"Seferberlik ilan edildiğinde Ruslar tarafından beyni yıkanmış binlerce Ermeni ihtilâlci, her türlü riske rağmen Osmanlı ordusunu terk ederek Ruslarla beraber Türklere karşı savaşmayı tercih etti."
Öyle ki, bir olay meydana geldiği zaman sağduyu sahibi bir kimsenin aklına gelmesi gereken şeylerden birincisi, bu olayın sebeplerini ve faktörlerini aramaktır.
II. Abdülhamit devrinde ilk okulların yaptırılması, cehaletin kaldırılması ve genel maârif hizmetlerinin halka götürülmesi hususunda önceliğin, Müslüman nüfusunun çok olduğu bölgelere verilmesi, ilköğretim siyasetinin esasını teşkil eder. Bu arada kaza ve kasabalarda yaptırılacak iptidâi okullarinın büyük olması bunları gayr-i müslim tebaa çocuklarının da eğitilmesi yolunda resmi kararlar, ilköğretimde de ortaöğretimde olduğu gibi Osmanlılık siyasetine önem verildigini göstermektedir. Bunun gayesi, gayr-i müslim çocuklara milli şuur veren cemaat okullarının siyasi ve zararlı faaliyetlerini durdurmak ve aynı zamanda çeşitli din, mezhep ve ırktan olan ilkokul çağındaki çocuklara Osmanlılık duygu ve düşüncesini aşılamaktı. Fakat bu tasarı, gayr-i müslim tebaânın tutumu yüzünden, gerçekleşme imkânı bulamadı.
Tüyap kitap fuarının Türk Tarih Kurumu standında görevli bir personelin tavsiyesi üzerine aldığım bu eser Ermeni meselesi hakkında tam bir başucu kitabı.
Bu zamana kadar girdiğiniz internet siteleri, okuduğunuz makaleleri bir kenara bırakın tek başına bu eser yeter. Boş hamaset yapmadan, akıl, mantik ve vicdan çerçevesinde herşeye açıklık getirilmiş.
Keyifli okumalar diler, böyle güzel bir mecrayı bizlere sunduğu için 1K ekibine teşekkür ederim.
Ermeniler ile ilgili okuduğum diğer kitaplara nazaran dili sade. Bazı kaynaklara atıf yapılsa da yeterli bulmadım. Fakat okunmasını şiddetle tavsiye ederim. Farklı bir bakış açısı katıyor okura.