Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.14
En Eski Antoine Laurain Yorumları ve İncelemeleri
En Eski Antoine Laurain sözleri ve alıntılarını, en eski Antoine Laurain kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Bazen bazı rastlantıları es geçeriz ya, amannn önemsiz diyerek. Aslında önemini, yürüdüğümüz yolun sonunda görür, işin ciddiyetini sonradan anlarız.
Nüanslarla örülü tatlı, huzurlu bir öykü okudum. Yazarın ilk romanı olmasına rağmen çizgiyi istenilen edebi hazzın düzeyine çıkarıyor.
Çantasını çaldıran ve ansızın hastanelik olarak komada yatan Laure ile tesadüfen bir çöp kutusunda çanta bulan Laurent'in birbirlerini görmeksizin içlerinde beliren aşkın peşinde sürükleniyoruz.
Hiç tanımadığınız birinin evinde karış karış gezindiğinizi, sahibinin hatıralarına beslediğiniz hissin dönüştüğü aşka tutunduğunuzu düşünün. Sanki olacak da olmayacak gibi görünen bir aşk.
Varak ustası Laure ile Kırmızı Defter Kitabevi'nin sahibi Laurent arasında kurulan gizli ve kendinden habersiz olan bu bağ Laure'nin yazmış olduğu yazılar ve kedisi Belghepor'un aracılığıyla bize yansıyor.
Üstelik bunun yanı sıra kitabın arka fonunda Patrick Modiano gezinirken bu güzelim kitabı okumamak elde değil.
#temmuzayıokumaları m arasında yer alan kitaplardan biriydi Kırmızı Defterli Kadın. Severek okuduğum bu kitabı okumanızı tavsiye ederim.
Rastlantısal bir aşk öyküsü bu.
Laure, o eflatun çantayı almasa ne olacaktı?
İçindeki gözlere anılarını doldurmayacaktı,kırmızı Moleskine defterini,anneannesinden hediye aynayı,eşinin ve ailesinin fotoğrafını..
O çantayı almasaydı,evine girmek üzereyken yabancı biri arkasından yaklaşıp onu çalmayacaktı,kafasını kapıya vurmayacak ve komaya girmeyecekti.
Ama Laure eflatun çantayı gördüğü gibi aldı.
.
Çanta çalındıktan ve içindeki maddi değeri olan şeyler alındıktan sonra çöp bidonunun kapağına bırakıldı. Laurent oradan geçiyordu ve o eflatun çanta artık ona geçmişti. Bazen hayatta anlam veremediğiniz şeyler elinize geçer. İçlerinden bazıları ise hayatınızı değiştirir.
.
Bilinmez A ve bilinmez B noktalarından birbirine belirsiz kilometrelik hızla yaklaşan iki yabancının karşılaşma olasılığını hesaplamaya çalışıyoruz bu kitapla.. Matematikte soruyu hesaplamanız mümkün değil çünkü veriler yetersiz. Ama adına hayat dediğimiz düzlemde olasılıkların her zaman var olduğunu biliyoruz.Komik,hayali,anlamsız gelse de.. Ve buna da bir ad takıyoruz elbette: Tesadüf.
.
Antoine Laurain,kitapları,kedileri,çocukları,arkadaşları,kaybedilen/kaybolan eşleri serpiştiriyor ‘kırmızı defterli kadın’a. Aşk kitabı demek için fazlasıyla ‘altı doldurulmuş’ bir hikaye bu. Bulutların üstüne çıkaran bir aşk olmadığı gibi tüm dramaların üst üste yaşandığı bir aşk da değil. ‘Olgun’ bir karşılaşmayı planlıyoruz her sayfada. Laurent ve Laure birlikte olmalı evet,ama bunun zamanı ‘aniden’ gelmemeli. Pişmeli ve demini almalı aralarındaki ‘tesadüfler’ ki son sayfada mümkünlüğün nostaljisine varabilesiniz..
.
Peki bunu başarıyor mu yazar?
-Fazlasıyla.
Ağır ilerleyen kitapların arasında birazda hasta olduğum bugün battaniye altında çayımı, kahvemi yudumlarken bir çırpıda okudum. Paris’te geçen hikayeyi okurken tatlı bir film izliyor gibiydim. Marc Levy kitapları tadında keyifli bir okuma oldu. Sonunu merak ettiren elinizden düşüremeyeceğiniz bir kitap.
Konusuna gelecek olursak; Laure’nin çantası çalınır ve sonrasında komaya girer. Çantayı bulan Kırmızı Defter Kitabevinin sahibi Laurent ise çantadan çıkan eşyalar ve kırmızı Moleskine defter ile Laure’a ulaşmaya çalışır. Bizde bir arayış hikayesi okuyoruz. Daha fazla detaya girip tadını kaçırmak istemiyorum. Bir film izler gibi okuyacak tatlı aşk hikayesi okumak isterseniz tavsiye ederim.. Keyifli okumalar🥰
Naif bir aşk hikayesi. Boğmayan, duyguları üzerinize boca etmeyen, hemen bitirip tüketmeyen. Yaşananların ya da yaşanacakların farkında olmanızın önemli olduğu zamanlardaki gibi. Narin, özenli, lezzetli ve tadı damakta kalan bir aşk hikayesi.
Hakkındaki olumlu yorumlara dayanarak aldığım, ama beklentilerimi karşılamayan bir kitap oldu. Kafa dağıtacak, akıcı ve sıcak bir aşk hikayesi okuyacağımı düşünürken oldukça yavaş ilerleyen, beni de bir miktar sıkan bir hikaye ile karşılaştım.
Laure, bir kapkaça uğrar ve neticesinde başını vurması sonucu beyin kanaması geçirir. Laurent ise
Yürüyüş esnasında dinleyerek bitirdiğim bir kitap oldu.İyi sürükleyici bir kitaptı.Havanın oldukça güzel olduğu bu kış günlerinde yürürken dinlemek çok iyi geldi.Olayların içindeymişsin gibi bir his de oluşuyor insanda.