Toplumun örf ve adeti vardı.
Toplumun kınama cezası vardı.
Insanlarda edep ar vardı.
En ufak kusurda insan toplumun içine çıkamazdı.
Kaldırdık attık bu değerleri.
Elin ne dediği, ne düşündüğü umrumuzda değil artık.
Zannediyoruz ki her cezayı kanunlar verir.
Bir ülke, bir toplum kanunla korunsa da
Örfüyle adetiyle ayakta kalır.
Umut Çiçeği isimli eserim yaklaşık 120 sayfadır. Baskıya yakındır. Buradan sesimi duyan ve beni takip eden kitapsever dostlar bu kitaptan yaptığım alıntıları okuyup konu ile ilgili fikir beyan ederlerse kitabımın şekillenmesine yardımcı olurlar. Uzun soluklu olması dileğiyle....
Masum değiliz. Bu yaşımıza kadar içimizde kaç kişiyi öldürdük belli değil. Gömdük tarih denen meşgule. Kapattık gönül sayfalarını. Yüreğimizden sildiklerimiz teker teker eksildi dünyamızdan. Şimdi yalnızlık çekiyorsak bunun bedelini ödüyoruz. Kırılgan yapımız keşke bu kadar kati olmasaydı. Olmazdı, olamazdı. İçimizde tedavisi mümkün olmayan bir yaraya sebebiyet veren mahlûk ömre ziyandır.
İlgi alanlarımızı ney belirler, ilgilendiğimiz şeylere bizi cezbeden nedir? İnsan mutlu olduğu huzur duyduğu nesnelerle ilgilenir. Bir kedi yavrusu bize bir hayatın başlangıç heyecanını yaşatır. Bir çiçek hayata güzel bakmamızı, gülümsememizi sağlar. Hoş bir sohbet, demli bir çay bize dertlerimizi daha doğrusu kendimize dert ettiğimiz bizi ara ara yoklayan streslerimizi uzaklaştırır. Elbette isteriz böyle yaşamak. Ama ilgi duymadıklarımızı yapmak zorunda olmamız, işte bu; yer bizim beynimizi. Hayatımızı çekilmez kılar. Korkular baş edilemez konuma gelir. Gerilimler başlar, her an devrelerde yanmalar görülebilir. Pimi çekilmiş bir bomba gibi, sıkıştırılmış bir barut gibi. Patlamaya hazırız. bu yüzden karşımızdaki kişinin hangi düşünce ile yüklü olduğu umurumuzda değildir.
Kısacası hayatı hizaya sokmak, yaşamı güzelleştirmek elimizde. Gelin kendimize torpil geçelim, yaşantımıza bir rötuş atalım ve hayatımıza ilgi duyduğumuz nesneleri, yanında huzur bulduğumuz dostları dolduralım.
Niçin böyle hüzünlüsün
Gül müyorsun, Neden?
Incittim mi yoksa seni
Söyle canım bilmeden.
Bak sunduğum güllerde
Güldürmedi yüzünü.
Oysa sen koklamazdın
Güllerimi gülmeden...
1990