1950 doğumlu Amerikalı Aczel, matematik ve bilim tarihi üzerine ders veren bir akademisyen olmasının yanı sıra bu konularda çok sayıda popüler bilim kitabının yazarıdır. Matematik alanında çok sayıda araştırma makalesi ve iki ders kitabı bulunmaktadır. 2003 yılından beri Boston Üniversitesi, Bilim Felsefesi ve Tarihi Merkezi'nde araştırmacı olarak çalışmakta, 2011 yılından bu yana da Boston Massachusetts Üniversitesi'nde yarı zamanlı öğretim üyesi olarak matematik dersleri vermektedir. Evli ve iki çocuk sahibidir.
Bu bilimde olağandır: Bir kuram ilerlediğinde, bunu deneyler izler, deneyler ilerlediğinde, bunları açıklayan kuram gelir. Biri ilerlediğinde, diğeri de çok geride değildir, yetişerek sembiyotunu destekler.
O güne kadar nükleer tepkimelerde sadece nötronlar, elektronlar, helyum çekirdekleri (alfa parçacıkları) gibi küçük parçacıkların ortaya çıkışı gözlemlenmişti; bunların tümü baryum çekirdeğine oranla çok çok küçüktü. Baryumun yan ürün olabilmesi için uranyum çekirdeğinin bölünmesi gerekirdi. Bir dizi fizikçinin yaptığı hesaplamalara göre, bir çekirdeği büyük parçalara bölmek için gereken enerji miktarı olağanüstü büyüktü. Baryumun uranyumun bir nötronla etkileşiminin sonucu olduğunu kabul etmek, bir tavuk yumurtasından dinozor çıkarmaya benzetilebilirdi. Bu tuhaf, beklenmedik ve görünüş itibariyle olanaksızdı. Ancak Meitner, Hahn'ın bir kimyacı ola rak yetisine mevcut fizik kuramına duyduğundan daha büyük bir inanç duymaktaydı ve bu yüzden konuyu bir türlü aklından çıkaramıyordu.
"Galileo'nun cübbesini giyebilmek için insafsız bir kurum tarafından yargılanmak yeterli değildir, aynı zamanda söylediklerinizin doğru çıkması gerekir."
(Değerli arkadaşlar, okuduğum kitaplardan faydalı ve okunmaya değer bulduklarımı konularına göre ayırarak seriler halinde sizinle paylaşmak istedim. Kitapların değerlendirmesi tamamen kendi fikrime göredir, katı sağlamak isteyen olursa bana iletebilir; zira eklerken atladığım, görmediğim veya henüz okumadığım güzel kitaplar olabilir. İyi okumalar
Kitabı özellikle bilime meraklı okuyuculara şiddetle tavsiye ederim. Nükleer süreçlerin gelişimini teknik ayrıntılara hiç girmeden anlatan, bilimin nasıl işlediğini asıl önemlisi nasıl büyük bir bilim adamı olunacağını rahatlıkla kavraya bileceğiniz bir metin. Atom bombası sonra bilimin felesefi tartışmalarına az da olsa girmiş fakat kesin bir yargıdan kaçınmış.