Ayağımda ayakkabı falan kalmamıştı. Üzerimdeki elbise parçalanmıştı. Sanki dersin köpek parçalamış. Sonra arkadaşlar benim bu durumumu gördü:
“Kim seni bu hale getirdi?” diye sordular.
“Ben ne bileyim. Hepsi birbirine benziyor” dedim.
"..Aslında hepimizin içinde kötülük de iyilik de var. Sadece açığa çıkarmıyoruz veya çıkarmak istemiyoruz. Çünkü adalet terazisi şaşan dünyada adalet ve hak aramak için suç işlemek zorundasın.."
Genel olarak Türkiye’de çalışan işçilerin sorunları birbirine yakındı. Yaşantıları birbirine yakındı. Düşük ücret, hak gaspları, işsizlik, sendikasız çalışma hepsinin yaşadığı sorunlardı.
Söze başlamadan önce belirtmek isterim ki; hiçbir kitap kapağına göre yorumlanmaz. Her hikâye içindeki detayların bütünüdür, gerçek ve asıl hikâye o detaylarda gizlidir.