Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bahadır Kurbanoğlu

Bahadır KurbanoğluŞeyh Said yazarı
Yazar
8.3/10
16 Kişi
49
Okunma
9
Beğeni
2.030
Görüntülenme

Bahadır Kurbanoğlu Sözleri ve Alıntıları

Bahadır Kurbanoğlu sözleri ve alıntılarını, Bahadır Kurbanoğlu kitap alıntılarını, Bahadır Kurbanoğlu en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
TÜRK ULUSALCILIĞINDAN KLONLANARAK GELİŞEN KÜRT ULUSALCILIĞI
Kemalistler "başarmışlardı"! Attıkları tohumlar hem ülke sathında, hem de ülke dışında yeşermiş, halkları asırlardır bir arada tutan İslam'a ve değerlerine düşmanlığa dayalı katliam, tecavüz, Tedip, Tenkil, tehcirlerle oluşturulan mezarimden kendini taklit eden nur topu gibi bir ulusalcılık daha türemişti. Abdülmelik Fırat'ın da Uğur mumcu'ya dediği gibi; Bu konuda da başöğretmen M.K. olmuştu!
Sayfa 386Kitabı okudu
Bir yerde İslam adına bir özgürlük ve onur mücadelesi var ise, orada kara propaganda mutlaka devrededir. Ve bu kara propagandanın işbirlikçileri birbirlerine karşıt gibi görünen aynı çevrelerdir..
Sayfa 217Kitabı okudu
Reklam
...Tarihi hakkıyla anlamaya çalışanlar, bugüne ilişkin kendi gerçeklerine yönelik de sahici bir çabanın içerisine girmiş olurlar...
Sayfa 294Kitabı okudu
:D
- Seni kim reis yaptı? - Kendim reis oldum.
Sayfa 275 - İstiklâl MahkemesiKitabı okudu
"Uygar bir ulus, kendisini şeyhler, dedeler, seyitler, çelebiler, babalar ve emirler sürüsünün istediği şekilde yönetmesine göz yumabilir mi?"
Sayfa 205 - Mustafa Kemal AtatürkKitabı okudu
Asıl araştırılması gereken konu,"milli mücadele"yıllarında Doğu bölgelerinde bir tek ayaklanma söz konusu olmamış, aksine İstiklal mahkemelerinde yargılanan pek çok Ferdin ailesi ve aşiretlerinden binlerce şehit verilmiş, Doğu cephesi işgallere karşı ciddi bir müdafaa hattı oluşturmuşken, nasıl olup da 1925'lerden 1939'lara kadar bir an bile duraksamayan isyanlar sebebiyet verildiği ve hangi politikaların ne amaçla ortaya konduğudur.
Reklam
"Şeriat-ı Ğarayı Muhammediye"den bahseden, hilafetin kaldırılmış olmasından duyduğu ızdıraptan söz eden bir şahsiyetin (şeyh said) nasıl olup da "din ve hilafet yalanıyla 400 yıldır aldatılıyoruz"diye başlayan bir metne imza atacağına inanılır.
Sayfa 113Kitabı okudu
"Yapılan mahkemelerden ve tetkiklerden, tekke ve zâviyelerin birer kötülük ve fesad ocağı oldukları ve bu tekkelerle zâviyelerde şeyhlerin kendilerine Allah süsü vererek halkı kendilerine taptırmak gibi, dinin kabul edemeyeceği fiiller işledikleri, mahkeme huzurundaki ifadelerinden anlaşılması dolayısıyla Şark İstiklal Mahkemesi, yargı bölgesi içindeki bütün tekkelerle zaviyelerin kapatılmasıyla kaldırılmasına karar vermiştir."
Sayfa 435 - Savcı Ahmet Süreyya Örgeevren'in, 28 Haziran 1925 tarihli ve 1925/69 sayılı Şark İstiklal Mahkemesi kararıKitabı okudu
İlginç bir yaklaşım
1960 darbesi öncesinde Türkiye tarihinde iki darbe yaşandığı söylenebilir. Bunlardan ilki; çok renkli, çok sesli ve Mustafa Kemal'in kişisel ihtiraslarının ve gizlediği mefkurelerin farkında olanlardan müteşekkil Birinci Meclis'in çeşitli provokasyon, suikast ve ayak oyunlarıyla feshedilip, yerine Baas ya da Mübarek rejiminin "seçilmiş"lerine benzer tarzda atanmış'lardan oluşan İkinci Meclis'in oluşturulmasıdır. Bir diğeri ise; Şeyh Said kıyamının öncesindeki koşulları da belirleyen bir gelişme olarak, Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası'nın kurulmasının ardından, halkta oluşturduğu teveccühün farkına varılıp, Şeyh Said hadiseleriyle "irticakârane" bağı bulunduğu iddiasıyla kapatılıp, basın da dahil tüm siyasi muhalefetin ortadan kaldırılması idi. Şeyh Said kıyamının öncesindeki koşullara, bizzat iktidar erkinin kendi gözlüğünden bakmak ne demek istediğimizi anlaşılır kılacaktır.
Sayfa 323Kitabı okudu
128 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.