Alan Swingewood Posts
You can find Alan Swingewood books, Alan Swingewood quotes and quotes, Alan Swingewood authors, Alan Swingewood reviews and reviews on 1000Kitap.
Durkheim, sınıfsal çatışmanın kapitalizmin içindeki temel yapıdan ziyade, geleneksel toplumdan sanayi topluma zoruna olan geçiş döneminden kaynaklandığını;bunun,yerine başka bağlayıcı değerler koymadan,eski değerlerin çözülmesini kapsadığı ve sınıfsal gerginlik biçimleri olarak mülk sahipliği sorununun bu problem karşısında tali bir konumda kaldığı görüşünde ısrar ederek, devrimci sosyalizmin politik varsayımları ile teorisini reddediyor.
Sayfa 111
"Tönnies'in modern topluma yaklaşımı,nakit paranın,toplumsal ilişkilerin temel biçimlerini belirleyerek, toplumsal yaşamın bütün alanlarına nüfuz ettiği doğrultusundaydı."
"Toplumsal dayanışma,hiçbir zaman özgürce kendi özel çıkarlarının peşinden koşturan atomistik bireyler anlayışından çıkamazdı: Toplumsal gerçeklik, malları ve hizmetleri karşılıklı olarak değiştirip bu şekilde toplumsal birliğe katkıda bulunan bireyler temelinde tanımlanamazdı."
Sayfa 109
"Durkheim, toplumu, toplumsal olguların toplamı olarak,nesnel, şeylere benzeyen öğeler olarak, her türlü değişim girişimine karşı koyan ve onları kişisel irade gücüyle değiştiren "eylemlerimizi şekillendirmeye zorlayan" kalıplar olarak tanımlamaktaydı."
Sayfa 107
"Sosyoloji, öz olarak,toplumsal birlikle ve toplumsal düzenle, yani,bireylerin faal bir toplumsal bütün de birleşmesinin yollarıyla ilgileniyordu."
Sayfa 106
"Toplumsal zenginlik,emekle,büyük oranda, yabancı ve egemen bir güç olarak, işçiye değil sermayeye ait olan toplumsal emek aracılığıyla yaratılmıştır,dev bir nesnel güç olarak karşı karşıya gelir.."Burada vurgu 'nesnelleşmiş olma durumunda değil, yabancılaşmış,mülksüzleştirilmiş,satılmış olma durumundadır'(Marx 1973,s831-832).
Sayfa 75
Militan toplumlar, merkezileşmiş bir devletin,katı statü hiyerarşilerinin ve konformizm yönündeki bir eğilimin egemen olduğu karmaşık ve yapısal farklılaşmanın bulunmadığı toplumlardı.Genel Evrim yasası doğrultusunda gelişen sanayi toplumları ise,daha karmaşık yapısal açıdan farklılaşmış olduğu gibi,inançların çokluğu bağımsız kurumlar,merkezsizleştirme ve bireyselleşme eğilimi ile karakterize ediliyordu.
Sayfa 58
Spencer,"Toplumsal Organizma" başlıklı makalesinde,toplumu,'yapı itibariyle yapısız sayılabilecek kadar' basit ve parçaların birbirine bağımlılığından neredeyse söz edilmeyecek olan küçük 'kümelerden',ayrı parçaların karşılıklı ve işlevsel bir bağımlılık kazandığı karmaşık ve farklılaşmış yapılara doğru evrim geçiren bir 'şey'şeklinde tanımlıyordu.
Sayfa 58
Ancak Mill'e göre, bütün toplumsal fenomenlerin yapısı,insan doğasının dürtüleri ve güdülerini yönlendiren yasalara göre kurulmuştu.Kendi yaklaşımın ,ters düz edilmiş tümdengelim' yöntemi olarak tanımlayan Mill, toplum biliminin,istatistik çalışmaları ile araştırmalarında kanıtlanmış olan sosyolojinin ampirik yasalardan,ampirik incelemelerden ziyade felsefi düşünmeden türetilmiş olan psikolojinin yasalarından ve nihayet,sosyoloji ile psikolojiyi bağlayan etolojisinin yasalarından,özetle insan doğasını yönlendiren temel yasalardan oluştuğunu ileri sürmekteydi.
Sayfa 54
Feodal yasalar çok güzel bir manzara oluşturur. Muhterem bir yaşlı meşe ağacı, mağrur başını gökyüzüne kaldırmıştır; uzaktan bakan göz, onun yapraklarının yayıldığını görür; daha yakına geldiğinde gövdesini algılar, ama köklerini fark etmez; köklerinin keşfedilmesi için toprağın kazılması gerekir.
Sayfa 17 - Montesquieu