmıştır.
Doğrusu Müslüman geçmişimizi temize çıkarma ideolojisi yani kurumsallaşmış cehalet, tarihsel süreçleri anlamayı önleyen bilişsel ve zihinsel engeller oluşturmuştur.
Müslüman geçmişimizi temize çıkarmak için harcadığımız enerjiyi, bulunduğumuz yeri yani olguyu anlamak için harcamamız durumunda, gelenekten kaynaklanan sorunlarımızı çözme olanağı bulabileceğimizi ümit ediyorum.
siyasi yanlışlıkları kutsamanın yattığı tarihsel bir veri
'Hulefa-i Raşidin' devrini sorgulamanın riskini elbette ki biliyoruz. Bu konuda bir cehl-i mukaddes ile karşı karşıyayız. Ancak siyasal açmazlarımızın arka planında, bu dönemdeki siyasi yanlışlıkları kutsamanın yattığı tarihsel bir veri olarak önümüzde durmaktadır.
"Müslüman geleneğinde ümmetin çoğunluğunun,sahabe devrini İslam'ı anlamada ve uygulamada bir ölçü olarak görmesinin iki olumsuz sonucu olmuştur. Biri, sonradan gelen Müslüman bundan dolayı kendisini Kur'an'ın muhatap görmemiş, geçmişi ideallestirerek geçmişiyle övünen bir toplum modeli oluşturmuştur. Diğeri Kur'an tek ölçü olmaktan çıkarılarak ölçülerden biri durumuna düşmüştür. Kur'an'ın karşısına önce hadis cikarilarak hadis olgusu öyle abartıldı ki, hadis olmazsa İslam yok olacak imajı oluşturulmaya çalışıldı. bizzat Kur'an ayetleri Kur'an'ın hidayete ulaştırmaya yeteceğini açıklarken bu durumu Hz peygamber'e atfedilen hadislerle alay konusu haline bile getirildi"