Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Atilla Güney

Atilla GüneySosyolojinin Marksist Reddiyesi yazarı
Yazar
7.3/10
4 Kişi
7
Okunma
2
Beğeni
631
Görüntülenme

Hakkında

Atilla Güney KHK’li bir akademisyen. Mersin Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nde profesörlük yapmıştır.
Unvan:
Yazar, Çevirmen
Doğum:
Ankara, 1967

Okurlar

2 okur beğendi.
7 okur okudu.
10 okur okuyacak.
1 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Birkaç nesildir, ülkede neredeyse tüm toplumbilim çalışmalarının üzerine çöreklenmiş, emperyal tahakküm kurmuş idealist toplumsal tarih anlayışının boyunduruğu altındayız.
Reklam
“Geçmişten gelen tüm tabulardan kurtulmadıkça gerçek bir devrim olmaz...Önce ölüler kendi ölülerini gömmelidir.” ( ‘Louis Bonaparte’ın On Sekiz Brumaire’i~Karl Marx)
Sayfa 140 - Yordam KitapKitabı okudu
“Bizi en çok geleceğe ilişkin sosyalizm inancının yokluğu yıkıyor”diyordu Fredric Jameson. Bir sömürü düzeneği olarak kapitalizmim yıkılabileceğine dair inançsızlık , piyasanın gündelik yaşamımızın her ayrıntısına, düşümcelerimize , yaşamı algılayışımıza ve eylemlerimize sinmesinin yarattığı umutsuzluk halini üzerimize boca ediyor. Kuşkusuz bu inancın oluşumunda, toplumsal tarihimize salt düşünceler ve ideal kurgular üzerinden yaklaşan, insani eylemi, sınıfsal mücadeleleri görmezden gelen , yok sayan bir sosyoloji anlayışı inkar edilemez. (Atilla Güney’in ön sözünden)
Sayfa 12 - Yordam EdebiyatKitabı okudu
Nasıl ki felsefe alanında başlayan Alman irrasyonelizmi, Nietzsche ve Weber üzerinden Martin Heidegger ve Carl Schmith’le zirvesine ulaşmış ve Hitler faşizmine varmışsa, Weber’in kültürcü sosyoloji anlayışı da soğuk savaş döneminde özellikle üçüncü dünyanın akademik varoluşlarında yankılanıp bugün postmodernizm ve post yapısalcılıkla tahtını sağlamlaştıran uzun bir yol izlemiştir.
“Bizi en çok geleceğe ilişkin sosyalizm inancının yokluğu yıkıyor” diyordu Fredric Jameson. Bir sömürü düzeneği olarak kapitalizmin yıkılabileceğine dair inançsızlık, piyasanın gündelik yaşantımızın her ayrıntısına, düşüncelerimize, yaşamı algılayışımıza ve eylemlerimize sinmesinin yarattığı umutsuzluk halini boca ediyor.
Atilla Güney
Atilla Güney
Sosyolojinin Marksist Reddiyesi
Sosyolojinin Marksist Reddiyesi

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Reklam
240 syf.
7/10 puan verdi
·
10 günde okudu
İddialı bir kitap, keskin bir üslup, uzlaşmaz bir tutum. Bu kitabı okuduktan sonraki ilk düşüncelerim bunlar. Ancak ne yazık ki, aşırı kavram kullanımı ve muhataplarının dilini yakalama çabasının, yazarın tezini savunma tutkusunu gölgelediğini düşünüyorum. Bu ağır jargon, konuya benim gibi belli bir mesafeden bakan okuru dışarda bırakıyor. Sosyoloji disiplininin ta kuruluşundan itibaren Marksizme bir alternatif olarak tasarlandığı, temellerinin iradeci bir şekilde kapitalizmi meşrulaştırmak üzere kurgulandığı, ardından gelen postmodern epistemolojinin bu temeller üzerinde yükseldiği ve Türkiye'deki uzantılarının bu çizgiye katkı koymak bir yana, bir dinin müritleri düzeysizliğinde bir çarpık taklitçiliğe battığı iddiaları savunuluyor. Ancak ortalama okur için, anlaması zor bir kitap...
Sosyolojinin Marksist Reddiyesi
Sosyolojinin Marksist ReddiyesiAtilla Güney · Yordam Kitap · 20197 okunma