Alice Oseman

“Biliyordum, vazgeçmeden birkaç sayfa okuyabilseydim muhtemelen bazı kitaplardan keyif alabilirdim. Kitap okuyamıyordum çünkü hiçbirinin gerçek olmadığını biliyordum. Evet, ikiyüzlüyüm. Filmler de gerçek değil ama onları seviyorum. Ama kitaplar... farklı. Film izlerken dışarıdan bakan bir yabancı gibi oluyorsun. Ama kitap okurken hemen oracıktasın. İçindesin. Ana karaktersin.”

“That’s all I need. I’m well-practised in the art of bullshitting.”

Sometimes you can’t say the things you’re thinking. Sometimes it’s too hard.

Life isn’t all textbooks and grades.

TR: "Hayat ders kitapları ve notlardan ibaret değil."

“It’d take hours to explain,” I said.
“I’d listen to you for hours,” he said.

She glanced down and suddenly looked very sad. "I'm like, constantly scared I'm going to be homeless or something. I wish our whole lives didn't have to depend on our grades."

"Bazen," dedim. "insanların gerçek olup olmadığını anlayamıyorum. Bir sürü insan bana iyi davranıyormuş gibi yapıyor, o yüzden hiçbir zaman emin olamıyorum."

I wonder – if nobody is listening to my voice, am I making any sound at all?

If there’s one thing that makes me properly angry, it’s people patronising me.

Çaldıkları parçanın türünü bile bilmiyordum. Önemli değildi. Çünkü bazen bazı şarkıları duyduğumda orada öylece durmaktan başka bir şey yapamazdım.