Oturma odasından onları seyrediyor, keşke hayat bir video kaset gibi olsaydı diye düşünüyordum. O zaman kaseti başa alıp hayatımın belli anlarını yeniden yaşayabilirdim.
"Kimse böyle kayıp çocukları aramaz madam. Gecekondu mahallelerinde yaşayan onca çocuğa bir bakın onlara bakacak kimse yoktur, kaybolduklarında endişelenecek biri bile bulunmaz."
Bu kitaplara bakarken bir hazine görmüş gibi olmuştum. Bütün bu düşünceleri öğrenmeyi ne kadar isterdim ! Bir kitabı açtım ve sayfalarındaki harfleri okşadım, insanların uğruna tapınaklar inşa ettiği sözcüklerin gücünü merak ettim."
"Tara, bazen yeni bir hayat, yeni bir hayal kurmak zorundayız, özellikle eski hayatımız artık bize göre olmadığında" dedi babam bana, uçak inmek için alçalırken.
"Bazen, Mukta... gökyüzüne baktığında karanlık olduğunu görürsün. Kime güveneceğini bilemezsin. Seni bu karanlıktan çekip kurtarabilecek kimse var mı, merak edersin. Fakat inan bana, bir gün gökyüzümüz yeniden aydınlanacak. Umutlu görünecek."
Vicdan azabı, pişmanlık, üzüntü... Sizi bir kez yakaladı mı asla bırakmayan duygular... Öğrendiklerinizin üstesinden gelebilecek misiniz? Cehaletten kaynaklı değişmeyen gelenekler... Hazır olun canınız acıyacak.