Ahmet Yavuz kitaplarını, Ahmet Yavuz sözleri ve alıntılarını, Ahmet Yavuz yazarlarını, Ahmet Yavuz yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Eğer günümüzde birilerinin uydurduğu gibi Padişah, Atatürk'ü vatanı kurtarmak için Anadolu'ya göndermiş olsaydı, onun geri çağrılmasına karşı tavır alırdı. Ancak buna ait hiçbir işaret olmadığı gibi takip eden günlerdeki tutumu da tamamen tersi yöndedir.
Mitingler ve telgraflardan rahatsız olan İngilizler onun ne yapmak istediğini anlamışlar ve İstanbul'a geri çağrılmasını istemişlerdi. Bu istekleri de Osmanlı Harbiye Nazırlığı'nca uygun bulunmuştu. Cevat Paşa'ya bu isteğin kaynağını sordu. Cevap: İngilizlerdi...
Saltanat Şûrasının İngiliz himayesini arzuladığını bildiren haberler üzerine, Sadrazam'a, milletin bağımsızlıkta kararlı olduğunu ve bu uğurda her türlü fedakârlığı yapmaya hazır olduğunu bildirdi.
"Hiçbir zaman ümitsiz olmayacağız, çalışacağız, memleketi kurtaracağız ! Bizi öldürmek değil, canlı mezara atmak istiyorlar. Şimdi çukurun kenarındayız. Son bir cüret belki bizi kurtarabilir, zaten başka türlü de dönüş imkânı yoktur."
Paşa, karargâhıyla birlikte 19 Mayıs sabahı Samsun'a çıktığında 37 yaşındaydı. Bölgeye gönderiliş maksadı belliydi : Asayişi sağlamak. Ancak onun maksadı farklıydı : Bu görevi kurtuluş için fırsata çevirmek. Öyle de olacaktır.
Galata rıhtımından akşamüzeri Rauf Bey tarafından uğurlandı. Bir motorla Kızkulesi açıklarındaki Bandırma vapuruna bindi. Vapur İtilaf kuvvetlerince arandı. Dudaklarından dökülen ise gelecekteki kurtuluşun sihrini açığa vuruyordu : " Bunlar işte böyle yalnız demire, çeliğe, silah kuvvetine dayanırlar. Bildikleri şey yalnız madde ! Bunlar hürriyet uğruna ölmeye karar verenlerin kuvvetini anlayamazlar. Biz, Anadolu'ya ne silah, ne cephane götürüyoruz; biz ideali ve imanı götürüyoruz !"
...Teşvikiye'ye doğru yürürken Cevat Paşa, samimi bir ifadeyle sordu:
-Bir şey mi yapacaksın Kemal?
-Evet Paşam, bir şeyler yapacağım !
-Allah muvaffak etsin !
-Mutlaka muvaffak olacağız !