Ben dahil olmak üzere sadece 3 kişinin okuduğu bir kitap... Üzücü gerçekten. Oysaki okuyana değer katacak bir kitap. Özellikle de öğretmenlere.
Kitabımız Tevhidi Tedrisat öncesi eğitim sistemini anlatmış. Daha 4 yaşında mektebe büyük, güzel törenlerle başlayan çocukların -bu törenlere amin alayı deniyor- okumaya nasıl da hevesli olduklarını görüyoruz. Okumaya geçen çocukların nasıl ödüllendirildikleri, mektepte yasanan eğlenceler, haylazliklar ve devam eden eğitim hayatı... Velhasıl eğitime verilen önem anlatılmış.
Bunlara ek olarak Halid Ziya Uşaklıgil, Muallim Naci, Halide Edip Adıvar, Ahmet Rasim, Yahya Kemal Beyatlı, Hasan Ali Yücel, Ömer Seyfettin gibi önemli şahsiyetlerin mahalle mektebi anılarını okumak da ayrı bir keyif.
Ancak zannedilmesin ki bu kitap yeni tip eğitimi eleştirmek için yazılmıştır. Kesinlikle hayır. Kitabın son kısmına geldiğinizde mahalle mektepleri yani eski tip eğitim de eleştirilmiştir. Eski tip eğitimde sadece okuma öğrenilirken günümüz eğitim sisteminde bilgi ile birlikte çocuğun yetenekleri, becerileri de geliştirilmektedir. Eski tip eğitimde çocuğun ihtiyaçları, arzuları çok da dikkate alınmazken günümüz eğitiminde bunlar önemsenmektedir. Velhasıl daha bir çok karşılaştırma ile birlikte bugünün okulları asrın ve cumhuriyetin vatandaşını yetiştirmektedir. Ve bu öğretmenlerimize çok büyük ve zor bir sorumluluk yüklemektedir.