Annesi yıllar boyunca her erkek arkadaşına “aman evladım dikkat et bu çok cadıdır!” dedi ve Türkleri korkutmayı başardı(!) O da bir gün İstanbul’da “cadı seven” bir Fransız’la tanıştı. 1994 yılında evlenip Paris’e yerleşti. Oradaki 3 çocuk akımını takip ederek 3 güzel kızın annesi oldu. Çalışmaya ve yazmaya devam etti. İlk kitabı “Ahtapot Kadınlar” 2007 yılında Sistem Yayıncılık’tan çıktı. 2014 yılında 20 senelik teksil hayatını bırakıp iyi olma konusunda çalışmaya karar verdi. Paris'te Gerard Arnaud'dan aldığı eğitimi tamamladı ve yoga hocası oldu. Sayması uzun sürecek ilgi alanlarından vaz geçemedikleri: Plates, yüzme, bisiklet, yağlıboya resim, seyahat, müzik, dans, şarap tadımı... Çok sevdikleri: Güzel tatlar ve mekanlar keşfetmek ve bunları sevdikleri ile paylaşmak, güneşin batışını seyrederken içkisini yudumlamak, komik ve içten insanlar... Hiç sevmedikleri: Sokağa çöp atanlar, ruh sıkanlar...
Bir kadının gözüyle kadınların dünyasının anlatıldığı bir kitap " Ahtapot Kadınlar "...
Hani deyim yerindeyse sanki bir ansiklopedi okumuş gibi oluyorsunuz , yani içinde yok yok...
Yazarın kendi hayatından da kesitlerin olduğu ve zevkle okuyacağınıza inandığım bu kitabı tavsiye eder, iyi okumalar dilerim.